Okul hayatına başladığımız ilk günden beri hep söylenen meşhur bir söz vardır: “Bu öğrendiklerimiz nerede işimize yarayacak?” Aslında öğrenilen bazı şeylerin nerede ve nasıl işe yaradıklarını anlamak ise zaman alıyor. Hayatımızda rakamların, verilerin, olasılıkların önemi gün geçtikçe artıyor. Benim de hep söylediğim bir söz vardır: “Matematik size asla yalan söylemez.”
Pareto Analizi: 80 / 20 kuralı olarak da bilinen bir kalite diyagramıdır. Sonuçların % 80’ i nedenlerin % 20’sinden kaynaklanmaktadır. Pareto analizi ve grafiği, altı sigma ve toplam kalite kontrolünde sıkça kullanılır. Tedarik zinciri, ürün gamı, stok yönetimi, stok giderleri, problem çözümü gibi birçok konuda fayda sağlamaktadır. Cironun % 80’nini müşterilerin % 20’sinin satışlarından elde edilir. İtalya’da nüfusun % 20’si gelirlerin % 80’ine sahiptir. Globalleşen dünyada zengin ile fakir arasında ki uçurum her geçen gün artmaktadır. Son günlerde Dünya’da yaşanan bazı gelişmeler sonucunda en zengin 62 kişinin serveti yaklaşık toplam nüfusun % 50’sinin servetine denk hale gelmiş.
PMI (Purchasing Manager Index) şirketlerin satın alma yöneticileriyle yapılan bir tür ankettir. Grafikte yer alan PMI Endeksi, sanayi üretiminde pazar payı büyük şirketlerin üretim, satış, satın alma ve diğer birim yöneticilerinin, yeni üretimler için girdi satın alma eğilimini ölçümler. Dünyada Ekonomi karar alıcılarının ve yatırımcıları için önemli verilerden birisidir. İmalat sanayinin gidişatını ve üretim gücünü gösterdiği için önemlidir.
Kaynak: IIF / Global Macro Views
Borç yiğidin kamçısıdır diyerek bütün dünya borçlanmaya devam etmektedir. Uluslar arası Finans Enstitüsünün borçlanma ile ilgili hazırlamış olduğu “Global Debt Monitor” raporunda küresel borçlanma 7,5 trilyon dolar ulaştığı belirtilmiştir. Bu borcun büyük bir kısmı (%60) ABD ve Çin’e aittir. Borç miktarından daha önemli olan konu borcun GSYH’nın yaklaşık 3 katına ulaşmasıdır. Parasal genişleme politikaları sebebiyle borçlanma maliyetlerinin düşük olması yeni borçlanmaya teşvik etmektedir. Gelişmekte olan ülkelerin sorunlarından birisi de borçlanarak büyüme olduğu için bu durum çekici hale gelmektedir. Raporda gelişmekte olan ülkelerde tekrar hareketlenmelerin olduğundan bahsediliyor. Raporda dikkat çeken iki konu yer alıyor; Türkiye, Brezilya ve Hindistan hane halkı borçlanmalarının da arttığı ve 2.Dünya Savaşından beri görülmeyen seviyeye ulaşan kamu borçlanmalarıdır. Borçlanma şekilleri ve bunların denetlenme mekanizmalarının şeffaf, kontrol edilebilir hale getirilmesi gerekmektedir. . Grafikte Türkiye ve Arjantin’in 2008/09 dönemine yaklaşan bir görünüm olduğundan bahsedilmektedir.
Kaynak: IIF / Global Macro Views
Hane halkı borçlanmalarına dikkat ederek ve kendi sermayemizi daha verimli kullanarak hareket etmeliyiz. Her geçen gün sermayenin kıymeti artacaktır bunu unutmamalıyız.
Saygılarımla...