MHP Genel Başkan Yardımcısı İzzet Ulvi Yönter, CHP’nin il kongrelerini eleştirerek, “Vallahi ben CHP'ye baktığım zaman demokrasi filan görmüyorum. Despotizm, diktatörlük görüyorum. Türkiye'nin aleyhine faaliyette bulunan siyasi bir organizasyon görüyorum. Bunların neresi demokrat? CHP'ye oy vermiş değerli vatandaşlarımız da bu gerçeği mutlaka teyit edeceklerdir” dedi.
MHP Genel Başkan Yardımcısı İzzet Ulvi Yönter, Eskişehir’deki partisinin 14’üncü olağan il kongresine katıldı.
Zübeyde Hanım Kültür Merkezi önünde partililer tarafından karşılanan Yönter, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun ‘CHP demek, demokrasi demek’ söylemini eleştiren Yönter, Vallahi ben CHP'ye baktığım zaman demokrasi filan görmüyorum. Despotizm, diktatörlük görüyorum. Türkiye'nin aleyhine faaliyette bulunan siyasi bir organizasyon görüyorum. Bunların neresi demokrat? CHP'ye oy vermiş değerli vatandaşlarımız da bu gerçeği mutlaka teyit edeceklerdir. Demokrasi nedir? Kişi ya da kişilerin, kendilerini ilgilendiren ya da ilgilendirebilecek konulara doğrudan ya da dolaylı katılmaları. Teori böyle söylüyor. Kitap böyle söylüyor. Kitabın ortasından konuştuk şimdi. Tanıma bakalım. Bir de CHP'ye bakalım. Arkadaşlar bizim aramızda kongrede sandalye fırlatan filan var mı? Yok. Yumruklar filan havada mı? Yok. Bayılan ayılan var mı? O da yok. Sedyeyle dışarı çıkartılan var mı? O da yok. 'Hırsızlar dışarı çıksın' diye feryat eden var mı? O da yok. Bunların hepsi CHP'de var. Zillet ittifakında var. Bizde yok. Olmaz. Biz çiğ süt emmedik, karnımızın ağrısından da şikayet etmiyoruz” dedi.
CHP’ye eleştirilerini sürdüren Yönter, İzmir il kongresini hatırlatarak şunları söyledi:
“Yahu bunun adı demokrasi filan değil. Bunun adı, düpedüz ihanet, melanet, rezalet, cinayet. Neresi demokrasi? Bu vebale İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener de ortak olmuştur. Şimdi dün İzmir'de, İzmir İl Başkanlığı'nın kongresinde neler yaşandığını hepimiz biliyoruz. CHP'de filler tepişiyor, çimenler eziliyor. CHP'de çıkar odakları çarpışıyor. CHP'de birebir çözüm birbiriyle buluşuyor. Kutuplaşma almış başını gitmiş. CHP içinden bir başka parti ya da partilerin çıkması da mukadder. Arkadaşlık yok, kardeşlik yok. Yüzüncü yılını kutluyorlar. Gördünüz değil mi? İzlemişsinizdir belki. Bir sanatçıyı Ankara'ya getirmişler. 3-5 kişiyi de toplamışlar. Yüzüncü yıl dönümünü kutluyorlar, Türkiye Cumhuriyeti'nin. Türkiye Cumhuriyeti'nin yüzüncü yıl dönümünü kutlarken ilk önce o kurucu felsefeye, şehidin, şühedanın emanetine, gazilerin onuruna, Milli Mücadele kahramanlarının mirasına bağlı olmak ve sadık olmak lazım. Sizin ağzınız sömürge ağzı. Emperyalistlerin ağzı. Türkiye Cumhuriyeti'nin yüzüncü yılını şarkılı, türkülü nasıl kutlarsınız? Hadi şarkılı, türkülü kutladınız. 1923'ün CHP'siyle 2023'ün CHP'si arasında benzerlik gören var mı? Sayın Genel Başkanımız ne demişti? 'Aziz Atatürk yattığı yerden kalksa başını şöyle bir kaldırsa bunları İzmir'e kadar kovalardı. Orada da denize dökerdi. CHP'nin bugünkü yönetimi 1923'ün tezine, duruşuna, felsefesine tamamıyla mugayir bir anlayıştadır.”