Partisinin Genel İdare Kurulu (GİK) toplantısı sonrası açıklama yapan İYİ Parti lideri Meral Akşener masadan kalktı.
Akşener, 6'lı masanın dünkü toplantısında, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na karşı Cumhurbaşkanı adayı olarak İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş isimlerini önerdiğini açıkladı.
Akşener ''Ancak görüş ve önerilerimiz kesin bir biçimde reddedildi , bu aşamada 6'lı masa bir ortak akıl platformu olmaktan çıktı.'' dedi.
Partisinin bir dayatmaya mecbur bırakıldığını söyleyen Meral Akşener, ''Buna boyun eğmeyiz." dedi, İmamoğlu ve Yavaş'a da "Millet sizi göreve çağırıyor." şeklinde seslendi.
Meral Akşener'in açıklamalarından satır başları şöyle:
''İYİ PARTİ KISKACA ALINMIŞTIR''
''En sonda söyleyeceklerimi en başta söyleyeyim. İYİ Parti kıskaca alınmıştır. Bir tercihe zorlanmıştır. Buna boyun eğmeyecektir. Ucube zihniyete karşı ayakta durmaya devam edeceğiz. Her zaman olduğu gibi dimdik duruyoruz. Bizim yolumuz dün de aynıydı bugün de aynı. Ceketimi assam aday ederim diyenlerin karşısındayız. Biz bugünlere dayatmaya direnerek geldik. Biz bugünlere alışılmış yenilgilere karşı çıkarak geldik. Dün gerçekleşen toplantıda adayın kim olacağını tartıştık. 5 siyasi parti Kılıçdaroğlu'nun adaylığını dile getirdi.
''6'LI MASA NOTER MASASINA DÖNÜŞTÜ''
6'lı masa artık potansiyel adayların tartışılabildiği ortak akıl platformu olmaktan çıkmış, tek bir adayın tasdiki için çalışan bir noter masasına dönüşmüştür. Üzülerek söylüyorum ki dün itibarıyla 6'lı masa artık millet iradesini kararlarına yansıtma kabiliyetini kaybetmiştir.
YAVAŞ VE İMAMOĞLU'NA ÇAĞRI
Sayın Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu'na çağrıda bulunmak istiyorum. Değerli başkanlarım, siz milletin iradesi ile seçildiniz. Tüm engellere rağmen çok çalıştınız. Milletimizi enkazından altında bile yalnız bırakmadınız. Kritik kırılmanın eşiğinde millet sizi göreve çağırıyor. Bu vazife reddedilemez, görmezden gelinemez bir vazifedir. Bu çağrının sahibi millettir. Bu karar milletindir. Bu saatten sonra bizlere düşen bir seçim yapmaktır. Ya şanlı mücadelede milyonlarla yürüyeceğiz ya da trajik hikayede figüranlık yapacağız. Ya tarih yazacağız ya tarih olacağız."
Kaynak: