Konya’da gene bir milli destan yazıldı. Bu sefer buruk bir sevinçle ayrıldık sahadan ancak ilk yarıdaki oyundan sonra bununda önemli olduğunu söylemek gerekir. Belki o son dakikada ki baskıdan bir gol daha çıkarabilsek bu destanı taçlandırmış olacaktık.
Maçın daha doğrusu maçların önüne geçmeye başlayan ve gün geçtikçe büyüyen Fatih Terim ve alınmayan oyuncu polemikleri bu maçın önünede geçmiş oldu. ‘’Burak olsa şöyle olurdu, Selçuk olsa o frikik gol olurdu, Arda olsa takıma liderlik ederdi’’ gibi söylemler, alınmayan oyuncular, alınanlar oyuncular bunlar hep tartışıldı ve tartışılmaya da devam edecek. Ama artık önemli olan milli taımda bulunan oyunculara ve teknik heyete güvenmek. Kimseyi zorla sevin demiyorum ama yaptıkları işlere de saygı duymalıyız. Umalım bundan sonraki dönemlerde bunun gibi konular daha az tartışılsın ve milli takıma ve milli ruha en iyi şekilde hizmet edecek kişiler bu görevleri yapsın.
Maça gelecek olursak çıkılan kadro ile başlayabiliriz aslında. 4-4-2 sistemi içerisinde oynanan ancak orta sahada defansif yönü ofansif yönlerine oranla daha iyi olan iki oyucuyla başlamamız ve Hakan’ın bir kanat oyuncusu olarak kullanılması yanlış bir kadro seçimi ile sahaya çıkıldığını gösteriyor gibi. Oyun içinde Hakan’ın zaman zaman kendi mevkisi olan oyun kurucu pozisyonuna ve çift forvet olarak sahaya çıkan Enes ve Cenk’ten birinin kanatlara geçmesi ile bazı bölümlerde üstünlüğü ele almamıza sebeb oldu. Ancak Ukrayna lehine verilen penaltı ve penaltının hemen ardından yenilen gol ile 2-0 geriye düşen ve oyundan düşen bir milli takım. Bu andan sonra Emre Mor kıvılcımı ile tüm stadın ayaklanması ve takımını ayağa kaldırmasını çabalaması vardı. Bunun meyvesini de ilk yarının sonunda bulduğuz golle almış olduk. Belki İstanbul taraftarı olsa 2-0’dan sonra stadı terkeder takımı ıslıklardı ama Konya taraftarı üstüne düşeni fazlasıyla gene yaptı ve takımını ayağa kaldırdı.
İkinci yarıda yapılan oyuncu değişiklikleri ve taraftar desteğiy ile iyice ivme kazanan va artık maçı çevirebileceğine inanan bir milli takm vardı sahada. Özellikle Volkan’ın oyuna girmesi Emre’nin şık hareketleri,akıcı oyunu ve Cenk’in direkten dönen topu. Bu andan itibaren devreye giren taraftar ile oyuncular bir bütün şeklinde Ukrayna kalsine yüklendik ve 81.dakikada istediğimiz golü bulduk. Bulmaklada yetinmedik dahada istedik galibiyet golünü o kadar istedik ki hakem bıraksa belki galip gelene kadar herkes satadda kalırdı.
Oynanan 2 maçta alınan 2 puan kötü değil ama daha iyi olabilirdi. Artık önümüzdeki İzlanda maçına konsantre olma zamanı ve bu sefer işleri daha da zor çünkü deplasmanda İzlanda’ya diş geçirmek bir hayli güç olacak.
Ve taraftar... Bence taraftarı tek kelimeyle açıklamak kafi gelecektir. MUHTEŞEM’diniz.