Yüksek Mahkemenin verdiği kararın gerekçesi Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlandı.
Karara göre Yüksek Mahkeme, 211 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Kanunu'na eklenen, askeri mahallerde yapılacak önleme araması ile bu yerlere giriş ve çıkış usulünü düzenleyen kurallarının Anayasa'ya aykırılık iddiasını inceledi.
Askeri mahallerde gecikmesinde sakınca bulunan hallerde sulh ceza hakimliğince verilen önleme araması kararının, "gecikmesinde sakınca bulunan hallerde askeri birlik komutanının veya askeri kurum amirinin ya da hukuk hizmetleri başkanı veya birim amirinin yazılı emri" ile yapılabilmesine ilişkin 56/A maddesindeki hüküm Anayasa'ya aykırı bulundu.
Kişilerin askeri mahallere giriş ve çıkışında duyarlı kapıdan geçmek zorunluluğuna ilişkin 56/B maddesinde yer alan, duyarlı kapının ikaz vermesi halinde gerektiğinde elle kontrol yapılması şartı da iptal edildi.
Soruşturma yürütülmeden rütbelerin alınması hükmünün iptali
Anayasa Mahkemesi, TSK, Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı ve Emniyet mensuplarının örgüt iltisakı gerekçe gösterilerek haklarında soruşturma yürütülmeden rütbelerin alınmasına ilişkin hükmü iptal etti. Bunun, milli güvenlik ve kamu düzeninin sağlanması bakımından demokratik toplum düzeninin gereklerine uygun ve ölçülü olmadığı kaydedildi.
Haklarında tedbir kararı bulunmayan kişilerle ilgili tedbir şartlarının 3 aya kadar değerlendirilmesine imkan tanıması da Anayasa'ya aykırı bulundu. Bunun, belirtilen süre boyunca kişilerin herhangi bir tedbir kararı olmaksızın görevden uzaklaştırılmaları veya açığa alınmaları sonucunu doğurabileceği ifade edildi.
Yüksek Mahkeme, iptali istenen, MİT'in herhangi bir istisna öngörülmeden Bilgi Edinme Kanunu kapsamı dışına çıkarılmasını öngören düzenlemeyi de iptal etti. Hükmün, bilgi edinme hakkını kullanma imkanını tamamen ortadan kaldırdığı bildirildi.
Kamu görevinden çıkarılanların silahlarının üçüncü kişilere devrini engelleyen ve doğrudan devlete devredilmesine imkan tanıyan düzenleme de Anayasa'ya aykırı bulundu. Bunun milli güvenlik ve kamu düzeninin korunması amaçlarına ulaşma bakımından gerekli olmadığı, mülkiyet hakkına ölçüsüz sınırlama getirdiği belirtildi.
Kamu görevine iade edilen öğretim elemanlarının Ankara, İstanbul ve İzmir dışında 2006'dan sonra kurulan yükseköğretim kurumlarına görevlendirilmelerine imkan tanıyan fıkra da iptal edildi. Bu kişilerin uğradığı maddi kayıplarının karşılanması için göreve başlamış olma şartı ve maddi kayıplarına ilişkin belirtilen süre dışında dava açma imkanı verilmemesi de Anayasa'ya aykırı bulundu.
Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu kararıyla göreve iadesine karar verilenlerin, ihraç edilmeden önceki kadrolarına atanmamasına ilişkin hüküm de iptal edildi.
İptali istemi reddedilen bazı hükümler
AYM, iptali istenen bazı kanun maddelerinin ise Anayasa'ya aykırı olmadığına ve iptal talebinin reddine karar verdi.
Bu kapsamda, valilerin kamu düzeni ve güvenliği kapsamında 15 günü geçmemek şartıyla belirli yerlere girilmesini ve o yerlerde toplantı ve gösteri yürüyüşleri yapılmasını yasaklamasına ilişkin kanun hükmü, Anayasa'ya uygun bulundu. Alınacak tedbirlerin süreli olduğuna işaret edilen kararda, kuralla ölçüsüz bir sınırlama getirilmediği kaydedildi.
Toplantı ve gösteri yürüyüşünün yapılacağı yer ve güzergah belirlenirken başka kişilerin gündelik yaşamının etkilenmemesi nedeniyle bazı sınırlamaların getirilmesine ilişkin hükmün iptal istemi de reddedildi. Çatışan haklar arasında makul dengenin sağlanması gerektiği vurgulanan kararda, iptal talebinin bu nedenle reddedildiği bildirildi.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.