Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani ile ortak basın toplantısında konuştu.
Erdoğan, konuşmasında şunları kaydetti;
Aziz kardeşimin davetine icabetle uzun bir aradan sonra medeniyetimizin kadim şehirlerinden Bağdat'ta olmanın bahtiyarlığını yaşıyorum. Şahsıma ve heyetime gösterilen hüsnü kabülden ötürü Başbakan Sudani başta olmak üzere tüm Iraklı kardeşlerime teşekkür ediyorum.
Irak ortak tarihi beşeri ve kültürel bağlara sahip olduğumuz, stratejik değer atfettiğimiz bir komşumuzdur. Irak ile ilişkilerimizi karşılıklı saygı ve iyi komşuluk ilkesi temelinde ortak çıkarlarımızı gözeterek ilerletme yönünde güçlü siyasi iradeye sahibiz. Bugünkü ziyaretimizde bugün bunu bir kez daha teyit etmiş olduk. Ziyaretimin ve az önce imzalanan anlaşmaların Türkiye-Irak münasebetlerinde yeni bir dönüm noktasını teşkil edeceğine inanıyorum.
Sayın Başbakan ile birlikte altına imza attığımız ortak işbirliği için stratejik çerçeve anlaşması sağlam bir yol haritasını teşkil ediyor. Metinle güvenlik, terörle mücadele, ekonomi, ticaret, enerji, ulaştırma, çevre, sınır aşan sular, sağlık, eğitim gibi pek çok alanda teknik müzakerelerin sürdürülmesini ve takibini sağlayacak ortak daimi komiteler kurulmasına karar verdik. Ayrıca güvenlikten ticarete, ulaştırmadan tarıma pek çok başlıkta aktedilen metinler ilişkilerimizin ahdi zeminini güçlendirirken yeni işbirliği imkanlarını da beraberinde getirecektir. İmza altına aldığımız anlaşmaların bihakkın hayata geçirilmesi için de gereken koordinasyonu sağlayacağız.
Cumhurbaşkanı Sayın Reşit ve ardından Başbakan Sayın Sudani ile gerçekleştirdiğimiz görüşmelerde Türkiye-Irak ilişkilerini geniş bir yelpazede ele aldık. Güvenlik ve terörle mücadelede işbirliği en önemli gündem maddelerinden birini oluşturdu. Irak topraklarından Türkiye'yi hedef alan terör örgütü PKK'ya ve uzantılarına karşı alabileceğimiz müşterek adımları istişare ettik. PKK'nın Irak'ta yasaklı örgüt ilan edilmesini memnuniyetle karşıladık. Resmen terör örgütü ilan edilerek Irak topraklarındaki varlığının en kısa zamanda sonlanacağına olan güçlü inancımı bu vesileyle mevkidaşlarımla paylaştım. Bu komşuluk ve kardeşlik hukukumuzun da gereğidir. Irak hükümetinin bu doğrultuda atacağı her adımda ihtiyaç duyacağı tüm desteği sağlamaya hazırız. FETÖ ile orta mücadeleye dair beklentimiz de bu kulvardaki gündem başlıklarımızdan birini teşkil etti.
Irak, önde gelen ticaret ortaklarımızdandır. Geçtiğimiz yıl 20 milyar dolar seviyesinde seyreden ticaret hacmimizi daha üst seviyelere taşımak istiyoruz. Sayın Başbakan ile bu çerçevede atılacak adımları ele aldık. Ticaretimizin önündeki suni engellerin ortadan kaldırılması noktasında yapılabilecekleri değerlendirdik. Kalkınma Yolu Projesi'nin bu hedef bakımından hayati önemine değindik. Başta Irak olmak üzere tüm bölgemizin istikrarına ve refahına büyük katkı sunacak bu stratejik planlamaya dair kararlılığımızı imzaladığımız mutabakat muhtırası ile perçinlemiş olduk. Su konusunda Irak'ın yaşadığı sıkıntıların farkındayız. Şu bir gerçek ki, iklim krizi ve kuraklık Irak'a olduğu kadar Türkiye'yi ve tüm dünyayı olumsuz etkiliyor. Ayrıca su miktarı kadar israfın önüne geçilerek suyun verimli kullanılması da önemlidir. Tesis ettiğimiz ortak daimi komite su alanındaki işbirliğimizi akılcı, bilimsel temelde ve ortak çıkarlarımızı dikkate alarak daha ileriye taşıyacak. Görüşmelerimizde ayrıca enerji, sanayi, sağlık, eğitim, bilim, turizim ve diğer başlıklarda da mevcut işbirliğimizin geliştirilmesine yönelik ortak irademizi bir kez daha teyit etmiş olduk.
Bugünkü ziyaretimizi Filistin'de yaşanan insanlık dramının yansımaları adı altında gerçekleştiriyoruz. Gazze'de akan kanın durması için elimizden geleni yapıyoruz. Mevkidaşlarımla İsrail'in Filistin'de uyguladığı zulüm ve ihtilafın bölgemizi etkilerini de ele aldık. Atabileceğimiz müşterek adımlar hakkında istişarede bulunduk. İsrail ile İran ekseninde yaşanan gelişmeler savaşın yayılma ve tırmanma riskini artırmakta dahası Filistin'deki katliamı gölgelemektedir. Bu gerilimden Iraklı kardeşlerimiz de olumsuz etkilenmektedir. Buradan ilgili tüm taraflara gerilimi tırmandırıcı adımlardan kaçınmaları telkinimi tekrar hatırlatmak istiyorum. 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız, egemen ve coğrafi bütünlüğü haiz bir Filistin devletinin kurulması bölge barışının anahtarıdır. Türkiye olarak bu amaç doğrultusunda çalışmaya devam ediyoruz. Bugüne kadar 45 bin tondan fazla insani yardım göndererek Gazzeli kardeşlerimizin yanında olduğumuzu gösterdik. Bundan sonra da tüm imkanlarımızı Gazzeli ve Filistinli kardeşlerimiz için seferber edeceğiz.
Irak ziyaretimizin ikinci ayağı için birazdan Erbil'e geçeceğiz. Öncesinde Irak'ın asli unsurlarından Türkmen kardeşlerimizle de bir araya geleceğiz. Erbil'de ilave işbirliği imkanlarını ele alacağız. Bu vesileyle Irak'a yönelik siyasetimizde farklı etnik, mezhebi veya dini kesimler arasında ayrım gözetmediğimizin bilinmesini isterim. Hangi etnik kökene ve mezhebe mensup olursa olsun Irak halkı bizim kardeşimizdir, dostumuzdur. Tüm Iraklı bir bütün olarak görüyor ve Irak'ın demografik zenginliğine büyük değer veriyoruz. İnşallah Irak ile ilişkilerimize dostluk, kardeşlik ve komşuluk hukuku açısından bakmaya devam edeceğiz. Geçmişte olduğu gibi iyi ve kötü günlerinde Iraklı kardeşlerimizin yanında olmayı sürdüreceğiz. Bölgesel gelişmeler açısından kritik bir dönemde gerçekleşen ziyaretimin inşallah yeni başlangıçlara vesile olacağına inanıyorum.