Son Dakika Haberler

Bu haberi daha sonra okumak için kaydedebilir ve sağ üst köşedeki butona basarak haberi okuyabilirsiniz!

Cumhurbaşkanı Erdoğan İnsan Hakları Eylem Planı'nı açıkladı

İnsan Hakları Eylem Planı Tanıtım Toplantısı'nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "9 amaç, 50 hedef ve 393 faaliyeti içeren bir belge olarak ortaya çıktı. Eylem Planımızın nihai amacı, yeni ve sivil bir anayasadır" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde İnsan Hakları Eylem Planı Tanıtım Toplantısına katıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasının satır başları şöyle;

İnsan Hakları Eylem Planı Tanıtım toplantısının ülkemize tüm kurum ve kuruluşlarımıza hayırlı olmasını diliyorum. Hazırlık sürecinde değerlendirmeleriyle tenkit ve teklifleriyle eylem planına katkı sağlayan tüm taraflara şükranlarımı sunuyorum.

Hayatın bizatihi kendisinin kesintisiz bir değişim süreci olduğu gerçeği. Her alandaki reformları kesintisiz sürdürmemiz gerektiğini işaret ediyor. Bugün açıklayacağımız eylem planı da değişim ve reform irademizin devam ettiğinin ve devam edeceğinin bir örneğidir.

Tarih bize, ne zaman adalete sıkı sıkıya sarılmışsak o zaman yükseldiğimizi, güçlendiğimizi, huzurlu ve müreffeh toplum haline geldiğimizi gösteriyor. Buna mukabil ne zaman da adalet yolundan sapmışsak, gerilediğimizi, zayıfladığımızı, iç ve dış sıkıntıların ağırlığı altında ezildiğimizi müşahede ediyoruz. Yine yakın tarihimiz, bize yaşadığımız acı tecrübelerle mülkün temelinin adalet olduğunu, adaletin temelinde de hakları ve onuruyla insanın bulunduğunu öğretmiştir. İşte bunun için bizim adalet davamızın pusulası insandır, insan onurudur, insanın sahip olduğu tüm haklarıyla hayatını sürdürebilmesidir. Medeniyet müktesebatımız bize, adaletin yerini bulmasının çok hassas bir dengeye bağlı olduğunu anlatıyor. 'Bir çiçeğe az su vermek onu kuruturken, fazla su vermek de soldurur' gerçeği, adaletin kuyumcu titizliğiyle uygulanmasını gerektiriyor. Ayrıca öyle her gördüğümüz çiçeğe su vermeyeceğiz. Susuzluktan boynu bükülmüş bir çiçeğe su vermek adaleti yerine getirmek olurken, dikene su vermek zulüm anlamına gelebiliyor.

Ne uluslararası belgelerin kayıtsız şartsız kopyalanmasından yanayız ne de insanlığın evrensel kazanımlarına bigane kalmak gibi bir düşünceye sahibiz. Biz bugüne kadar tüm reformları, falan kuruluş dayattığı, filan teşkilat talep ettiği için değil, milletimiz bunlara layık olduğu için gerçekleştirdik. İnsan Hakları Eylem Planı'nın hazırlığında da asıl belirleyici, milletimizin ihtiyaç ve talepleri olmuştur. Her reform, daha özgürlükçü, daha katılımcı, daha çoğulcu demokrasiye ulaşma konusunda milletimizle aramızdaki duygu ve düşünce birliğinin eseriydi, İnsan Hakları Eylem Planı da böyledir.

Her zamanki gibi en büyük dayanağımız ve güven kaynağımız, yüzyıllardır farklılıklarını zenginliğe dönüştürerek bu toprakları vatan kılan milletimizin o derin iradesidir. 15 Temmuz darbe girişimi gibi tarihin gördüğü en alçak saldırılardan birini dahi hukuk devleti sınırları dışına taşmadan bastırabilmiş olan bu millet, Allah'ın izniyle, demokrasiden kalkınmaya her alanda daha nice zaferlere imza atacaktır. Hep söylediğim gibi, böyle necip bir milletin mensubu olmakla övünüyor, Rabb'ime binlerce kez hamdediyorum.

