Son Dakika Haberler
Konya’da yaşanan göçük sonrası gözler bir kez daha Konya’da ki yapılara çevrildi. Biliyoruz ki şehrimizde yığma tekniği ile yapılmış binlerce bina var. Tabi ki bu yapıların güvensiz olduğunu söyleyemeyiz. Lakin bina sakinlerinin pervasızca yapılarda oynaması bizleri tedirgin ediyor. Odaları büyütmek isteyen, mutfağı balkonla birleştiren, iş bilmez ustaların kablo yada boru sistemleri için sürekli duvar delme işlemi yapması bu yapıların yıpranmasına neden oluyor. Muhacir pazarı, İnce Minare arkasında bulunan Zafer’de ki eski yapılar, aydınlık, Cumhuriyet, Binkonut ve Bosna Hersek Mahallesinde bulunan eski yapılar şimdilik aklımıza gelen bölgeler. Tabi ki her bölgede buna benzer yapılar var ancak özellikle bu bölgelerde çok sayıda neredeyse 35-40 yıllık binalar bulunuyor. 1999 öncesi yapılan yapıların gerçek manada bir envanterinin çıkarılması gerekiyor. Altı dükkan olan binaların sürekli kontrol edilmeleri ve iş yeri sahipleri tarafından işlem yapılması halinde ağır müeyyideler uygulanmalı. Tabi biz sadece dükkanlara odaklanıyoruz ancak ev içi genişletme adı altında yapılan tadilatlarda az değil ve yapı güvenliğini ciddi anlamda tehdit ediyor. Bazı yapılar var ki kullanım ömrünü tamamlamış durumda. Burada özel sektör devreye girebilir. Örneğin ömrünü tamamlanmış binalar devlet tarafından yıkılıp molozları kaldırılması halinde yüksek kat hakkı verilmesi, ev sahiplerini rahatlatacaktır. Zaten bu yapılarda oturan vatandaşlar genelde dar gelirli vatandaşlar. Bu anlamda hem müteahhitler hem ev sahipleri karlı çıkacaktır. Elbette farklı modeller de uygulanabilir. Evet ülkemiz büyük bir deprem felaketi yaşadı. Halen o felaketin yaralarını sarmaya çalışıyoruz. Bu çalışmalar dünden bugüne yapılacak işler değil ancak önceliğimiz artık güvenli yapılaşma için dönüşüm projelerinin hızlandırılması gerekir. Eyvallah…
Yorumlar