YAZILIM
13 Nisan 2020
Öyle bir lisandır ki iyilik , hem dilsizler konuşur hem sağırlar işitebilir .Paylaşmak ,paylaşabilmek ...Evimizde otururken en çok ihtiyaç duyduğumuz şey bu sanki ..Gencecik bir fidandı ölen komşusu .Koranadan ,mikroptan değildi ölümü ama bir mikrobun bulaşmasında küçücük bir ihmal olmasın diye sarılamadı anneye ,kardeşe .Meğer acılarımızı paylaşabilmek ne büyük bir nimetmiş bize . Cenazelerimiz karantina günlerinin en yalnız zamanları .Milyonlarca kişi aynı anda ölse de ;yalnızdır ölüme yürüyen her kişi .Ama yakınlarına teselli olamamak “yüreğine düşen koru ben de hissediyorum ,yanındayım “ diye sarılamamak bu günlerin zorluğu .
Hepimizin bildiği en güçlü iki kahraman ,iki ilaç var ki ; onların devası tartışılmaz .Sabır ve zaman .Bu iki kahramana en çok ihtiyaç duyduğumuz günlerdeyiz ..Destanlar gibi okumaya ,dinlemeye doyamadığımız iyilikler oluyor .İhtiyaçlarını karşılamaya gittikleri evde yaşlı kadını tandır yaparken gören iki kadın jandarma görevlisi ; teyzeye yardımcı olup ,ekmeklerini yapıyorlar . Tarlasını sürmezse , yazın zorluk çekeceğini söyleyen yaşlı amcanın tarlasını Vefa grubunun jandarma görevlileri traktörle sürüyorlar ,ekiyorlar .Oyuncak isteyen çocuğa ,oyuncağını kapıya kadar teslim eden görevliler ,bir başka kapıya doğum günü pastası götürüyor ,pazarını yapıyorlar . Yoğun çalışan doktorlarımız ,hastane personeli buldukları köşelerde yorgunluktan bitkin düşen halleriyle içimizi dağlarken bir hastaları bile iyileşti diye sevinç çığlıklarıyla uğurluyorlar.
Mutluluğun sırrı ; insanın yalnız sevdiği şeyi yapmasında değil, aynı zamanda yapmaya zorunlu olduğu şeyi sevmesindedir. Biraz sabırla zorlukları aşacağımızı bilmemize rağmen sadece görevlerini yapan , bizim iyiliğimiz için kendi sağlık ve mesailerini harcayan kardeşlerimize daha saygılı olmalıyız . Dışarı çıkma yasağına uymadıkları halde bir de kendilerini uyaran polislere saldıran ,tekmeler atıp küfürler eden hatta silahla yaralayan insanları anlamakta zorluk çekiyoruz .Aynı gemide olan insanlarız .Bir küçük ihmal , önemsenmeyen bir vurdumduymazlık sadece kendimize değil , bütün gemiye zarar verir ve felaketi kendi eliyle hazırlarsa insan ,kurtuluşu kimden bekleyebilir .
Biraz sabırla bugünler geçecek ama bugünler bittiğinde , hayat normale döndüğünde yine eski biz olmamalıyız . Bizi yaradan bize bir yazılım yükledi .Onu ; iyiye, faydalıya doğru sürecek kaptan biziz.
Bir şeyi istemek ;onun rüyası ile geçinmek demek değildir .Her şey eski halinde akıp gittikten sonra ,en güzel arzuların ,en yüksek dileklerin ne kıymeti kalır. Yaşadığımız her anın hakkını vermeli illa faydalıyı bulmalı ,”elimden geleni yaptım “mazeretine sığınmamalıyız .Yarın , yeni günler bize ne getirir bilmiyoruz .Ama hayal ettiğimiz gibi olsun istiyorsak ; bu günleri iyi değerlendirmeli , yazılımımızdaki güzellikleri artırmalıyız...
Yorumlar
Önemli Not: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir. Yazılan yorumlardan konhaber.com hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.