Ayasofya için yürekler hep yanmıştır. Yıllardır dua ediyordu şairler, yazarlar, gözü yaşlı inananlar. Hep ümitli olmuşlardır. Zamanı gelince mutlaka açılacağını ifade etmişlerdir.
Zamanı gelince.. Zamanı geldi Fatih Sultan Mehmet, İstanbul’u feth etti. Zamanı geldi Ayasofya’da zincirler kalktı. Esas kubbenin altında secdeye kapanmaya az kaldı çok şükür. Üstad Necip Fazıl Kısakürek'in 55 yıl önce dediği gibi, ‘Bekleyin Gençler!!! Ama bugün ama yarın Ayasofya açılacak!’ ‘Aziz bir kitap gibi açılacak!’ demişti.
Osman Yüksel Serdengeçti, ‘kanlı gözyaşlarımızla, abdest alarak secdelere kapanacağız’ demişti. Ve devam ediyordu, kaleminden bal damlıyordu, “İkinci bir fetih olacak, ezanlar bu fethin ilanını, ozanlar destanını yazacaklar.” Kadir Mısıroğlu, Ayasofya'nın ibadete açılması ile ilgili olarak "Ayasofya’nın açılması yakın bir gelecekte olacak. Çünkü mevsim İslâm’a doğru gidiş mevsimidir. Bu gidişin bir safhası da Ayasofya olacak. Ayasofya ile ilgili daha bir sürü gelişme olacak ve mevsim, İslâm’ın galebesine doğru gidilme mevsimi olacak. Tahmin ederim çok gecikmeden o da Tayyip Bey’e nasip olur. Esas ana kubbenin altında da bir namaz kılınır" demişti.
"Güzel bir şey olsa da şöyle içten, kuvvetli bir tekbir getirsek."
Şehit Halil Kantarcı'nın yüreğinden söylediği bir sözdü bu.
Evet o güzel şeylerden birisi oldu. Ayasofya Cami oldu. Allahuekber nidaları arşa yükseldi.
Üstteki ifadeleri kullanan insanların hepsi değerli isimlerdi. ‘Söyleyene değil, söyletene bak’ diye güzel sözümüz var. Yüce Allahım bu güzel insanların kalplerine, dillerine ilham vermiş ve söyletmiş. Rahmet olsun hepsine. Ayasofya için 26 yıldır mücadele veren bir İsmail dedemiz var. İsmail Kandemir. Emekli matematik öğretmeni. Bursa’da yaşıyor. Büyük bir sevdası var. Türk milletinin kültürüne has tarihi eserlerin amacına uygun kullanılması için çalışıyor.
Kurucusu bulunduğu Çevreye Hizmet Derneği ile şu ana kadar 5 caminin açılmasını sağladı. Bunlar; Rumeli Hisarı Camii, İlyas Bey Camii, İznik Ayasofya Camii, Trabzon Ayasofya Camii, Kariye Camii’dir. Vee en sonunda da Ayasofya Camii eklendi.. İsmail dedemizin en çok isteği ise 'Kızıl Elmam' dediği Ayasofya'da namaz kılmaktı.
Danıştay kararanın açıklandığı ve Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın kararı uygulamaya koyduğu an İsmail Kandemir’in sevinçten ağladığı andır. O gün sabaha kadar uyuyamamışlardır. Hanımıyla karşı karşıya geçip uzun süre sevinç gözyaşları dökmüşlerdir.
Davayı kazanmak yetmiyor, uygulanmasının da gerektiğine dikkat çeken Kandemir, “Cumhurbaşkanımıza bu konuda çok çok teşekkür ediyorum, hemen kararı uyguladı. Cumhurbaşkanımızın dirayetiyle karar uygulandı” dedi. Kendisiyle karardan önce röportaj yapan Haber 7 sitesi muhabiri “Ayasofya’da kılacağınız ilk namazı hiç düşündünüz mü?” diye bir soru sorar ve cevap şöyledir:
“Çok düşündüm. Bir taksi tutarım, taksi taş çatlasın bin Lira alır benden. Gider orada bir Cuma'yı kılarım. Pır pır eder yüreğim. Ayasofya benim için Kızıl Elma. Kızıl Elma’ya sahip olmak istiyorum.” Ayasofya’da kılınacak ilk cuma namazında Cumhurbaşkanımızın yanında İsmail Kandemir amcamız da olacaktır inşallah. Öyle ticari taksiyle de gelmez. Bir devlet büyüğümüzün yanında gelir. Bu onu fazlasıyla hak ediyor. Ellerinden öperim İsmail dedem. Ayasofya’nın açılışında imzası bulunan başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere herkese şükranlarımı sunuyorum. Bu tarihi ana şahitlik ettiren yüce Mevlâ’ya ne kadar şükretsek azdır.