"9 amaç, 50 hedef ve 393 faaliyeti içeren bir belge olarak ortaya çıktı"

Milletimizin beklentileri doğrultusunda oluşturulan bu Eylem Planı'ndaki her bir faaliyetin arkasında geniş tabanlı bir istişare süreci vardır. Hazırlık çalışmalarını yürütenler, ilgili tüm bakanlıklarla, kurumlarla, ekonomi ve iş dünyasıyla, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle, velhasıl milletin her kesimiyle bir araya geldi. Bu sürecin sonunda İnsan Hakları Eylem Planı, 9 amaç, 50 hedef ve 393 faaliyeti içeren bir belge olarak ortaya çıktı.

Eylem Planı'nın iki yıllık bir zaman diliminde uygulanmak üzere hazırlandı. Eylem Planı'nda belirlenen her bir faaliyet için sorumlu ve ilgili kuruluşlar ile bu faaliyetler için öngörülen zaman dilimine yönelik takvim de iki hafta içerisinde kamuoyunun bilgisine sunulacaktır.

Bu ilkeler şunlardır;

1- İnsan, doğuştan sahip olduğu vazgeçilmez haklarıyla yaşar, devletin görevi de bu hakları korumak ve geliştirmektir.

2- İnsan onuru, bütün hakların özü olarak hukukun etkin koruması altındadır.

3- Dil, din, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, mezhep ve benzeri sebepler temelinde hiçbir ayrımcılık söz konusu olmaksızın, herkes hukuk önünde eşittir.

4- Kamu hizmetinin herkese eşit, tarafsız ve dürüst biçimde sunulması, bütün idari faaliyetlerin temel özelliğidir.

5- Mevzuat, tereddüt doğurmayacak şekilde açık, net, anlaşılır ve öngörülebilir kurallar içerir, kamu otoriteleri de bu kuralları hukuk güvenliği ilkesinden ödün vermeden hayata geçirir.

6- Sözleşme özgürlüğüne, hukuki güvenlik ilkesi ve kazanılmış hakların korunması prensibine aykırı olarak hiçbir şekilde müdahale edilemez.

7- Devlet, girişim ve çalışma hürriyetini, rekabete dayalı serbest piyasa kuralları ile sosyal devlet ilkesi çerçevesinde korur ve geliştirir.

8- Adli ve idari işleyiş, masumiyet karinesi, lekelenmeme özellikle bunun altını çiziyorum, lekelenmeme hakkı ve ceza sorumluluğunun şahsiliği ilkelerini koruyan, gözeten ve güçlendiren bir yaklaşımı merkezine alır.

9- Hiç kimse, başkalarının kişilik haklarına saygı göstermek suretiyle yaptığı eleştirileri veya düşünce açıklamaları nedeniyle özgürlüğünden yoksun bırakılamaz.

10- Hukuk devleti, hak ve özgürlükler ile adaletin teminatı olarak her alanda tahkim edilir.

11- Haklarının ihlal edildiğini iddia eden herkes, etkili kanun yollarına zahmetsiz şekilde erişebilir, adalete erişim, hak ve özgürlüklere saygının esasıdır.

Eylem Planı 9 amaçtan oluşuyor. İnsan Hakları Eylem Planındaki 9 amaçtan ilki "daha güçlü bir insan hakları koruma sistemi"dir.

Buradaki hedef, insan haklarına dayalı bir hukuk devleti anlayışının daha da güçlendirilmesidir. Mevzuat ve uygulamayı bu doğrultuda düzenli gözden geçirerek, gerekli tüm tedbirleri alacağız. Böylece, Avrupa Birliği ile bilhassa "Vize Serbestisi Diyaloğu"nda karşılanması beklenen hususlara yönelik çalışmalara da hız verdik.

Yine bu amaç başlık altında Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru sisteminin etkinliğini artırmayı hedefledik.

Demokratik katılımı güçlendirmek için, siyasi partiler ve seçim mevzuatında değişiklik yapmak üzere kapsamlı bir çalışma başlattık.

İnsan hakları kurumlarının etkinliğini artırıyoruz. Kamu Denetçiliği Kurumu ile Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumunun kararlarını, kişisel verilerin korunması suretiyle kamuoyunun erişimine açıyoruz.

'Geç gelen adalet, adalet değildir' anlayışıyla, vatandaşımızın taleplerini ve sıkıntılarını daha hızlı, daha etkin, daha şeffaf bir şekilde çözecek adımları atıyoruz. Bu çerçevede, İnsan Hakları Tazminat Komisyonu, Anayasa Mahkemesine başvuruya gerek kalmaksızın, uzun yargılama zararlarını karşılayacak.

