Son Dakika Haberler

Ahmet Dur

Ahmet Dur

​Her zaman şakıyanlar şimdi sus pus

05 Ağustos 2023
Cumhuriyet’in 100. yılı için hazırlanan Atatürk dizisinin Disney’de yayınlanmasının iptal edilmesi şok etti. Bu durum şaşkınlık oluştururken bir kesimi de derin bir sessizliğe büründürdü.
Zorlandıkları her fırsatta üzerine gelen oklardan kurtulmak için ‘Ben Atatürkçüyüm’ diyenler nedense bu karar karşısında sus pus oluverdiler.
Ülkemizde olur olmaz her konuya balıklama atlayanlar, bülbül gibi şakıyanlar bir anda dilsiz kesiliverdiler.  Disney kanalının bu kararı Ermeni lobisinin etkisiyle aldığını herkes biliyor. Kendilerini bağımsız ilan eden bu gibi platformların aslında hiç de bağımsız olmadıkları ortaya çıktı. Diğer taraftan da ödül törenlerinde konuşup ülkemizi küçük düşürmeye çalışanların da maskeleri düşüverdi.
Bu sanatçıların oraya nasıl çıktıkları, nasıl ödül aldıkları belli oldu. Herşey bir anda aşikar oluverdi.
Disney’in Türkiye’ye giriş yaptığında kimlerin reklem yüzü olduğunu çoğumuz hatırlar.  Bu kişiler hala sessiz. Hemen her toplumsal meselede kanaatini belirten sanatçılarımız da bir yorum göremedik. Sosyal Medya fenomeni olanlar nerede kaldılar. 
Disney, dünyada 160 milyondan fazla abonesi ve çoklu kullanım yoluyla 500 milyondan hitap etmesi mümkünken sadece Türk izleyicileri kapsayacak şekilde yine kendilerine ait olan Fox Tv’de yayınladı ama bu da durum kurtarmaya yetmedi.
Burada iki şey öne çıkmış oldu. Biri lobinin gücü. Dünyada çok güçlü bir Türk lobisinin bulunması gerekli. Bu lobi sanatta, sporda, siyasette, ekonomide da kendini hissettirmeli.
İkincisi kendi değerlerimizin filimini kendimiz çekmemiz lazım. Kitabını yine kendimiz yazmamız lazım. Tiyatro da bile çoğunlukla çevirilerle gidiyoruz. Filmi başkaları yaparsa, kitabı başkaları yazarsa hem yanlış anlatılır hem de böyle durumlarla karşı karşıya kalırız.
 
Sabırsız Dua
Hepimizin duaları sabırsızdır aslında. Hemen olsun isteriz. Hemen gelsin. Duamız bitmeden neredeyse isteklerimizin olmasını bekleriz. İnsanoğlunun yaratılışında var bu durum.
Sabırsız Dua kitabı oğlum Muhammed Fatih’e ait. Lise yıllarından beri yazdığını biliyordum ama kitap olacak kadar şiirlerinin sayısının çoğaldığını bilmiyordum açıkçası. Kitabın çıkma aşamalarında şiirleri okudum hem gururlandım hem duygulandım. Yıllardır Edebiyat ve kültür Sanat Camiasının içindeyim. Onun için şiirlere de şair dostlarıma da yakınım. Şiirleri okuyunca karşımda oğlumu değil de usta bir şairi görür gibi oldum. Şair dostlarım ve büyüklerime değerlendirmeleri için şiirleri gönderdiğimde değerlendirmeler aşağıdaki gibi geldi:

Sevgili Fatih sabır durmasını bilmektir. Durmayı adet haline getirmek değil. Sürekli durmak durağanlığı doğurur. Durulacak yerde durmak ise bir disiplini, Şairin sabırsızlığı şiire çıkıyorsa bu onun zindeliğine sebeptir. Şayet bu sabırsız lik bir boşluğa açılıyorsa bu aceleciliğin kimseye sunacağı bir şey yok demektir. Sabrın sonu şiir ise sabırsızlığın da başı şiirdir. Şiirsel Mukavemet temenni ediyorum”
Hüseyin Akın

"Sabırsız Dua" bir ilk kitaba göre yer yer dikkat çekecek dizelere sahip"Bakmam sana, gözlerim değişir". "Hangi kuş getirmez sesini?" gibi dizeler buna örnek olarak verilebilirAra ara anlatının öne çıktığı ve daha çok ben dilinin hâkim olduğu şiirler biraz daha işçilikle gelecek vadediyor. Sosyal konu- lar da elbette şiirlerde alıyor yeriniŞairin, toplumuna yabancı kalması söz konusu olamaz kuşkusuzÖyle de olmuşUzun bir yola çıkılmaya niyet edilmişYolu açık olsun.
Sıddık Ertaş
 
