Son Dakika Haberler

Nurettin Bay

Nurettin Bay

​Sizin yaptığınızı Doğan Medyası yapmadı

26 Haziran 2015

Meram Belediyesi önceki belediye başkanı döneminde alınan bir kararı uygulayarak yeni belediye binası önündeki camiyi yıktı.  

Yıkıma başlanmasıyla birlikte nedenine, niçinine, kimin karar verdiğine, yıkılmasının gerekip gerekmediğine bakılmadan kıyamet koparıldı.

“Fatma Toru cami yıktı” diye.

Cami yıkmak hadisesine yukarıdaki sorulara cevap aramadan bakılırsa tabii ki hiç de iyi bir şey değil. Ancak müslümanın bir konuyla ilgili karalama kampanyasına başlamadan önce, nedenini araştırması gerekmez mi?

Cami yıktı da yıktı. Başörtülü başkan cami yıktı. Konya’da cami yıktılar.

Malum medyanın yüzyıla yakın zamandır uyguladığı bir “haber metodu” var. İmamın keçisi çalınmıştır, “imam keçi çaldı” diye haber yaparlar.  Bununla hem imamlık müessesesini karalarlar hem de haberi okutmuş olurlar. Biz malum medyanın bu anlayışını biliyoruz ancak bizimkilere ne oluyor.

Laf aramızda, Doğan medyası bu olaya çok objektif bakmış. Meseleyi neredeyse olması gibi görmüş. “Eski camı yıkıldı, yenisi açıldı” türünden. Ancak Taraf gazetesi bildiğimiz gibi yaklaşmış hadiseye. Bizimkiler ise Taraf’ı da geçmişler.

Ayıp, günah, yazık değil mi? Günlerdir medyalarınızda sosyal medya adreslerinizde kıyameti koparıyorsunuz. Allahtan hiç mi korkmuyorsunuz?  

Cami yıktı da, cami yıktı.

Bir kere şunu söyleyelim; ne Meram Belediyesi cami yıkar, ne de Meram Belediye Başkanı Fatma Toru. Sizin hiç aklınız alıyor mu?  Latife olsun diye ekleyeyim, başınıza caminin kubbesi kadar taş düşsün, insafınız kurusun.

Peki hakikat nedir?

Bu bölgede uygulanan kentsel dönüşüm projesi çerçevesinde yıllar önce bir karar alındı. Ben o karara şahsen o zaman karşı çıkmıştım. Büyükşehir Belediyesi de o dönem, bu kararı onaylamamak için bir süre işi yokuşa sürmüştü. Benim ve Büyükşehir belediyesinin karşı çıkmasının nedeni, Meram’da yüksek katlı yapılaşmanın uygun olmayacağı düşüncesiydi. Ancak o dönemin belediye başkan ve yetkilileri dayattılar bu kararı aldırdılar.

Hazırlanan proje  konut, alışveriş merkezi ve bir rezidansı içeriyor. Bir de belediye binası var. Ve alandaki küçük camiinin de yıkılması kararı…  Yani karar Fatma Toru’nun aldığı bir karar değil. Önceki dönemin.

Fakat caminin yıkılmasına karar verilirken elbette, “bu camiyi yıkalım, kimse ibadet etmesin, yaşasın cami yıkıyoruz!” anlayışıyla karar alınmadı. Caminin tarihi bir özelliğinin olup olmadığına, sağlamlığına, yıkılması halinde bölge insanının ibadetlerini nerede yapacağına dair her türlü çalışma yapıldı. Sonunda caminin yaklaşık 30 yıl önce yapılan, tarihi eser özelliği olmayan, kolonları bulunmayan yığma bir bina  olduğu tespit edildi. Hatta yıkılma tehlikesinin de bulunduğu görüldü.

Bölgenin gelişim aksında bulunan bir bölge olması da dikkate alınarak yıkılan caminin yaklaşık 200-300 metre ilerisine daha büyük ve daha modern bir caminin yapılmasına karar verildi. Hem de eski camiden kat kat büyük bir camiye…  Bu cami yapılıncaya kadar da eski cami yıkılmadı.  Zamanı, sırası gelince de eski cami yıkıldı. Caminin yıkılması Ramazan sonuna bırakılamaz mıydı, cami yıkılırken etrafı kapatılıp öyle yıkılsaydı daha iyi olmaz mıydı, gibi eleştiriler doğal karşılanabilir. Bu eleştiriler doğru da olabilir. Ancak yukarıdaki açıkladığımız gerçeklere bakılmadan “Meram Belediyesi Cami Yıktı” demek haksızlık olur.

