Tercüman aracılığıyla ifadesi alınan sanıklar, suçlamaları reddetti.
Durmuş Karacaoğlu'nun avukatı, olayın Mehmet Atay'ın planı olduğunu öne sürerek, müvekkilinin öldürme olayıyla bir ilgisinin olmadığını savundu.
Olay günü maktul Göksel Kızıltaş ve annesi ile sanık Mehmet Atay arasında alacak verecek tartışmasının yaşandığını iddia eden avukat, "Müvekkilim Durmuş, Göksel'le okulda tanışmış ve kendisini en son 6 yıl önce görmüştür. İkili arasında hiçbir husumet yoktur. Müvekkilimin maktulü öldürmesi için hiçbir gerekçesi yoktur. Müvekkilim bu olaya tesadüfen dahil olmuştur. Tahliyesini ve beraatini talep ediyoruz." diye konuştu.
Mehmet Atay'ın avukatı ise "Müvekkilim Mehmet Atay'ın olayla hiçbir ilgisi yoktur. Söz konusu suçu, diğer sanık Durmuş Karacaoğlu işlemiştir. Tanık beyanları ve dosyadaki deliller de bu iddiamızı kanıtlamaktadır. Müvekkilim Mehmet, diğer sanık Durmuş'un tehditleri nedeniyle verdiği ifadesinde suçu kabul etmişse de bu tehditler ortadan kalkınca, olayı tüm gerçekliğiyle aydınlatma yönünde ifadelerini vermiştir. Müvekkilimin beraatini talep ediyorum." ifadelerini kullandı.
İddia makamı, savunmaların ardından tekrarladığı mütalaasında, tutuklu sanıklar Karacaoğlu ve Atay'ın "kasten adam öldürme" suçundan müebbet hapisle cezalandırılmasını istedi.
Mahkeme heyeti, sanıkların "kasten adam öldürme" suçundan 25'er yıl hapisle cezalandırılmasına karar verdi.
Olay
Ailesi tarafından kayıp ihbarında bulunulan konuşma ve işitme engelli Göksel Kızıltaş'ın (26) cesedi, 26 Haziran 2020'de, Kadınhanı yolu Arastoras mevkisinde bulunmuş, bunun üzerine çalışma başlatan jandarma ekipleri, Kızıltaş'ın kayıp olduğu gece birlikte olduğu Mehmet Atay ve Durmuş Karacaoğlu'nu gözaltına almıştı.
Sorgularında cinayeti itiraf eden şüpheliler, çıkarıldıkları mahkemece tutuklanmış, haklarında "kasten adam öldürme" suçlamasıyla dava açılmıştı.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.