Ayrıca, ceza infaz kurumlarının insan hakları odaklı olarak denetim ve takibi için, barolar, sivil toplum kuruluşları ve üniversitelerden temsilcilerin de katılımıyla bağımsız bir 'Ceza İnfaz Kurumları İnsan Hakları İzleme Komisyonu' kuruyoruz."

"Tarihi nitelikte adımlar attık"

Eylem Planı, sosyal devlet anlayışının bir gereği olarak mağdur haklarını da güçlü bir şekilde seslendiriyor. Kırılgan gruptakiler başta olmak üzere, suç mağduru vatandaşlarımıza, adliyenin kapısından içeri girdiği andan itibaren destek olarak, bu insanlarımızın yeni mağduriyetler yaşamasının önüne geçmek istiyoruz.

Bunun için, çocuklar, kadınlar, engelliler ve yaşlılar başta olmak üzere suç mağdurlarına yönelik "psiko-sosyal destek ve bilgilendirme" hizmetlerinin etkinliği artırılacak. Aynı kapsamda, Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Müdürlükleri ile Adli Görüşme Odaları da yaygınlaştırılacak.

İnsan Hakları Eylem Planı'nın ikinci amaç başlığın "yargı bağımsızlığı ve adil yargılanma hakkının güçlendirilmesi"dir. Bu alanda bugüne kadar tarihi nitelikte pek çok adım attık.

Bu kapsamda, Devlet Güvenlik Mahkemelerini kaldırdık, Hakimler ve Savcılar Kurulunun yapısını, demokratik temsil ilkesine göre yeniden şekillendirdik, yargı teftişini bu kurula bıraktık, yargının bağımsızlığına "tarafsızlık" ilkesini ekledik. Hukuk devleti, ancak bağımsız, tarafsız ve insan haklarına saygılı mahkemelerin varlığı ile vücut bulacağı inancıyla, bu kapsamda yeni adımlar attık.

"Kararlar makul sürede verilmeli"

Kararların sadece adil olması yetmiyor, aynı zamanda makul bir sürede de verilmesi gerekiyor. Bunun için, hakim ve savcılara coğrafi teminat sağlayarak, hem yargı teminatını güçlendiriyor, hem de kararların hızlanmasını temin ediyoruz.

Terfi ve teftiş mekanizmasını, kararların yeterli gerekçeyle yazılıp yazılmadığı, isabet oranı ve insan haklarına duyarlılık gibi objektif performans kriterleri çerçevesinde yeniden yapılandırıyoruz. 'Dünya Dili Türkçe' temasıyla bu yıl Yunus Emre'yi bir kez daha dünya çapında anarken, yargı kararlarında da dilimizin en yüksek temsilini bekliyoruz. Bunun için yargı kararlarının, yeterli, ikna edici ve anlaşılabilir olmasına ilişkin meslek öncesi ve meslek içi eğitim faaliyetlerini artırıyoruz. Gerekçelerin sağlam, tutarlı ve tartışmaları bitiren mahiyette olması için Hakimler ve Savcılar Kurulunun denetim alanını genişletiyor, istinaf dairelerine de bu sebepten dolayı bozma yetkisi veriyoruz.

Adalete güvenin temel unsurlarından biri olan masumiyet karinesini koruyucu tedbirleri, lekelenmeme hakkının kapsamı başta olmak üzere her alanda genişletiyoruz. Adil kararın makul sürede verilmesini temin için yargıda hedef süre uygulamasını yaygınlaştırıyoruz. Yaklaşık 3 yıldır süren bu uygulamada, geçtiğimiz yıl ortalama yüzde 81 oranında hedefin tutturulduğunu gördük. Bu oranı inşallah yüzde yüze çıkartacağız.

Aynı uygulamayı istinaf yargılaması ve adli tıp raporları için de getirdik. Yine bu kapsamda idari yargıda gerekçeli kararın 30 gün içinde yazılmasını zorunlu kılıyoruz. Şu anda başarıyla süren elektronik tebligat uygulamasına, yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızı da dahil ediyoruz.

"Tüm taraflara eşit imkan"

Geçen yılın başında uygulanmaya başlanan seri muhakeme ve basit yargılama usullerini daha önce 2 yıl süren yargılama süreçlerini 2 aya indirdik. Yargıya ve vatandaşa büyük kolaylık sağlayan bu usullerin kapsamını genişlettik.

