Şampiyonlar ligi maçından dolayı yorgun gelecek Başakşehir karşısında daha diri kalabileceğini düşündüğüm Konyaspor’un futbolun doğrularını yaparak bu yorgunluğu avantaja dönüştürebilme kapasitesinin testi niteliğinde bir maç bekliyordum.
Sakat futbolcularından dolayı eksik olan Konyaspor, maç öncesinde Ömer Ali’nin antremanda yaşadığı sakatlık, Ahmet Çalık’ın ateşinin yükselmesi ve Musa’nın ağrılar hissetmesinden dolayı bu futbolculardan yoksun kalarak daha da eksilmesi sorunları daha da artırmıştı.
Maç başladığında beklentilerimin tersine daha diri kalan, Konyaspor’u baskı altına alan Başakşehir vardı. İlk yarı oyuna, topa hakim olan, etkili ataklar geliştirip pozisyonlar üreten Başakşehir’di.
İlk yarıdaki mücadelede takımlar arasındaki kalite farkı bariz ortaya çıktı. Başakşehirli futbolcular rakip elinden topu bir an evvel nasıl kaparım düşüncesinde iken Konyasporlu futbolcular topu kaptırma korkusu içinde hareket ediyordu.
Atılan paslar arasındaki kalite farkı oyunun şeklini belirlerken zor topları dahi kolayca kontrol edip takım arkadaşına aktaran Başakşehirli futbolculara karşılık basit topları dahi kontrol etmekte zorlanarak elindeki topun rakibe teslim eden, sahada çok rahat top sürebilen Başakşehirli futbolcularla topu sürme kabiliyetinin çok uzağında Konyasporlu futbolcuları izledik ilk yarıda. Futbolun temel hareketlerinden top sürme, pas verme ve topu stop etmede çok kötü görüntü sergileyen Konyasporlu futbolcular vardı sahada…
Konyaspor’un maçta var olabilmesi rakibinin hatasından da olsa bir gol bularak rakibinden önce öne geçmesi ile olabilecek en iyi ihtimaldi. Konyaspor’un topu sıkışık alanda oynadığı veya rakip tarafından buna mecbur bırakıldığı oyunda Oğuz Kaan’ın açık alandaki Guilherme’ye topu aktarması ile geliştirilen ilk tehlikeli atakta oluşan penaltı rakipten öne geçmek için yakalanabilecek en iyi fırsattı.
Penaltıyı Skubiç kullandı. Doğrusu topu kaleciye teslim etti. Vurduğu top ne köşeye gitti ne de sertti. En iyi fırsat geriye pas kıvamında kullanılan penaltı ile kaleciye teslim edildi. Böylesi büyük fırsat bu kadar kötü harcanmaz. Sorgulanması gerekilen diğer yön ise bundan önceki son kullandığı penaltılarda iyi bir penaltı kullanıcısı olmadığını göstermiş olan Skubiç’e bu penaltının kullandırılmasıydı.
Bu kadar olumsuzluğa rağmen Sehiç’in yaptığı müthiş kurtarışlarla maçta kalan Konyaspor vardı ve ilk yarı sonları yaklaşmıştı. Net pozisyonda müthiş bir kurtarışla topu Sehiç kornere atarken kullanılan kornerden gelen top herkesin başını sıyırarak arka direğin önüne düştü. Bir kafa vuruşu ile uzaklaştırma becerisi olmazken rakibinden önce topa müdahale etmek isteyen Jevtoviç topu kaleye attı.
İlk yarı çok kötü oynayan Konyaspor için Başakşehir’den beklenen yorgunluk kinci yarı gerçekleşebilir ümidi ve bu düşünceye yatırım yapma imkanları yenen bu golle bitiyordu.
İkinci yarıya gol atma zorunluluğu ile başlayan bir Konyaspor vardı artık. Bir şekilde direnç gösterme rakip kaleyi zorlama zorunluluğu ile Konyaspor’u rakip kalede görme olasılığı artmıştı. Bu yapılan değişikliklerle birlikte ikinci yarının başından itibaren gerçekleşti.
