Terörist ve destekçileri zalimlerle en etkili bir şekilde mücadele ederek güzel ülke Türkiye’mizi her türlü iç ve dış tehditlerden korumalıyız. Adaletin olduğu yerde zulüm, zulmün olduğu yerde de adalet yoktur. Zulüm kimden gelirse gelsin, gücüne ve konumuna bakılmaksızın karşı konulmalıdır. Nice Zalim; Firavunlar, Nemrutlar, Ebu Cehiller gelip geçmişlerdir. Şu unutulmamalıdır ki, Zulüm ile abat olanların ahiri berbat olur. Hangi görüşten olursak olalım zalimlerin karşısında, Türkiye’mizin milli menfaatlerini korumaya çalışmalıyız.
Malumunuz geçtiğimiz günlerde Mehmetçiğimiz, terör örgütü PKK ’nın yoğun olarak bulundukları kuzey Iraktaki bölgelere ve de özellikle GARA bölgesine geniş kapsamlı bir operasyon düzenlemiştir. Alınan istihbarat sonucu 2015-2016 yıllarında teröristlerce kaçırılan asker, polis, sivil 13 (on üç) vatandaşlarımız kurtarılması da hedeflenmiştir.Ancak harekat başlamadan önce hain terör örgütü ellerinde bulunan masum insanlarımızı başlarından vurarak şehit etmiştir. Özel kuvvetlerimiz mağaraya girmiş ve teröristlerin her birini öldürmüş ve 3 üç şehit vererek operasyon tamamlanmıştır. Toplamda sayılabilen 53 elli üç teröristten ikisi canlı yakalanıp diğerleri bulundukları yerlerde öldürülmüştür. Kanaatimce yapılan bombalama sonucu daha çok terörist öldürülmüştür diye düşünüyorum.
Gara operasyonunda yetkililerimizin açıklamalarına itibar etmeyen iç düşmanlar, dış düşmanlarla aynı dili kullanarak askerimizi, polisimizi suçlamışlardır. Bir nevi teröristlerin şehit ettikleri kardeşlerimizi bombardıman sonucunda askerimizin öldürdüğü alçaklığını, yalanını ortaya atıp hain, zalim teröristleri bir nevi aklama girişiminde bulunmuşlardır. ABD’nin ilk açıklaması da aynı minvaldedir. Yetkililerimiz şehit edilen kardeşlerimizin bombalama sonucu değil terör örgütü tarafından başlarına kurşun sıkıldığını, fotoğraflarla vücut bütünlüklerini göstermiş ve gerekli bilgilendirmeleri yapmalarına rağmen, Mehmetçiğimize destek çıkıp zalim teröristleri lânetleyeceği yerde suçlu olarak utanmadan Cumhur Başkanımız Sayın recep Tayyip ERDOĞAN’I hedef göstererek çok net bir alçaklık, hainlik söyleminde bulunmuşlardır. Hem içerideki, hem de dışarıdaki bütün terörist unsurlar ve destekçileri artık hiçbir yerde güvende değillerdir. Dünyanın neresinde olurlarsa olsunlar Mehmetçiğimizin, Polisimizin fiili, Milletimizin de kavli dualarıyla bulunup yok edileceklerdir. Savunmada kalınmayıp taarruza geçilmiştir. Hain teröristlerin her birinin sonu yakındır. Devletimizin, şefkatine razı olmayanlar gücü karşısında boyun eğmek zorunda kalacaklardır. Bundan sonra hedef Sincar, Kandil ve benzeri teröristlerin yuvalandıkları yerlerdir. Gebertileceksiniz…
Gecenin en karanlık olduğu an şafak’a en yakın olduğu andır. Zulüm sürdürülebilir bir durum değildir. Her zorluktan sonra bir kolaylık vardır. Dünya şuan, bir nevi hudeybiyeyi yaşamaktadır. Genel olarak baktığımızda kan ve gözyaşı Müslümanlara reva görülmektedir. O halde zafer kesinlikle yakındır. Mü’minler ahir zamanda mutlaka galip geleceklerdir. Bugün gözünde Amerika, Avrupa, Rusya, Çin v. b. ülkeleri güçlü görüp korkanlara şu gerçeği hatırlatmak isterim; Kâbe’yi yıkmaya gelen, Ebrehenin güçlü ordusuna o gün karşı koyabilecek bir güç, bir ordu yoktu. Güç ve kuvvet sahibi Allah (c.c.), zalimlerin, kâfirlerin üzerlerine balçıktan pişirilmiş taşlar atan sürü sürü ebabiller gönderdi. Nihayet onları yenilmiş ekin yaprakları hâline getirdi. Güç ve kuvvet sahibi sadece Allah (c.c.)’tır. Karamsarlık ve korkaklık yok. Biz Müslümanlar çok çalışıp her alanda üretimimizi artırarak başarılı olmak zorundayız.
Müslüman Türklere karşı oynanan çirkin oyunları gören aklıselim sahibi olan herkes, zalim, hain, teröristlere karşı kenetlenerek, birlik ve beraberlik içinde mücadele etmelidir. Birlik ve beraberlik ruhuna sahip olanların gerçek anlamda kurtuluşa ermeleri, tefrika belasına düşenlerin de yok olup gitmeye mahkûm oldukları bilinen tarihi gerçeklerdir. Bu dünya hayatına imtihan edilmek üzere gönderilmiş bulunmaktayız. Hayatımızın her döneminde bu gerçeği bilerek yaşamamız gerekmektedir. Her birimiz elimizden gelen maddi ve manevi unsurlarımızı seferber ederek, güzel ülke Türkiye’miz üzerinde oynanmak istenen oyunun olumsuzluklarını gidermek için çalışmalıyız. İçeriden ve dışarıdan hainlik edip, sivillere, güvenlik güçlerimize saldıran teröristlerin her birinin tuzaklarını boşa çıkarmak için, gayret sarf etmeliyiz. Kesinlikle fitne ve fesattan uzak durarak, birliğimizi, beraberliğimizi, dirliğimizi korumak zorundayız. Birlik ve beraberlik ruhunu koruduğumuz sürece başarılı olmamız, Rabbimizin lütfu ile kaçınılmaz olacaktır. Biz Müslümanlar, zalimlere karşı, inancına bakmadan mazlumlara destek olmak zorundayız. Biz Mü’minler, Hak’tan, hakikatten yana olup, Milletimizle, Mehmetçiğimizle, birlikteliğimizi sağlamlaştırmaya gayret etmeliyiz.
Hem dünyevi ve hem de uhrevi konularda bize düşen, çok çalışmak ve sorumluluklarımızı yerine getirmek olmalıdır. Kısacası bizler seferden sorumluyuz. Başarı ve zafer Rabbimizden bir ikramdır, bir lütuftur. Bizler tercihlerimizi iyiden, güzelden yana yapmak durumundayız. Tercihlerimiz hak ve hakikat merkezli olduğu ölçüde, Rabbimizin yardımının geleceği aşikârdır.
Şehit kardeşlerimi çok severim,
İnanın ben onları hep överim,
Cennette beraber olmak dileğim,
Zalimlere bedduâlar ederim.
Rabbimiz, her birimize adaletli olmayı ve zalim teröristlerle gereği gibi mücadele ederek zafere kavuşmayı nasip eylesin. Zalim olmaktan, zulme uğramaktan âlemlerin Rabbi, Allah (c. c.) sığınırız. Teröristlerin tamamen yok edildiği en güzel günleri en yakın zamanda görmemiz duası ile sıhhat ve afiyetler dilerim.