Ne yığdırın, ne de bağırtın
14 Ağustos 2023
İnsan ruhlar âleminden dünyaya, buradan baki hayata devam eden bir yolcudur.
Bu yolculukta değişmeyen ruhun değişen binekleri vardır.
Vücudumuz, malımız, mülkümüz, makamımız v.b. bütün fani şeyler ruhumuzu gelişim yolculuğunda destekleyen veya engelleyen faktörler olabilir.
Bu tamamen bizim onlara yüklediğimiz misyonla alakalıdır.
İnsan hayatının merkezine ruhunu koyar ve her eşyaya ruh penceresinden bakarsa işler değişir.
Dünyayı geçici bir imtihan salonu olarak gören ve ebedi hayata odaklanan bir ruhun bakış açısında çevresindeki her şey sadece ve sadece bir vesiledir.
Beden, evlat, mal, makam, şan, şöhret, para, pul, güzellik v.s.
“Kadınlar, oğullar, altın ve gümüşten birikmiş hazineler, soylu atlar, sığırlar, arazilere yönelik tutku ve dünyevi zevkler insanoğlu için çekici kılınmıştır. Bütün bunlar dünya hayatının geçimliğidir. Oysa asıl varılacak (ve temelli kalınacak) güzel yer Allah katındadır.” Al-i İmran, 3/14.
İnsan ruhu binek olarak kullandığı bedeni ve onun ihtiyacı olan eşyayı bir vesile olarak görmeli ve derin suların nehir yatağında aktığı gibi doğal, sakin ve verimi bir hayat sürmelidir.
O nehirler ki çevrelerine hayat bahşederek akarlar…
Bu akışa işaret olarak Yüce Allah güneşin hareketinden bahsederken bize ders niteliğinde “tecri/akar” tabirini kullanır:
“Güneş de kendi yörüngesinde akıp gitmektedir. Bu, mutlak güç sahibi, hakkıyla bilen Allah’ın takdiri (düzenlemesi) dir.“ Yasin, 36/38.
İnsan ruhu bedenle yolculuğunu iyi bir sürücünün araç kullanması gibi sürdürmelidir.
İyi sürücü araba kullanırken istikrarlı bir akış tutturur freni ve kornayı çok kullanmaz.
İyi sürücü hedefine odaklanır (ahret hayatı), dikkatini yoluna verir, önüne bakar.
İyi sürücü viteslerin hakkını verir, araba devrini aldıktan sonra diğer vitese atar;
Ne yığdırır, ne de bağırtır arabayı.
Hem kendi rahat eder, hem çevresi…
Bu sebeple bizim kültürümüzde “ahretlik” başta dostluklar olmak üzere bütün kalıcı değerler için kullanılan çok kıymetli bir kavramdır.
Aksi halde ahreti ihmal ederek sadece dünyaya odaklanmak ruh için en büyük azaptır ve hayatının sonunda o dünyalık yaşayanlar şu şiirin muhatabı olacaktır.
“Ne kendi eyledi rahat, ne âlem buldu huzur,
Yıkılıp gitti cihandan, dayansın ehli kubur”
Yorumlar
Önemli Not: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir. Yazılan yorumlardan konhaber.com hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.