Yeryüzünün adalet ve kulluk sistemini Allah (c.c.) İslam nizamıyla kullarına emretmiştir. Hz. Âdem ( a.s.) le şeytan arasın da başlayan savaş, elbette kıyamete kadar sürecek. İslâm’ın müntesipleri az olsa da Allah kıyametten önce nurunu tamamlayacak.
Bunun için Müslümanlar ister hizmet etsin, ister etmesin. Lakin mutlak gerçek şu ki, İslam yeryüzüne hâkim olacak. Kâfirler ve münafıklar istemese de bu mutlak gerçekleşecek.
“Allah’ın nûrunu ağızlarıyla söndürmek istiyorlar. Oysa kafirler hoşlanmasalar da Allah, nûrunu tamamlamaktan başka bir şeye razı olmaz.” (Tevbe Suresi 32. âyet).
“Onlar ağızlarıyla Allah’ın nûrunu söndürmek istiyorlar. Halbuki kafirler istemeseler de Allah nûrunu tamamlayacaktır.” (Saff Suresi 8. âyet).
Allah’ın nuruna karşı bu düşmanlık Hz. Peygamber’in peygamberliğini inkâr ile başlamakta ve O’nun mukaddes şahsiyetine dil uzatmaya kadar gitmektedir. O’na indirilen vahyi inkâr etmek, Kur’an’ı reddetmekte bunun bir parçasını oluşturmaktadır. Dün Mekkeli müşrikler, Yahudiler ve münafıklar Allah’ın nurunu söndürme gayreti içinde iken bu gün onların uzantıları aynı aymazlığı sergilemektedirler.
Son günlerde Halil Konakçı hocanın, vaazlarıyla gündeme gelme konusu var. Birçok Müslüman STK vs. hocanın yanında olduğunu sosyal medya da veya gerek sözlü gerek simgesel ifadelerle belirttiler.
Müslüman ilk önce Rasulullah efendimizin (s.a.v.) yanında safında olduğunu göstermeli. “ İslam’ın safındayım, İslam’ın yanındayım” diyerek ona uzanan ellerin cezasını vermeli. İmanımızın gereği öncelik budur.
Ferdi yaşantımızda bile Kur’an’ı Kerimi ve Allah’ın hükümlerini hayatımız dan kaldırmışken.
Beş vakit namazlarda camiler boşken.
Faiz alanların çoğunluğunu Müslümanlar teşkil ederken.
Tesettürsüzlük aldı başını gidiyor. Hatta erkekler bile kısacık şortlarla Cuma namazına geliyor. (Namazın şartlarından Setr-ü Avret farzdır. Namaz olmaz.)
İslami sohbetler artık eski neşesini kaybetti. Çağırsan bile gelmiyor Müslümanlar. Yada bir kez geliyor başka gelmiyorken.
Yalan dolan, hile, sahtekârlık, hiç bu devir kadar ayyuka çıktı mı acaba?
Peygamber efendimizin sünneti-şeriatı, ben Müslümanım diyenler tarafından bile hiçe sayılırken.
Sahtekâr hocalar ekranlar da, sosyal medya da, Kur’anı Kerimi kullanarak, kendi icat ettikleri dine insanları çağırırken.
Ehli Sünnet vel Cemaat fikri, yerle yeksan edilmeye çalışılırken ve hala ümmetten ses çıkmazken.
Cihad şuuru kaybolmuş, dünyaperestlik moda olmuşken.
Bananecilik, nemelazımcılık kalplerde yuvalanmışken.
Ahiret unutulmuşken.
Diğer cami imamları sus pus dururken; diyanet görevlileri elini taşın altına koymazken, Halil hoca yalnız be kardeşim. Yalnız da kalır.
Daha hala çocuğunu İslami vakıflara göndermeyen anne- babalar var. Sebep ne? Hükümet değişir de gelecekte resmi daireye vs. giremezsin mantığı!.. Din Allah’ın dinidir. Sen ben olmasak bile, Allah dinini kıyamete kadar sürdürecek.
Halil Konakçı’nın yanındayız diye -samimi olan kardeşlerimiz müstesna- çevremiz de “ hocanın yanındayız” diyenlerin, astarının rengini görmek içinde, keramet sahibi olmaya gerek yok.
Halil Hocamız kendi görevini yapar. Allah’ın huzuruna varınca bir mazereti kalmaz. Ama bizden hocaya yardım konusunda, klavye şakırtısından başka bişey duyulmaz. Vesselam.