Son Dakika Haberler

Cemil Paslı

Cemil Paslı

​Eşyanın Ruhu

22 Ocak 2024

İnsanın en değerli varlığı ruhudur.
Aslında her yaratılmışın ruhu vardır.
Bu açıdan insanın çevresiyle ilişkide en çok dikkat etmesi gereken ”eşyayı ruhu ile sevmek” olmalıdır.
Zira ruhun eşya ile bağlantısında tam bir bütünlük ve uyum vardır.
Peygamberimiz (s.a.v.) eşya ile muhabbetinde ona tüm ruhuyla yönelir, ruhuyla sever ve dünyada muhatap olduğu eşyayı en çok sevdiği duygusunu karşıya geçirirdi.
Bu realiteden hareketle ilk defa Allah Resulü ile muhatap olan bedevi dünyada en çok kendisini sevdiği düşüncesinden emin olarak sahabenin içinde;
“En çok kimi seviyorsun ey Allah’ın elçisi?” sorusunu sormuştur.
Eşyanın ruhunun olduğuna en kesin delillerden birisi de “hanin-ül ciz” mucizesidir.
Mescid-i Nebevî ilk yapıldığı sırada minbersizdi. Resûl-i Ekrem, hutbe irâd buyurduklarında kuru bir hurma kütüğüne dayanırdı. Uzun müddet böyle devam etti. Bilâhare, Ashabın isteği üzerine üç basamaklı bir minber yapıldı. Artık Peygamber Efendimiz buraya çıkıp halka hitapta bulunuyordu.
Resûl-i Ekrem, yapılan minbere çıkıp ilk hutbesini okuduklarında, hamile deve ağlayışını andıran acı sesler ve ağlamalar duyuldu. Baktılar, ortalıkta ne hamile deve ve ne de deve yavrusu vardı. Ağlayan o kuru direkti. Kütüğün deve gibi ağlayışını Peygamber Efendimizle birlikte Ashab-ı Güzin de duyuyordu. Bir türlü susmuyordu. Fahr-ı Âlem, minberden inip yanına geldi. Elini üstüne koyup teselli edince sustu. Hatta hurma kütüğünün deve gibi sızlamasını işiten sahabîler de göz yaşlarını tutamamışlar, hüngür hüngür ağlamışlardı.
Evet, kuru direk Efendimizden uzak kaldı diye ses verip ağlıyordu. Üzerinde yapılan "Zikrullah"dan ayrı kaldı diye hamile deve gibi enin ediyordu. Kuru direği teselli edip susturan Resûl-i Ekrem Ashabına dönerek şöyle buyurdu:
"Eğer, ben onu kucaklayıp teselli vermeseydim, Resûlullahın ayrılığından kıyâmete kadar ağlaması böyle devam edecekti."
Hasan- Basri bu olayı talebelerine anlatıyor ve şu cümle ile konuyu bağlıyordu:
“Kuru bir hurma kütüğü Allah Resulü’nü biliyor, tanıyor ve muhabbet besliyorsa sizlerin bir hurma kütüğünden geri kalmamanız gerekiyor” derdi.
Japon bilim insanı Masaru Emoto, su kristalleri üzerine yıllar önce bir deney yapmış, bu deneyde mikroskobik ortamda ve çok soğuk bir odada su kristallerini incelemişti.
 Tabi öncesinde bir kısım suya iyi ve güzel sözler söylerken bir kısmına da çok çirkin sözler sarf etmiş bunun yanı sıra değişik türden müzikler ve değişik duyguları suya yansıtmıştı. 
Sonuçta güzel sözler sarf edilen su kristalleri tıpkı kar taneleri gibi düzenli ve muazzam bir şekil oluştururken kötü sözler söylenen kristaller oldukça dağınık ve birbirinden kopuk bir şekilde gözlemlenmişti.
 Buradan çıkan sonuç aslında sözlerin sadece durağan su değil insan üzerinde de etkili olduğunu açığa çıkarıyor çünkü bildiğiniz üzere insan vücudunun dörtte üçü sudan oluşur. Sıradan bir su birikimine bile sözler tesir ederken insanlara ve gün içinde kendimiz için kullandığımız sözler nasıl tesir eder, bir düşünelim. Bu nedenler günlük hayatımızda olumlu bir dil kullanmayı bir alışkanlık haline getirmemiz gerekir. 
Böylece kendimizde ve çevremizde canlı/cansız eşyayı ruhen severek çok olumlu değişiklikler yaratabiliriz. 
Mesela, her güne şükrederek başlamak ve gün içinde kendimize ve karşımızdaki kişilere ve eşya hakkında olumlu yorumlarda bulunmak ilk adım olabilir. 

 

Yorumlar

Önemli Not: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir. Yazılan yorumlardan konhaber.com hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
X
Yorum Yazma Sözleşmesi
“Sayfamızın takipçileri suç teşkil edecek, yasal olarak takip gerektirecek,hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, ahlaka aykırı, müstehcen, toplumca genel olarak kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir yorumu bu web sitesinin hiçbir sayfasında paylaşamazlar. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk yorumu gönderen takipçiye aittir. KONHABER yapılan yorumlar arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Konhaber başta yukarıda sayılan hususlar olmaz üzere kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen yorum yapan takipçilerine ait ip bilgilerini ve yapmış olduğu yorumları paylaşabileceğini beyan eder ”