Yola çıkmış genç bir şairle karşı karşıyayız"Belki de" şiiri ile başlayıp "Yanlış Soruya Cevap şiiriyle biten "Sabırsız Dua" daki şiirlerin damla damla içinize doğru aktığını, içinizde bir yerleri yaktığını anlıyorsunuz: "Yanıyor ciğerim, yanımda canım" dizesi bunu ispatlar gibi gelip yanı başınızda bitiveriyor. Muhammed AlilerinCahit Zarifoğluların, Putinlerin, Gülse Birsellerin, Beyazların sokaklarında gezinip durduğu bu şiirleri okuyup bitirdiğinizde şunu söyleyeceğinize eminim: Kes(me) sesini Fatih, konuşmaya devam...
Adem Turan
 
Yaşanmışlıklar. Bazen bir fotoğraf karesinde.. Bazen de bir dizede. Muhammed Fatih Dur şiirinin izleği bunlara işaret ediyor. Yolu açık, ömrü bereketli, şiiri hayatı kadar coşkulu olsun diyorum.
İrfan Çalışan
 
Muhammed Fatih Dur yanımızda büyüdü Eskader'in ve birçok kültür sanat kuruluşunun sohbetlerine, etkinliklerine katıldı. Fotoğraflar çekti, notlar düştü. Edepli duruşuyla, gayretiyle, munis tavırlarıyla hep dikkatimizi çekerdiMeğer dipten akan nehirler gibi iç kıpırtılarını ve şiirimsi salınışlarını hep gizlermiş. Duygulu, cezbeli ve hasretli bir deruni dünyası varmış. Şiirlerini okudukça onu daha çok sevdim; üslubunu, duygusunu ve anlam dünyasının zenginliğini gördüm. Dallarını tatlı esintilere salmış yanı başımızdaki ağaca şiir kuşlarının inip kalkmasını şimdi umutla ve mutlulukla izliyorum. Muhammed Fatih Dur kardeşim, Sanat ve edebiyat yolculuğuna hoş geldin.
Şerif Aydemir
 
Çağımızın dünyevileştiği, gençlerin maddi haz peşinde koştuğu bir dönemde Muhammed Fatih Dur kardeşimiz şiirin yollarına düşmüş ve ne güzel duygular derlemiş. Başarılar dileriz.
Bestami Yazgan
 
“TRT 12 Punto” Dünya Genelinde söz Sahibi Olma Yolunda
Son yıllarda dünya sinema endüstrisinde en çok dikkat çeken etkinlikler arasında yer alan “TRT 12 Punto”, ilk kez düzenlendiği 2019 yılından itibaren Türk ve dünya sinemasının önemli filmlerinde desteğiyle yer aldı. Uluslararası sinema endüstrisinde referans gösterilen platformlardan biri haline gelen “TRT 12 Punto”, son 5 yılda çeşitli kategorilerde toplam 111projeye ödül verdi.  “TRT 12 Punto”da bugüne kadar 18 “TRT Ortak Yapım Ödülü”, 18 “TRT Ön Alım Ödülü”, 16 “TRT Proje Geliştirme Ödülü”, 11 “TRT Uluslararası Ortak Yapım Ödülü” ve 48 “TRT Kısa Film Yapım Ödülü” olmak üzere toplam 111 ödül verildi.
Türk sinemasının deneyimli yönetmenlerinin ve genç yeteneklerinin ürettiği nitelikli projelerin yer aldığı “TRT 12 Punto”da,Türk film projelerine toplam 52 ödül verildi.“Bir Tutam Karanfil”, “Turna Misali”, “Hara” ve “Tereddüt Çizgisi” gibi ödül almış ve çekimi tamamlanmış olan projeler, prömiyerlerini Türkiye ve dünyanın sayılı film festivallerinde geçekleştiriyor.Venedik, Tokyo, Antalya, İstanbul ve Boğaziçi Film Festivali gibi prestijli festivallerde görücüye çıkan filmler birçok festivalde yarışarak ödüller kazandı. “TRT Ortak Yapım Ödülü” ve “TRT Ön Alım Ödülü” kazanan projelerin bir kısmının çekimleri gerçekleştirilmeye devam ederken,kurgu ve post prodüksiyon aşamalarını tamamlayan projeler ise  festival yolculuklarına başlayacak.
 
Ayrıca 2020’de “TRT 12 Punto” finalisti olarak seçilen projelerin bazıları, Türkiye’nin en önemli yönetmenleri arasında gösterilen Zeki Demirkubuz, Tayfun Pirselimoğlu ve Reha Erdem gibi isimlerin filmlerinden oluşuyor. Bu önemli yönetmenlerin finaldeki projeleri jüri sunumlarından sonra “TRT Ortak Yapım Ödülü” alarak ayrıldı.