İş davalarının daha hızlı şekilde sonuçlanmasını temin için, hakimlerin, Sosyal Güvenlik Kurumunun kayıtlarına bilişim sistemi üzerinden erişebilmesini sağlıyoruz. Adil yargılanma hakkının güçlendirilmesi bakımından tüm tarafların eşit imkanlara sahip olmasını önemli görüyoruz.

Eylem Planı'yla, iddianamelerin mağdur ve müştekilere de tebliği uygulamasını başlatıyoruz. İdari davalarda dosyaya sonradan giren bilgi ve belgelerin taraflara tebliğini de zorunlu hale getiriyoruz. Avukatların, takip ettikleri işlerle ilgili 'aslı gibidir' diye tasdik ettikleri belgelerin, belirli şartlarla adli ve idari merciler tarafından işlemlere esas alınabilmesine imkan sağlıyoruz. Savunmanın ve savunma hakkının güçlendirilmesi kapsamında, müdafiin dosya inceleme yetkisine yönelik olarak verilen kısıtlama kararlarına üst süre sınırı koyuyoruz. Avukatların, Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruları elektronik ortamda yapabilmelerine imkan sağlıyoruz.

Sosyal devlet ilkesinin bir gereği olarak, maddi durumu yetersiz olan kişilere verilen adli yardım hizmetleri için avukatlardan alınan vergi oranını düşürdük. Zorunlu müdafi ücretlerini iyileştirecek bir düzenleme hazırlıyoruz. Kamu avukatlarının çalışma esaslarını yeniden düzenliyor, özlük haklarını iyileştiriyoruz.

Avukatlık stajı ile kişinin mesleğinin birlikte yapılmasına imkan sağlıyoruz.

"Hukuk güvenliği ilkesi" vurgusu

Adalete erişimi güçlendirecek tedbirler, Eylem Planı'nın üzerinde hassasiyetle durduğu konulardan biri. Bu çerçevede, dava, icra ve noter harç ve masraflarını sadeleştirdik.

Geçen yıl uygulamaya konulan ve özellikle salgın döneminde büyük kolaylık sağlayan "e-Duruşma" uygulamasını tüm hukuk mahkemelerine yaygınlaştırdık. Adli yardıma 'e-Devlet' üzerinden başvurulabilmesini sağlıyoruz. Engelli, yaşlı ve yatağa bağımlı hasta vatandaşlarımıza, bulundukları yerden görüntülü iletişim teknolojileri vasıtasıyla ifade ve benzeri işlemleri yapabilme kolaylığı getiriyoruz. Adliyelerde 'Halkla İlişkiler Büroları' kuruyor, ön bürolar ile danışma masalarını yaygınlaştırıyoruz.

Eylem Planı'nın üçüncü amacı "hukuki öngörülebilirlik ve şeffaflık"tır. Hiç şüphesiz, bu amacın özünde hukuk güvenliği ilkesi vardır. Hukuk, kişilerin makul ve haklı beklentilerini öngörülebilir kurallarla karşıladığı ölçüde güven verir.
Dolayısıyla mevzuatımız, hem kişiler hem de idare yönünden herhangi bir tereddüde yer vermeyecek şekilde açık, net, anlaşılır ve uygulanabilir olmalıdır. Ayrıca hukuk, kamusal işlemlerde keyfi uygulama iddialarına karşı da vatandaşımızı koruyucu birtakım güvenceleri hayata geçirmelidir.

"Kağıtsız ofis ortamına geçiyoruz"

Yönetimde şeffaflık, AK Parti Hükümetlerinde ilk günden beri titizlikle uygulanan ilkeler arasında yer aldı.

