​Ya Erdoğan olmasaydı?

Aradan 8 yıl geçti. O güne dair kimle sohbet etsek meydanlara çıktığını söyledi. Kimse oturamadı. Kimse duramadı. Bu ihanetin karşısında durulamazdı. Bu vatana, bayrağa sahip çıkmak hepimizin göreviydi. Lakin birde bankamatik kuyruğunda olup, utanmazca pencerelerinden darbecilere alkış tutanlar vardı. Tiyatro diyen, tankları görüp koştur koştur kaçıp kahve eşliğinde darbe sürecini izleyenlerde. Bunlara rağmen bu ülke hainlere geçit vermedi. Geçtiğimiz süreç içinde yenilendik. Silahlı Kuvvetlerimiz daha güçlü hale geldi.  Tam bağımsız Türkiye’nin ayak sesleri geliyor. 40 Yıl ilmek ilmek her ayrıntının düşünülerek  tasarlanan bu oyunu bozmak öyle kolay değildi. Bugün ülkemizde Fetö tehlikesi var mı? Sorusu soruluyor. Uyanık olmazsak, sırtını milletine değil devlet içine sızmaya çalışan yapılara dayarsak bu sistem daha çok Fetö çıkarır içimizden. Onun için sürekli dikkatli olmaz zorundayız.  Bu süreçte ülkenin en büyük şansı Erdoğan gibi bir lidere sahip olması. Ya Erdoğan olmasaydı? Açıkçası Kılıçdaroğlu gibi vizyonu düşük biri başımızda olsaydı bugün Askerin daha doğrusu Fetö’nün yönetimi altında yaşıyor olacaktık.  Liderin duruşunu, liderin ferasetini, liderin gücünü gördük o gece. “Kaçtı” dedikodularına kimse inanmadı. Çünkü millet liderini iyi tanıyordu. Bir işaretini bekliyordu. Korkusuz liderin korkusuz milletine karşı ne tankların, ne uçakların, ne topların etkisi olmayacaktı. 
15 Temmuzlar yaşanmaması adına yeni bir Anayasaya ihtiyacımız var. Güçlü bir sistem olması halinde bu gibi oluşumlara izin vermeyecek, darbeyi aklının ucundan bile geçirmeyecek, darbe şakşakçısı yapamayacak. Umarım yeni süreçte bunu başarabiliriz. 
Bu vatan kolay kazanılmadı. Kıymetini bilmek gerek. 
Ne mutlu vatan için şehadete koşanlara,
Ne mutlu vatan için yolara çıkanlara, 
Ne mutlu bayrağına sahip çıkanlara…