2020 yılı her yönüyle zor geçen bir yıl oldu. Covid19 nedeniyle yaşanan gelişmeler ekonomileri çok etkiledi ve etkilemeye de devam ediyor. 2008 küresel krizinde 100 trilyon dolarlık oluşan borçluluğun üzerine neredeyse 280 trilyon dolarlık daha borçlanma eklenmiş olacaktır. Bu durum borçluluğun GSMH’ın 3.5 katına çıkacağını gösteriyor. Normal şartlarda böyle bir durumdaki şirket ya da ülke borçlarının ödenmesinin zor olduğunu söyleyebiliriz. Pandemi nedeniyle fazla likidite ve insanların işlerini kaybetmesi nedeniyle borçlanma kamu, özel sektör ve hanehalkında giderek artmıştır. Yapılan mali teşvikler özellikle kamunun borçlanmasını ciddi oranda artırmıştır. Kamunun borçluluk oranı son 10 yılın en yüksek seviyesine çıkmıştır.
Hanehalkının borçlarındaki artışa bakmak gerekirse;
- Kredi Kartı borçları %10 artmış,
- Taşıt kredileri %30 artmış,
- İhtiyaç kredileri %30 artmış,
- Konut kredileri %28 artmış,
- Ticari krediler %24 artmış,
Burada ticari kredilerde kur farkındaki artışı da göz önünde bulundurmak gerekiyor.
2020 yılında hanehalkı borçlanması %30 artış göstermiştir. Vatandaşlar ihtiyaçlarını gidermek için özellikle yılın ikinci çeyreğinde düşük kredi faiz oranları ve kredi ertelemelerinin olması nedeniyle krediler kullanmıştır. Kısa sürede bu artışın normal ekonomilerde yüksel olduğunu belirtmek gerekir. Hanehalkının harcanabilir gelire oranına baktığımızda 2002’lerde %4,3 olan oran 2020 yılna geldiğimizde ise %0 seviyesindedir.
Borçlanma artıyorken diğer taraftan da istihdam yaşanan olumsuz gelişmelerde bu borç yükünün 2021 yılında bize sorun olacağını göstermektedir. Pandemi nedeniyle işten çıkartmalar yasak olduğu için işsizlik verilerine yansımıyor fakat son 1 yılda işini kaybedenlerin sayısı 2 milyonu geçmiştir. Yaşanan enflasyon ve artan kurların önüne geçmek için artırılan faiz oranlarını da eklemek gerekiyor. Yani paraya ulaşım artık kolay ve ucuz olmayacaktır.
Kaynak: MB- Finansal Hesaplar Raporu 2020 -II
Merkez Bankası verilerine göre Hanehalkı net finansal değeri 2020 yılı ikinci çeyreğinde 197 milyar TL artış̧ göstermiştir (Grafik 11). Hanehalkı borçluluğuna ilişkin göstergelere bakıldığında; hanehalkı borcunun GSYH’ye oranı ile borcun harcanabilir gelire oranı bir önceki döneme göre bir miktar artış̧ göstererek sırasıyla %16,7 ve %49,5 olarak gerçeklemiş̧, borcun toplam finansal varlıklara oranı ise %31 seviyelerinde yatay seyretmiştir.
Bütün bu bilgiler ışığında kredilerin önümüzdeki süreçte hem kullanımı hem de ödenmelerinde ciddi sorunlar olacağı aşikardır. Son olarak BDDK’nın kredilerin takibe düşme süresini uzatması da 2021 yılında batık kredilerin oranın artacağını göstermektedir.
Doğru ve planlı bir çalışma ile oluşabilecek ekonomik, sosyolojik sorunların önlemini şimdiden almalıyız. Ertelemek bir çözüm değil sadece sorunlarla yüzleşmemizin gecikmesini sağlamaktadır. 2021 yılında hanehalkı ve kamunun borçlanmasını kontrol altına almalıyız. Herkese borçlanmalarının gözden geçirmelerini tavsiye ederim.
Saygılarımla…