Son Dakika Haberler
Her ölüm diğer bir hayatın başlangıcıdır.
Anne karnının karalığında ölür, dünyanın aydınlığına doğarız.
Dünyada ölür daha nurlu ve mükemmel olan baki âleme doğarız.
Allah, bu ölüm/hayat misallerini ibret için bizlere sürekli gösterir.
İslam’da her şey ölümle başlar.
Perşembe günü, akşam güneşi ile ölür, Cuma günü başlar.
Günler karanlıkla başlar sonrasında güneş doğar aydınlığa evrilir.
İmtihanın sırrını anlatan ayette yine Allah Teâlâ ölümü hayata önceler:
“O, davranış ve eylem bakımından hanginizin daha güzel amel edeceğini sınamak için ölümü ve (ve her iki âlemde) hayatı yarattı. O, mutlak güç sahibidir, çok bağışlayandır.” Mülk, 67/2.
Bu kadar önemli ve anlamlı ölümün küçük kardeşi ise; uykudur.
İnsanın rahat uyuyabilmesi ve rahat uyanabilmesi onun yaşam kalitesini belirler.
Başını yastığa koyar koymaz rahat ölebilen/uyuyabilen insan vicdanı rahat insandır.
Vesveselerden uzak, hesaba çekilmeden kendini hesaba çekmiş, günlük geliri giderinden yüksek çıkan insan huzurla uyur, mutlu olarak uyanır.
“Vicdan en rahat yastıktır” kuralı uykumuzun kalitesini belirler.
“Nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz, nasıl ölürseniz öyle diriltilirsiniz...”
Perşembenin gelişi çarşambadan bellidir dostlar.
Kabre rahat yatıp, ahrette saadet içerisinde dirilmenin ölçüsü olarak bunu uygulayın.
Rahat uyuyup, rahat uyanabiliyorsanız, rahat ölüp, rahat dirileceksiniz demektir.
Modern zamanlarda bu kadar yatak ve yastık konforuna rağmen insanların uyku problemleri yaşamları konforu yanlış yerde aramalarından kaynaklanıyor.
Aklını/Kalbini/Vicdanı kirleten insan, dünyanın en konforlu ortamını da oluştursa rahat uyuyamaz ve rahat uyunamaz.
Ölçü budur:
Ebedi hayata saadetle uyanmak istiyorsanız.
Uyku kalitenize dikkat!
Yorumlar