​Şiir yazıyorum ama şair değilim

Okuyan, araştıran ve faydalı olacağına inandığım konuları insanımıza yazılı veya sözlü olarak aktarmaya çalışan bir kardeşinizim. Yazılarımızda, Şiirlerimizde var olan güzellikler Rabbimizin bir lütfu, kusurlar ise bana aittir. 35 Otuz beş yıldır gazetelerde, dergilerde yazılarım yayınlanmaktadır. Hem nesir hem de nazım olarak yazıyorum. Son aylarda Şiire daha fazla zaman ayırmaya çalışıyorum. Aslında edebiyatı seviyorum ancak şiiri daha çok seviyorum. Merhum Cemil Meriç’in dediği gibi Şiir yazıyorum ama kendimi Şair olarak görmüyorum. Okuyucularımın değerlendirmelerine, şahsıma uygun gördüklerine saygı duyuyorum.

Malumunuz Cengiz Numanoğlu Üstadımızla, dostluğumuzun olduğunu bizi takip eden kardeşlerimiz bilmektedirler. Üstad Cengiz Numanoğlu’nun Şuur isimli çok kapsamlı şiir kitabı bulunmaktadır. Gerçekten işin özünü çok özel ve güzel kelimelerle ifade etmektedir. Her gün yazmaya devam etmektedir.  Üstadım Cengiz Numanoğlu ilk kitabım Damıtılmış Damlalar ile dördüncü kitabım Görünmeyen iki Düşman Biri Nefsin Biri Şeytan ’a isimlerini vererek aynı zamanda, takdim, takriz yazması bizleri ziyadesiyle memnun etmiştir. Rabbimiz, kendilerinden ebeden razı olsun. Önceki dönemlerde Merhum Mehmet Akif Ersoy, Merhum Necip Fazıl Kısakürek, Merhum Sezai Karakoç v.b. güzel insanların eserlerini, şiirlerini okumaktan da büyük bir mutluluk duyuyorduk. Son yıllarda ise değerli büyüğümüz Cengiz Numanoğlu ile irtibatımız, görüşmemiz süreklilik arz ederek bu günlere gelmiştir. Rabbimiz, ahirete irtihal edenlere rahmet eylesin, hayatta olanlara da hayırlı, bereketli güzel uzun ömürler lütfeylesin.

Son aylarda emekli hava astsubay Şair, Yazar Tayyar Yıldırım, Şair, Yazar Gazi Kara Pilot Albay Nihat Abayhan kardeşlerimizle de şiir üzerine çok yoğun muhabbetlerimiz oldu. Her iki kardeşimiz de hitabetimin güzelliğinden, kelime hazinemin zenginliğinden söz edip çok kaliteli şiirler yazacağımı ifade edip desteklerini sürdürdüler. Tayyar Yıldırım kardeşim son günlerde yazdığım şiirlerim için çok güzel olduğunu, hatta şimdiden şiir kitabı çıkarmayı düşünmem gerektiğini yazılı olarak belirttiler. Şiirlerimi yazdıktan sonra önce eşime, çocuklarıma okur, onların eleştirisine göre bazı düzenlemeleri yapar sonrada şiir sever dostlara okurum. Onlardan gelen değerlendirmeleri göz önünde bulundurup düzenlemeleri yapar en sonunda Üstatlara gönderirim. Son demini aldıktan sonra yayınlarım. Şahsıma destek veren, yazılarımızı, şiirlerimizi, beğenen, güzel yorumları ile destekleyen, rehberlik edenlerin her birine gönülden teşekkür ederim. Rabbimiz, her birinden ebeden razı olsun.

Sözü daha fazla uzatmadan bugün sizlere  haberin var mı? isimli şiirimi aktarmak istiyorum:
HABERİN VAR MI?
Evrende her yerde denge var, tarz var.
Su, çağlar da taşmaz haberin var mı?
Yaratan emriyle hayat var, arz var.
Ömür geri düşmez haberin var mı?

Dünya sınav yeri zevkine kanma,
Ölüm belki yakın uzakta sanma,
Senin tek sahibin çok yakın amma,
Terazi hiç şaşmaz haberin var mı?

Kimi servetini İslâm’a sermiş,
Daim nimetlerin şükrüne varmış,
İnfak- Zekatını dürüstçe vermiş,
Zekâtsız mal şişmez haberin var mı?

Kimi gün geçtikçe mutluluk duyar,
Allah Resûlüne gönülden uyar,
Kimi iki yüzlü gözleri boyar,
Yanar amma pişmez haberin var mı?

Kimi yaşayıp da nefes aldıkça,
Kimi hastalanıp darda kaldıkça,
Kalbiyle Allah’ı zikre daldıkça,
Mal peşinde koşmaz haberin var mı?

Aşk sözcüğü farklı inan karmaşa,
Sevgisiz aşklar var kapkara maşa,
Öyle bir aşk var ki gelince başa,
Kazma mezar eşmez haberin var mı?

İnsan ömrü doğum, ölüm arası,
Hesaba çekilir akla karası,
Kulda bulunursa vicdan yarası,
Haddi asla aşmaz haberin var mı?

Dünya hayatında düşün çok derin,
İslâm’ı yaşayıp mutlu ol serin,
Başına gelenler kendi kaderin,
Kader yara deşmez haberin var mı?

Dinle genç kardeşim sözlerim sana,
Yazdıklarım için darılma bana,
İslâm pınarından iç kana kana,
Yoksa gönlün coşmaz haberin var mı?
Rabbimiz, rızasına uygun bir şekilde hayırlı, bereketli bir ömür yaşamayı her birimize nasip eylesin. Sıhhat ve afiyetler dilerim.