Peygamber Kıssaları ve Çocuk Eğitimi
17 Temmuz 2023
2009 Yılında 4. Din Şurası’nda kendisi de eğitimci olan bir anne anlatmıştı.
Kızıma Hz. İbrahim kıssasını okudum.
Nemrud’un O’nu kocaman bir ateşe attığını ve ateşin onu yakmadığını söyledim.
Kızım ateşin neden Hz. İbrahim’i yakmadığını sordu.
Ben de “Çünkü Allah Hz. İbrahim’i çok seviyordu, ona Halil’im (dostum) demişti” diye cevap
verdim.
Bu olaydan kısa bir süre sonra mutfakta yemek yaparken kızım yanıma geldi.
Elini ocakta yanan ateşe uzattı ardından elini hızla çekti ve ağlamaya başladı.
Hemen sarıldım ve “kızım elin yandı mı, çok mu acıdı?” diye sordum.
Kızım, “hayır anne canımın yandığına ağlamıyorum, Allah beni sevmiyor, ona üzülüyorum”
dedi.
“Sen meleksin Allah seni çok seviyor” dedim.
“Allah beni sevseydi ateş Hz. İbrahim’i yakmadığı gibi beni de yakmazdı” diye karşılık verdi.
Kızımın cevabı karşısında şok olmuştum.
Ve anladım ki; çocukla iletişimin yetişkinlerle iletişim arasında önemli farklar ve ayrıntılar var.
Evet dostlar!
Soyut düşünme aşamasında büyüklere göre farklı bir algılama sisteminde olan çocuklara
büyüklerden daha farklı yaklaşmamız gerekiyor.
Söz konusu çocuk yetiştirmek ise ilk beş yaş sonra yaşanacak 95 yaştan daha önemlidir.
Yüksek düzeyde çalışan akıl-kalp ve ona bağlı duyular ve duygular çocuğu bize göre en az on
kat daha özel kılıyor.
O özel, değerli ve şerefli insanla muhatap olurken birikimle, ilimle, uzmanlık alan bilgisiyle,
sevgi, şefkat ve ciddiyetle davranmamız gerekiyor.
Okullar kapanıp yaz kurslarında ve evlerde daha çok birlikte zaman geçirdiğimiz
çocuklarımızın dünyalarına girip onlara olumlu anlamda katkı sunmak istiyorsak ciddi emek
vermemiz, önemli fedakârlıkta bulunmamız şart.
Bir köşe yazısı hacmi içerisinde bizim yapabileceğimiz çocukların çok özel olduğunu ve onları
eğitirken/yetiştirirken sizin de özel bilgi ve katkılara ihtiyaç duymanız gereğine işaret etmekle
sınırlıdır.
Mesela; çocuk eğitimi, pedagoji, fıtrat pedagojisi, oral fiksasyon, dar’ul erkam, ashabı
suffeye, nizamiye medreseleri, sahnı seman medreseleri, enderun ve harem eğitim
müfredatı, montessori, Casa dei Bambini (Çocuklar Evi), iletişim bilimine dair okumalar yapın.
Bir çocuk yetiştirmenin Süleymaniye/Selimiye camilerini yapmaktan daha hayati ve değerli
olduğu bilinci ve farkındalığı ile çocuklarınıza yönelin ve emek verin.
Çocuklar bizim geleceğimiz, sadaka-i cariyemiz, her şeyimizi emanet edeceğimiz kıymetli ve
değerli canlar.
Onlara yönelik yaptığınız her “feda”nın ileri de çok büyük “kar” olarak size, vatana ve millete
döneceğini unutmayın.
Yorumlar
Önemli Not: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir. Yazılan yorumlardan konhaber.com hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.