Bilgi Edinme Hakkını anayasal güvenceye kavuşturmak dahil bu çerçevede güçlü bir yasal ve kurumsal altyapıyı oluşturduk. Eylem Planı'yla, idarenin iş ve işlemlerinde öngörülebilirliği ve şeffaflığı daha da güçlendiriyoruz. Bunun için, idareye yapılan başvurularda idarenin cevap verme süresini 60 günden 30 güne indiriyoruz. Yine bu doğrultuda, Avrupa Birliği'nin 'Doğrudan Yabancı Yatırımların İzlenmesi Hakkında Çerçeve Kararı' ile uyumlu hukuki düzenlemeler yapıyoruz. Kişilere, idari mekanizmalar nezdinde iş yapma kolaylığı sağlayacak tüm adımları atıyoruz. Sözleşme ve teşebbüs hürriyetine ilişkin mevzuat ve uygulamaları, öngörülebilirlik, kazanılmış hakların korunması ve şeffaflık ilkeleri temelinde yeniden değerlendiriyoruz. Bu ilkelere aykırı gördüğümüz hükümleri yürürlükten kaldırıyor, adli süreçlerin de basit, sade ve anlaşılabilir olmasını temin ediyoruz. Adli ve idari yargıda itiraz, istinaf ve temyiz gibi kanun yollarına başvuru sürelerini yeknesak hale getiriyoruz. Buna göre, istinaf ve temyize başvurma süreleri, gerekçeli kararın tebliğiyle başlayacak. Tüm ilk derece ve istinaf mahkemesi kararlarını, kişisel verileri koruma ilkesine uygun şekilde, kamuoyunun erişimine açıyoruz.

Yargının hizmet ve meslek yönüyle kalitesinin artırılmasının da değişmeyen hedeflerimizdir. Eylem Planı'yla, Yargıtay ve Danıştay üyeliğine seçilebilmek için en az 45 yaş ile birinci sınıf olmanın yanında, belli bir kıdem şartı da getiriyoruz. Yargıdaki unvanlı görevler için de kıdem şartı aranacak. Hakim ve savcı yardımcılığını sisteme kazandırıyoruz. Tüm icra dairelerinde kağıtsız ofis ortamına geçiyoruz.paylaştı.

"Mahkeme uzmanı kadrosu ihdas ediyoruz"

Her geçen gün değişen, gelişen, karmaşıklaşan sosyal ve ekonomik hayat karşısında, yargıda ihtisaslaşmanın giderek daha önemli hale geldi.

Bunun için finans, sendika, imar ve kamulaştırma gibi alanlar ile vergi ve bilişim suçlarında ihtisas mahkemeleri kurulacak. Adliyelerde hakimlere destek olacak "mahkeme uzmanı" kadrosu ihdas edilecek.

Kadastro gibi ihtisas mahkemelerinde yeni görev yerlerinin belirlenmesinde, davaların tamamlanma ve başarı düzeyinin dikkate alınmasını sağlıyoruz. Gerçek ve tüzel kişiler ile devlet arasındaki uyuşmazlıkları en hızlı ve en az maliyetle çözmek için 'idari sulh' usulünü getiriyoruz. İdare ile yatırımcılar arasındaki uyuşmazlıkları gidermek için, bağımsızlık ve tarafsızlık esasıyla çalışacak, hızlı karar alabilecek 'Yatırım Ombudsmanlığı' kuruyoruz. Hukuk uyuşmazlıklarında arabuluculuğun kapsamını genişletiyor, arabulucuların farklı alanlarda ihtisaslaşmasını sağlıyoruz.

Yargı hizmetinin niteliğini artırmaya ilişkin faaliyetleri, bilirkişilik hizmetleri ile yakından ilgili görüyoruz. Bu nedenle bilirkişilik bölge kurullarını yeniden yapılandırdık.

Yetersiz ve hatalı raporları alışkanlık haline getiren ya da etik ilkelere aykırı davrandığı tespit edilen bilirkişileri, derhal sicilden çıkardık. Bilirkişilere dosyaların, sırasına göre otomatik tevzi edilmesini sağladık.

Bilirkişi görevlendirmelerinde kanunun aradığı şartlara gösterilen hassasiyeti, terfi ve teftiş kriterleri arasına da dahil ettik.

"İfade özgürlüğü" vurgusu

Eylem Planının dördüncü amacı, "ifade, örgütlenme ve din özgürlüklerinin korunması ve geliştirilmesi"dir. Bu üç özgürlük alanı, bugüne kadar en çok düzenleme yaptığımız, güçlendirilmesi için en çok gayret gösterdiğimiz konular arasında yer aldı.

Hak ve özgürlüklerden yararlanma konusunda, herkesi eşit değer ve önemde gören, insan odaklı bir yönetim anlayışıyla hareket etik.