2020 yılından bu yana “TRT 12 Punto”da, Türk bir yapımcının düşük paylı ortak yapımcı olduğu uluslararası filmlere de destek veriliyor. “TRT Uluslararası Ortak Yapım Ödülü” kazanantoplam 11filmin tamamı prömiyerlerini A sınıfı festival olarak görülen dünyanın sayılı film festivallerinde gerçekleştiriyor. Bugüne kadar “TRT Uluslararası Ortak Yapım Ödülü”nü kazanan filmlerden Ukrayna-Türkiye ortak yapımı “Klondike”, İspanya-Türkiye-Fransa ortak yapımı “Kutsal Ruh”, Azerbaycan-Türkiye-Meksika ortak yapımı “Balıklara Hutbe” ve Polonya-Türkiye-Fransa ortak yapımı “TheGreenBorder” dünya prömiyerlerini dünyanın en önemli festivallerinde yapmaya devam ediyor. Sundance,Berlin, Locarno ve Venedik Film Festivali gibi prestijli festivallerde yarışan ortak yapımlar, katıldıklarıfestivallerden çeşitli ödüller kazanarak başarılarını dünyaya duyurdu.

 “TRT 12 Punto”, her yıl dünya sinemasının en önemli yönetmen, yapımcı ve endüstri profesyonellerini bir araya getiriyor. Oscar AkademiBaşkanıJohn Bailey, Doha Film EnstitüsüCEO’suFatma Al Remaihi, Avrupa Film AkademisiBaşkanı Mike Downey, Cannes Film FestivaliCinefondationGenelMüdürü Georges Goldenstern, Berlin Film FestivaliCoprpoductionMarket’inDirektörü Martina Bleis, Oscar adayıyönetmenJasmilaZbanic, AltınPalmiyeÖdüllüyapımcı Philippe Bober, Avrupa’nınenbüyük film fonuEurimages’ınDirektörü Susan Newman-Baudais, Venedik Film Festivali’ninprogramcısı Paolo Bertolin, Oscar ödüllüyönetmenDanisTanovic, Oscar ÖdüllüYapımcıEwaPuszczynskaveSaraybosna Film Festivali KurucusuMirsadPurivatra gibi uluslararası isimler jüri üyelerinden bazılarını oluşturuyor.

Anadolunun Renkleri
İlhami Atalay ve öğrencileri sezon boyunca hazırladıkları bir birinden değerli eserleriyle İstanbul’da sanatseverlerin karşısına çıktılar.
 
İstanbul’un önemli tarihi yerlerinden olan İstanbul Tasarım Merkezinde yürütülen resim kursu öğrencileri yaptıkları güzel eserlerini sergilemenin heyecanını yaşadılar.
 
Birlik Vakfının ev sahipliğinde gerçekleşen Anadolu'nun Renkleri sergisi 36 sanatçıya ait 50’den fazla tablo, desen, objelerin yer aldığı özel seçki ile Birlik Vakfında ilgilisinin karşısına çıktı.
 
Ressam İlhami Atalay’ın öncülüğünde kurulan  “Yeni Dinamizm” hareketi çatısı altında toplanan ekip, misyonlarını medeniyetimizin inanç ve tarih,  değer ve estetik anlayışını sanat ile ifade etmek olarak belirtiyor. Birlik anlayışı ile sanat dünyasına yeni ses veren bu ekip; köklü medeniyetimizin kültür ve sanat anlayışını kendi ödeğer ve medeniyet  tasavvuru ile yeniden ortaya çıkartmak olarak belirtiyor.
 
Bu şuurla Anadolu'nun Renkleri adını verdikleri sergide hocaları İlhami Atalay’ın halk sanatı” olarak da nitelendirdiği ve Türk resim sanatına kazandırdığı  “yama yama tekniği” ile oluşturulan eserler ilgi çekti.
 
Sergide Anadolu kadının renkli yaşantısını, kıyafetteki desen ve armoniyi orijinal desenlerle yansıtan “Anadolu Kadınları” serisinden, farklı uygulama ve malzeme çeşitliliği ile oluşturulan renk çalışmalarına; seyirciye tabiattaki uyanışı hatırlatan ve hissettiren zikir serisinden genç sanatçıların özgün çalışmalarına değin eserler yer alıyor. Ziyaretçiler bu vesile ile kendi değer ve kültürlerinden ilhamla oluşturulmuş Anadolu Renklerini izleme fırsatı yakaladı.
 
Genç sanatçılara destek olmak isteyenler için, satış da yapılıyor.

Sergi 12 Ağustas’a kadar açık kalacak.
 
 
 
 

Yorumlar

Önemli Not: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir. Yazılan yorumlardan konhaber.com hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
X
Yorum Yazma Sözleşmesi
“Sayfamızın takipçileri suç teşkil edecek, yasal olarak takip gerektirecek,hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, ahlaka aykırı, müstehcen, toplumca genel olarak kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir yorumu bu web sitesinin hiçbir sayfasında paylaşamazlar. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk yorumu gönderen takipçiye aittir. KONHABER yapılan yorumlar arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Konhaber başta yukarıda sayılan hususlar olmaz üzere kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen yorum yapan takipçilerine ait ip bilgilerini ve yapmış olduğu yorumları paylaşabileceğini beyan eder ”