Enginyurt da bu haktan sonuna kadar yararlanmaktadır. Beğenilsin beğenilmesin kendi düşüncesini bugüne kadar çeşitli yayın organlarında dile getirmiştir. Enginyurt bu haktan yararlanırken gazeteci Latif Şimşek’in de aynı hakka sahip olmasını hazmedememiş ona saldırmıştır. Saldırı bireysel değildir. Bir tartışma sonrasında yaşanabilecek boyutun çok üzerindedir. Aynı zamanda bir partinin genel başkan yardımcısı da olan Cemal Enginyurt ve adamları 50 yaşı geçkin savunmasız bir gazeteciyi stüdyoda darp etmişlerdir.
Böyle bir hadise bu boyutta Türk medya ve siyaset tarihinde ilk defa yaşanmıştır. Hadisenin değerlendirilmesi gereken bir diğer yönü ise kavgaya neden olan sözlerdir. Enginyurt; Latif Şimşek’in “Bu ülkenin hâkimini, savcısını, polisini, istihbaratını da bu kadar küçümseyemezsiniz” sözleri üzerine saldırıya geçmiştir. Enginyurt’un bu sözler üzerine hareketlenerek “polis de biziz, devlet de bizim’ demesi tam bir garabet örneğidir.
Bu sözler karakterinin dışa yansıması olarak nitelendirilebilir. Enginyurt’un yüce Türk yargısı ve değerli emniyet teşkilatını küçümseyen ve hiçe sayan bu sözlerini anlamlandırmak mümkün değildir. Biz de bu şahsı ve yanındaki kanun tanımazları hak ve adalet timsali yargı mensuplarımıza ve değerli polisimize havale ediyoruz. Onlar yasalar çerçevesinde gereğini yapacaklardır. Yaşanan hadiseyi şiddetle kınıyoruz. Türk yargısına, Türk Polisine ve Türk medyasına yapılan saldırının karşılıksız kalmayacağına olan inancımız tamdır. Vakıf olarak Latif Şimşek’e de geçmiş olsun, diyoruz. “ şeklinde görüş bildirdi.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.