İfade özgürlüğü alanında 2012 ve 2013 yıllarında yapılan temel mevzuat değişikliklerini, Birinci Yargı Paketi ile güçlendirdik. Şimdi bu özgürlüklerin alanını daha da genişletiyoruz. Mevzuatı ve uygulamayı, ifade özgürlüğü ile toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkının en geniş şekilde teminat altına alınması doğrultusunda gözden geçiriyoruz.

Diğer insanların haklarına saygılı şekilde yapılan eleştirilerin ve düşünce açıklamalarının soruşturma konusu olmaması için hakim, savcı ve kolluk görevlilerine düzenli olarak eğitim verilmesini temin ediyoruz. Basın, yayın ve internet yoluyla işlenen suçlarda, muhakeme şartı olan süreleri, ifade özgürlüğünü güçlendirmek amacıyla yeniden ele alıyoruz. İfade ve basın özgürlüğüne ilişkin standartları yükseltmek için gazetecilerin mesleki faaliyetlerinin kolaylaştırılmasına yönelik tedbirler geliştiriyoruz.

"Nefret suçuna karşı güçlü mücadele"

Hangi dine mensup olursa olsun, kamu ve özel sektör çalışanları ile öğrencilerin, kendi dini bayramlarında izinli sayılmalarını sağladık. Gayrimüslim cemaat vakıfları yönetim kurullarının oluşturulması ve seçimine ilişkin Vakıflar Yönetmeliği'ni yeniden düzenleyeceğiz.

Milletin ortak tarihine, kültürüne ve medeniyetine dayanan çoğulculuk anlayışını yaşatmak ve geliştirmek gayesiyle, ayrımcılık ve nefret suçuna karşı güçlü bir mücadele iradesi ortaya koyduk. Nefret suçuna ilişkin soruşturma kılavuzları hazırlıyoruz, istatistik ve veri toplama işlemlerinin daha sağlıklı yapılması için eğitim ve altyapıyı güçlendiriyoruz.


Kaynak:

Google News Takip Et
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? ’te KONHABER'e abone olun.
Google News Takip Et
Son dakika gelişmelerden anında haberdar olmak için WhatsApp haber kanalımıza katılın.

Yasal Uyarı:

Yayınlanan haberler, köşe yazıları, fotoğraflar, yazı dizileri ve her türlü eserin tüm hakları Mirajans Medya İletişim Reklam Haber ve Prodüksiyon A.Ş.’ye aittir. Kaynak gösterilerek bile olsa eserin bütünü veya bir kısmı özel izin alınmadan kullanılamaz.

Bu İçeriğe Emoji İle Tepki Ver!

  • 2
  • 0
  • 18
  • 7
  • 1
  • 108
  • 1
  • 1
  • Begendim
  • Kalp
  • Begenmedim
  • Gülen Surat
  • Kalpli Göz
  • Kızgın
  • Şokta
  • Üzgün

Yorumlar (11)

Önemli Not: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir. Yazılan yorumlardan konhaber.com hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
  • O
    osman
    4 yıl önce

    insalıgımızdan çıkardılar yerine getirmeye çalışıyorlar

    • Cevapla
    • Begen (0)
    • Begenme (0)
  • B
    Bakan
    4 yıl önce

    21.yuzyilda hala insan hakları reformu konusmak... Ortaçağdan çıktık sanki birgün aya gideriz birgün insan hakları yaparız yavvvv neyse herkes memnunsa bende memnunum. Ben bunların zaten var olduğunu düşünüyordu meger yasalarda olmadığı için adamlar insana değer vermiyormuş. Artık bizimde haklarımız var yaşasın....

