Yakaladığı fırsatları bir türlü değerlendiremeyen Konyaspor için yeni bir fırsat daha oluşmuştu. Rakibi Fenerbahçe’nin cezalı ve sakat futbolcularının oluşturduğu eksikliklerin yanı sıra içinde bulundukları çalkantılı durum Konyaspor için yeni fırsatın nedenleriydi.
Bir gün önce Kasımpaşa ve Ankaragücü takımlarının kazanmış olması Fenerbahçe karşısında galibiyeti olmazsa olmaz kıvamına getirmişti. Aksi durum Konyaspor için çöküşü başlatabilirdi.
Maçtan önce sahada nasıl bir Konyasapor göreceğimizle ilgili karmaşık duygular yaşasak da gerçekleri saha da görecektik.
Maç başladığında topu daha çok rakibine bırakan ama ceza sahasını sıkı savunan Konyaspor görüntüsü vardı. Fenerbahçe topa çok fazla sahip olsa da pozisyon oluşturmakta güçlük çekiyordu.
Kaptığı toplarla rakip kaleye hızla gitmeye çalışan Konyaspor’un oyun planı karşılığını buluyor Ömer Ali ile iki net fırsattan yararlanamıyordu.
İlk yarının sonlarına doğru Skubiç’in ortasını Jailson’un Bajiç’in önüne indirmesi ile gelen topa yere düşmeden ceza sahasının dışından Bajiç’in vurduğu etkili ve şık şut gole dönüşüyordu.
İlk yarı topa çok fazla sahip olmasına rağmen pozisyon oluşturamayan ve kaleye şut atamayan Fenerbahçe’ye karşılık, daha çok sıkı savunmaya önem verip topla fazla oynamayan ama pozisyonlar oluşturup gol bulan bir Konyaspor vardı.
İkinci yarıya daha istekli başlayan bir Fenerbahçe vardı. İkinci yarının başlarında daha tehlikeli ve daha sık Konyaspor kalesine gelen Fenerbahçe olsa da şutlar kaleyi tutmadı. Konyaspor ara ara çıkışlar yapsa da ilk yarıdaki kadar tehlikeli gelemiyordu.
Maçın gidişatını değiştiren ikinci sarı kartlardan önce Skubiç’in az sonra da Ömer Ali’nin kırmızı kart görmeleri oldu. Artık amacı kalesini kalabalık şekilde üst savunma motivasyonu ile savunarak kalesini gole kapatmak olan Konyaspor vardı. Dokuz kişi ile Konyaspor’un maçtan kazasız çıkarabilecek olarak gözüken de buydu.
Fenerbahçe sürekli Konyaspor kalesini baskı altında tutsa da defans dengesini bozacak ve etkili pozisyonları üretecek etkinlikleri gösteremedi. Kaleye çok yakın giden bir topun dışında etkili şutları yoktu ki maçı kaleyi tutan şut atamadan tamamladılar.
Fenerbahçe’nin dokuz kişilik Konyaspor’a karşı gol atamamasında Konyasporlu futbolcuların kendi ceza sahası civarına yerleşerek oyunun dar alanda oynanmasını sağlayarak Fenerbahçe’ye rakibini eksik yakalama avantajından yararlanmasını engellemesi ve sonuç alma isteğindeki yüksek arzu etkiliydi.
Konyaspor’un geldiği olumsuz durumlarda belki de en çok etkisi olan kişi Bajiç’tir. Atmaya başladığı goller, gösterdiği dirençli performans ve arzulu oyunu ile bu kötü durumdan çıkışta da en etkili kişi olacak gibi duruyor.
Konyaspor fırsatları harcadıkça hep yeni fırsatlar oluştu. Fenerbahçe’nin içinde bulunduğu durum son fırsattı ve değerlendirildi. Bu galibiyet akabinde hemen yeni fırsatı da getirdi. Gençlerbirliği’ne karşı alınacak bir galibiyet çok daha büyük fırsat içeriyor ve büyük avantaj sağlayacaktır.
Rakiplerin kazanması ile olası Fenerbahçe maçının kazanılamaması büyük bir olasılıkla Konyaspor’da büyük bir çöküş olacaktı ki eşiğinden dönüldü. Kazandırdığı güven ve oluşturacağı motivasyonla gelecek maçlara daha inanan ve istekli Konyaspor’u oluşturması asıl kazanç olacaktır.
Bu maç hakem olaylarının çok olduğu maçtı. Ömer Ali’nin şutunda oluşan top çizgiyi geçti geçmedi, goldü değildi kararı çok zor. Çıplak gözle ve kamera görüntüleriyle ne desek boş. Bunun tam sonucunu gol teknolojisi verebilir. Hakemin böylesi önemli bir durumda zoraki VAR’a gitmesi dikkat çekiciydi.
Golde topun rakipten gelmesine rağmen VAR incelemesi yapılarak ofsayt çizgilerinin çizilmesi hakemlik uygulamaları adına utanç duyulacak bir uygulamaydı. Korkarım ki Shengelia ileride çıksaydı golü ofsayttan iptal ederlerdi.
Ömer Ali’nin ilk sarı kartı yanlış. Skubiç’in ikinci sarı kartındaki pozisyonda faul bile yok.
Selim Ay’ın ikinci sarı kart görebileceği pozisyonlardan kart görmeden çıkması kendi adına şanslı bir durumdu. Bu sezon oynamaya başladığından beri el kol kullanmasını pek görmediğimiz Selim’den verim alınırken bu noktaya dikkat etmesi önemli olacaktır.
Maçta attığı tek golün kıymetini bilen, onu maç sonunda değerli üç puana dönüştürme arzusu yüksek ve inanan Konyaspor vardı. Hatta şunu da diyebiliriz fabrika ayarlarına dönmüş bir Konyaspor vardı. Ligi üçüncü tamamladığında Konyaspor’un böylesi oyunlarla maçaları kazandığına çok şahit olmuştuk. Sezonun kalan bölümünde maçlarda nasıl bir oyun sergilendiğinden ziyade alınan sonuçlar önemli olacaktır. Bunu da Konyasporlu futbolcuların yüksek istekle maçlara çıkması belirleyecektir.
Selam ve dua ile…
Yorumlar
Önemli Not: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir. Yazılan yorumlardan konhaber.com hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
TÜRK
Ömer Lütfi Ersöz'e, hasan Oğuz'a, Mehmet Erkol'un yeğeni Türk'müş deyiver.Fikret'e de.
“Sayfamızın takipçileri suç teşkil edecek, yasal olarak takip gerektirecek,hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, ahlaka aykırı, müstehcen, toplumca genel olarak kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir yorumu bu web sitesinin hiçbir sayfasında paylaşamazlar. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk yorumu gönderen takipçiye aittir. KONHABER yapılan yorumlar arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Konhaber başta yukarıda sayılan hususlar olmaz üzere kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen yorum yapan takipçilerine ait ip bilgilerini ve yapmış olduğu yorumları paylaşabileceğini beyan eder ”
Bu site deneyimlerinizi kişisellesştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca çerez(cookie) kullanmaktadır. Bu konu hakkında detaylı bilgi almak için tıklayın.
Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.