Peki, cami yıkılamaz mı? Böyle bir şart mı var? Varsa kaynağınız ne?  Neden halkımızın masum duygularıyla oynuyorsunuz?

Elbette cami yıkılabilir. Caminin insanların üzerine yıkıma tehlikesi varsa yıkılabilir, yerine daha büyüğü, daha ihtişamlısı yapılmak şartıyla yıkılabilir veya daha bir çok nedenle yıkılabilir. İşte herkesin gözü önünde yıllardır Kabe mescidi yıkılıyor. İhtiyaca cevap vermediği için yıkılıyor. Yerine daha iyisi, daha büyüğü yapıldığı için yıkılıyor. Daha birçokları da yıkılıyor. Tarihte de benzer hadiseler olmuştur. Peki, Meram Belediyesi’nin yaptığının bundan ne farkı var?

Meram Belediyesi’nin yaptıklarını eski CHP zihniyetinin yaptıklarıyla özdeşleştirerek eleştirmek, haber yapmak Müslüman yakışmaz.

Ben şahsen gelen eleştiriler üzerine bölgeye gittim, eski camiyi de, yeni yapılan camiyi de, caminin yerleşim alanlarına uzaklığını da gördüm. Yıkılmasında hiçbir beis görmediğimi açıkça söyleyebilirim. Hatta bölgenin nüfusunun artacak olması dikkate alındığında yeni yapılan caminin iyi düşünülmüş bir fikir olduğunu da eklemem gerekir. Siz de gidip gördüğünde büyük ihtimalle benim gibi düşüneceksiniz. Hatta gidin ve yeni yapılan güzel camide “haksız eleştirmenlere” nispet olsun diye siz de iki rekat namaz kılın.

Bu arada yeni yapılan caminin modern mimariye yapılmış olmasını  eleştirenler de var. Keşke klasik mimaride yapılsaydı diyenler... Katılmamakla birlikte bu düşünceye de saygı gösteriyorum. . Benim bu konuyla ilgili fikrim, “her dönem kendi izlerini taşıyan mimari özeliklere imza atmalıdır” şeklindedir. Tabii ki klasik tarzda da yapılabilir. Günümüz teknolojisini, günümüz sanat anlayışını, günümüz çizgilerini yansıtan türden de…

Meram belediyesi yeni bir cami yapmakla da yetinmemiş.  Cami cemaatinin bulunduğu yakınlardaki bir sitenin eleştirileri dikkate alınarak siteye daha yakın bir yerde Meram Belediyesine ait 5 bin metrekarelik bir alanın dini tesis olarak tahsis edilmekte olduğunu da öğrendim. Daha ne olsun.

Türkiye’nin ilk başörtülü belediye başkanı Fatma Toru’ya bir algı operasyonuyla mübarek Ramazan ayında en hassas olduğumuz bir konuda saldırmak, hele hele haklı olmadığımız bir konuda saldırmak hiç de doğru olmadı. Üstelik Fatma Toru’nun Meram Belediyesi olarak Necmettin Erbakan Üniversitesi Yerleşkesine Konya’nın en büyük camisini inşa etmek için üniversite ve hayırsever hemşehrimiz Kemal Akpınar’la birlikte yaptıkları çalışmayı bildiğimiz halde saldırmak…

Biz yanlış yapınca yanlışını da yazarız ancak böyle basit algı operasyonlarıyla belediye başkanlarını sindirme, korkutmak, karalamak kimseye bir şey kazandırmaz. Sadece cesaretini kırar, çalışma hevesini azaltır, başarısını gölgeler.
 

Yorumlar

Önemli Not: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir. Yazılan yorumlardan konhaber.com hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
  • ABDURRAHMAN ÇİÇEK

    KENTSEL DÖNÜŞÜMÜN İÇİNDE KİLİSEDE OLSA ACABA SONU CAMİ GİBİMİ OLURDU?????????????????????????

    • Cevapla
    • Begen (0)
    • Begenme (0)
  • Harun Acar

    Helal olsun sana Nurettin Bey....

    • Cevapla
    • Begen (0)
    • Begenme (0)
X
Yorum Yazma Sözleşmesi
“Sayfamızın takipçileri suç teşkil edecek, yasal olarak takip gerektirecek,hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, ahlaka aykırı, müstehcen, toplumca genel olarak kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir yorumu bu web sitesinin hiçbir sayfasında paylaşamazlar. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk yorumu gönderen takipçiye aittir. KONHABER yapılan yorumlar arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Konhaber başta yukarıda sayılan hususlar olmaz üzere kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen yorum yapan takipçilerine ait ip bilgilerini ve yapmış olduğu yorumları paylaşabileceğini beyan eder ”