    • Cevapla
    • Begen (0)
    • Begenme (0)
  • M
    Mütefekkir
    4 yıl önce

    1-AKP ve İnsan Hakları yan yana gelmeyen iki kavramdır. Ateşle su gibidir. Birbirine zıttır. 2-20 Yıldır İnsan hakları konusundan bırakın bir şeyler yapmayı, sürekli insan haklarını yok eden, hayatını zehir eden, tüm haklarını elinden alan, bizzat AKP'nin kendisidir. 3-AKP, ne yaparsa sadece ve sadece iktidarda kalmak için, koltuğunu korumak için yapar, millet için tek bir şey yapmaz. Kendi koltuğunu korumak için milyonlarca insanı ateşe atar, milyonlarca insana ölümü gösterir, yeterki kendi menfaatini korusun. Millet yok olsun hiç önemli değil, önemli olan AKP'nin çıkarıdır. Bütün milletin menfaati AKP'nin menfaatinden daha değersizdir. AKP kadar kendi menfaatini düşünen bir parti, ne Türkiye'de , ne dünya'da, ne tarihte var olmuştur. Kendi menfaati için 84 milyonu dahi ateşe atar. 4-AKP ne yaparsa milletin ve İslamın aleyhine yapar. AKP'nin yaptığı tüm değişiklikler Kurana savaş açmaktır. Ayetlere savaş açmaktır. Bu da Tıpkı istanbul Sözleşmesi gibi Kurana savaş açmaktadır. AKP'nin getireceği maddelere evet demek islama hayır demektir. Tercih AKP'ye tapıyorsan evet dersin, Allah'a tapıyorsa AKP ne diyorsa hayır dersin. AKP 20 yılda ne yaptıysa hepsi, Kurana ve islama savaş açan kanunlar çıkarmıştır. Bütün Müslümanların görevi, AKP'den biran önce kurtulmak için çalışmaktır. AKP'den kurtulmak için çalışmayanlar, ilahi adalete elbette Allaha hesap verecektir. AKP'den kurtulmak için çalışmak namaz kılmaktan, oruç tuutmaktan daha önemlidir. Zira önce haramları def etmek gerekir. AKP, haram olan ne varsa hepsini yasalaştırdı, meşru hale getirdi. İstanbul Sözleşmesi, zinanın serbest olması, Eşcinsellik, lutilik, LGBT gibi. Ayrıca haram olanlara ses çıkarmadı, boşanmalarda süresiz nafaka, mal paylaşımı, maddi ve manevi tazminat, velayetlerin kadına verilmesi gibi. Daha pek çok sebebi var. Sayıştay raporlarında geçen yolsuzluklar, ihalelerin sadece belli kişilere verilmesi, israf düzeni, söyleyemediğimiz niceleri.

    • Cevapla
    • Begen (0)
    • Begenme (0)
  • M
    MALİ
    4 yıl önce

    BUNLAR ZATEN YOKMUYDU?

    • Cevapla
    • Begen (0)
    • Begenme (0)
  • Mehmet Ali
    4 yıl önce

    Neden bilmiyorum artık ben de heyecan uyanmıyor.

    • Cevapla
    • Begen (14)
    • Begenme (2)
  • UA
    uğur akdağ
    4 yıl önce

    Konya belediyeleri imar uygulamalarında vatandaşın mülkiyet haklarını korumalı

    • Cevapla
    • Begen (8)
    • Begenme (0)
  • Hamzaa
    4 yıl önce

    20 yıldır yapılamayan şeyler reis

    • Cevapla
    • Begen (12)
    • Begenme (2)
  • E
    Emekli
    4 yıl önce

    YANDAŞA ADALET, GARİBANA YOK Kİ....ama merak ETMEYİN GARİBANIN AHI BUNLARI BİTİRECEK

    • Cevapla
    • Begen (17)
    • Begenme (2)
  • AO
    Ali onbasi
    4 yıl önce

    Tamamen islama uygin olmayan yasalar bunlar .3 maddeyi iyi anlamak lagzim gelir.LGBT ler kanunlarla hak veriliyor icerigini aciklamiyorlar betbat bir taslak bu .

    • Cevapla
    • Begen (5)
    • Begenme (5)
  • D
    Doğu
    4 yıl önce

    AKP ve insan hakları??????????????

    • Cevapla
    • Begen (16)
    • Begenme (3)
  • Avatar
    tatar ramazan
    4 yıl önce

    doğu takiptesin hemide sıkı takipte isminide değiştirsen yorum yaptığın yeride değiştirsen takiptesin hadi bakalım fetönün şeyi sende

    • Begen (0)
    • Begenme (0)
X
Yorum Yazma Sözleşmesi
“Sayfamızın takipçileri suç teşkil edecek, yasal olarak takip gerektirecek,hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, ahlaka aykırı, müstehcen, toplumca genel olarak kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir yorumu bu web sitesinin hiçbir sayfasında paylaşamazlar. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk yorumu gönderen takipçiye aittir. KONHABER yapılan yorumlar arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Konhaber başta yukarıda sayılan hususlar olmaz üzere kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen yorum yapan takipçilerine ait ip bilgilerini ve yapmış olduğu yorumları paylaşabileceğini beyan eder ”