Atak yaparken basitçe kaybedilen top akabinde gelen baskın atak korner ile önlenirken direk içe orta yapılmayarak paslaşarak kullanılan kornerde çekilen sert şutu Sehiç çelerken topa müdahale edecek ikinci Konyasporlu olmayınca Başakşehir Alexiç’in ayağından ikinci golü buluyordu.
Bu maçta yenen iki gol ikisi de korner organizasyonlarından… Bundan önceki son iki gol kornerden ve basitçe yenen goller. Sanırım futbolcular üzerinde oluşan bir korner fobisi var. Bunu bir türlü çözememiş, yapacağı gerekli çalışmaları belirleyip bu olumsuzluğu giderememiş bir teknik direktör var. Muhakkak ki çalışmalar yapılıyordur. Demek ki sorunların tespiti ve çözümü konusunda doğruları yapamayan bir teknik ekibin varlığı söz konusu…
Rakip kaleye hızla gidemeyen, kanatları kullanamayan Konyaspor yine de bundan önceki maçlarda gol pozisyonu üretmede rakiplerine karşı üstünlük kurmuştu. Başakşehir karşısında pozisyon üretme becerisi de gösteremiyordu. Bundaki ana neden etkili pas atacak futbolcunu yokluğuydu ki bu anlamda oyuna alınan Hurtado oyun organizasyonu ve pas kullanımı noktasında takımın oyununa olumlu katkı verdi.
Biraz da Başakşehir’in izin vermesiyle top hakimiyeti Konyaspor’a geçti. Fakat net gol pozisyonu üretmekte zorlanan Konyaspor vardı. Ceza sahasına daha çok kanatlardan girmeye çalışan Konyaspor Kravets ile golü bulsa da mağlubiyetten kurtulamadı.
Eduok oynadığı her dakikada hiçbir katkı vermedi. Üstüne sahadaki duruşu, hal ve hareketleri fazlasıyla itici. Eduok kazık yenen futbolcular listesinde yerini alacak gibi gözüküyor.
Çikalleshi bir forvet olabilmenin ötesinde rakip stoper kıvamındaydı. Gelen bir ortada rakip stoper de topu kesmek ve tehlikeyi önlemek için Çikalleshi gibi vururdu kafayı… Önünde kalan topa şuta hazırlanan arkadaşını bozmak için rakip stoper Çikalleshi kadar başarılı olabilir miydi bilmiyorum…
Konyaspor ataklar geliştirebilmesi için topu boş alanlara taşıması ve kanatları etkili kullanması gerekiyor. Bunun içinde bunları görecek ve o pasları atacak nitelikte sadece Hurtado var gözüküyor. Sakatlığından dolayı yok saydığımız Hurtado ne kadar sağlam kalır ve bu görevi yerine getirir ayrı bilinmezlik. Dileyelim ki sezonu sağlam kalan ve katkı veren bir Hurtado olarak geçirsin. Konyaspor’un buna çok ihtiyacı olacak gözüküyor.
Sadece Sehiç yetmiyor. Asıl görevi olan kurtarıcılığını üst düzeyde yerine getiren Sehiç, kendi ceza sahasından attığı uzun toplarla asist yapmaya da talip olmaya çalışıyor. Rakip kaleye gitmekte zorlanan, orta sahayı hızlı geçemeyen Konyaspor için çoğu futbolcudan çok daha düzgün ayağa sahip Sehiç’i atak organizasyonlarında kullanmak bir alternatif olabilir. Yalnız bunun için daha hareketli ve boş alanlara kaçan futbolculara ihtiyaç var.
Bu kadar futbolcunun yokluğunda Miloseviç’in yokluğunun sanırım bir açıklaması vardır.Bjk maçı galibiyetinin kredisini çabuk bitiren, kazanabileceği maçları net pozisyonları gole dönüştüremeyerek üstüne rakip kornerlerde basit ön direk savunmasını yapamayıp gol yiyerek alacağı puanlarla üst sıralara tutunma şansını heba eden Konyaspor, zorlu maçların ilkinde yine rakibin kullandığı kornerlerde basitçe hatalarla yediği gollerle mağlup oldu. Dilerim Konyaspor içinde penaltı da olmak üzere net pozisyonları atamayan, basit gol yiyen görüntüsünden çabucak uzaklaşır.