Burası Türkiye… Bazı garipliklerin yaşandığı ama bu garipliklerin oldukça normalmiş gibi yaşandığı, kabul gördüğü bir ülke… Burası Türkiye tabirini tam bu durumları ifade etmek için kullanırız.
Yaşanan bu garipliklerin en aktif aktörlerinden biri de ulusal spor medyası… En son gariplik malum: Aykut Kocaman…
Aykut Kocaman ben burada olduğum sürece görev yapamaz şeklinde Fenerbahçe başkanı Aziz Yıldırım açıklama yaparken, Ahmet Şan biz hocamızdan çok memnunuz derken ve Aykut Kocaman takımım namusumdur anlayışını benimsemişken Aykut Kocaman’ı Fenerbahçe’ye teknik direktör yapmayı kutsal görev edinmiş ulusal medya garipliği sahneleniyor son günlerde…
Bir çaba bir çaba… O kadar olmaz içinden bir olur çıkarabilme çabası… İşlerinin o kadar çok zor olduğunun farkındalar ki bu zorluğu aşabilmek için şartları zorlamak için çok büyük bir çaba sarf etmeleri gerektiğinin farkındalar. Ya iki - üç önceki söylenenleri anlayacak yetileri yok, ya iki - üç ay öncesini muhafaza etmeye hafızaları yeterli değil, ya da üçüncü bir şık… Eğer üçüncü bir şık varsa içinde durum çok daha vahim…
Olmasını mümkün görmediğim üçüncü şık ne olabilir? Diyelim ki Fenerbahçe Aykut Kocaman’ı istiyor. Direk isteme cesaretini gösteremeyip ulusal medyaya Aykut Kocaman ile ilgili kamuoyu oluşturma görevi olabilirler mi? O zaman tükürdüğün yüze bakmayacaksın ya da bakacağın yüze tükürmeyeceksin demezler mi? Acaba bu ulusal medyadaki spor basını bazı takımlara kamuoyu oluşturma kurumu olarak mı çalışıyor?
Aykut Kocaman’ın Atiker Konyaspor ile iki yıllık anlaşmasının bulunduğu hiç önemli değil yeter ki Aykut Kocaman Fenerbahçe’ye teknik direktör olsun.
Atiker Konyaspor’un planları, hedeflerinin hiç bir öneminin olması mümkün değil… Avrupa kupalarında ne yaparlarsa yapsınlar ulusal medyayı sadece üç beş takım ilgilendirir. Hem niye büyüyecek ki Konyaspor ulusal medyaya kendi büyütülmüşleri yeter… Yeter ki Aykut Kocaman Fenerbahçe’ye teknik direktör olsun…
Taraftarının örnek olmasının hele ki önümüzdeki sezon çok daha üst noktada profil oluşturacak olmasının, 27 bin kombine alarak diğer takımlara büyük fark atmasının, kombinenin 30 bine ulaşacak olmasının ne önemi var ki… Bu şekilde taraftarı ile daha da büyüme adımlarını Aykut Kocaman ile atmak isteyen taraftarların duygularının, isteklerinin ne önemi var ki… Varsın Aykut Kocaman olmayıversin… Yeter ki Aykut Kocaman Fenerbahçe’ye teknik direktör olsun…
Şehri ile, stadı ile, Konyalılık bilinci yüksek Konyalılar ile, yöneticisi, futbolcusu, teknik direktörü ile, en önemlisi taraftarı ile büyümeye çalışan ve bu yüksek arzu ile hareket eden bir Konyaspor gerçeği var… Bu gerçeği tespit etme becerisinden uzak ulusal medyayı izliyoruz. Şaşırıyor muyum? Elbette hayır… Çünkü her zamanki halleri… Sorsan ülke futboluna katkı sunmak isterler. Olması gerekende yaptıkları eleştirilerle yön vermeleridir. Ama basit gerçekleri dahi tespit etmekten uzak böyle bir medyadan katkı beklemek fazlası ile iyimserlik olsa gerek. Yok bu tespitleri yaptıkları, bildikleri halde bunu yapıyorlarsa durum çok daha vahim… Ne olursa olsun yeter ki Aykut Kocaman Fenerbahçe’ye teknik direktör olsun…
Şu veya bu şekilde işleyen sürecin sonucunda Aykut Kocaman Atiker Konyaspor’da çalışacak. Ne olacak o zaman? Ne elde etmiş olacaksınız? Lige Konsatre olmak isteyen, tam manası ile lige hazır olmak isteyen, transferleri bitirmek isteyen, futbolcusu, antrenörü, yöneticisi ve taraftarı ile her zamankinden daha fazla heyecanla lige hazırlanmak isteyen Atiker Konyaspor’un bu ritmi bozulmuş umurunuzda mı? O la ki Konyaspor başarısız olsa bile siz hala keşke Aykut Kocaman Fenerbahçe’ye teknik direktör olsaydı demeye devam edeceksiniz kendini en büyük gazeteci olma edasının getirdiği böbürlenmeden en ufak taviz vermeden…
Söylenecek çok şey vardır daha… Örnekler de fazlası ile artırılabilir. Ama meselenin anlaşıldığı kanaatindeyim.
Selam ve dua ile…
Mehmet YILDIRIM
mhmt_yldrm_42@hotmail.com
