​Konyaspor'dan Rakibine Hediye

Şartlar ne olursa olsun maçı hiç bırakmayan bir takım olan Gaziantep FK takımı ile Konyaspor’un mücadelesini fiziksel mücadelenin ön plana çıkacağı, kondisyonun önem kazanacağı bir maç olarak görüyordum. Bu düşüncelerle maçların 65, 70. dakikalarından sonra Konyaspor’un oyundan düşmesini bir handikap olarak görüyordum.
Gaziantep FK kendine has oyunu ile ligin genel yapısına uymayan bir takım… 

​Bu yönü ile oyunlarını maç içersinde sürekli hissettirip maçın sonuna kadar mücadelesini sürdüren bir takım görüntüsünde olmalarına rağmen 5 maçta 4 puan toplayarak çok da istediklerini alamamış bir takım görüntüsündeydi. Bir çözülme yaşamamaları adına Konyaspor maçına fazlası ile önem vereceklerdi.

Gaziantep FK, defansını orta sahaya iyice yaklaştırarak alanları iyice daraltıp orta sahadaki yığılma ile Konyaspor’un rahat oyun kurmasına, topa ve oyuna hükmetmesine izin vermemeyi öncelikli düşünce olarak belirlemiş, kaptığı toplarla ve Konyasporlu futbolcuların oluşabilecek hatalarından sonuca gitmeye çalışan bir anlayışı benimsemişti.
Gaziantep FK’nin sahaya yerleşimi Konyaspor’a rahat oyun kurdurmazken çoğunlukla Musa’nın yaptığı pas hataları Konyaspor’un oyununu olumsuz etkiledi. Kaptığı toplarla tehlikeli olabilecek atak başlangıçları elde eden Gaziantep FK pozisyona dönüştürme becerisinin uzağında kaldı.

İlk yarıda Konyaspor maçın başlarında oldukça etkili atak geliştirmesine rağmen Ömer Ali’nin acele etmesi ve yanlış tercihi sonucunda olması yüksek ihtimal golden oldu. Miya’nın ceza sahası dışından etkili şutunu kaleci Günay başarıyla önledi.

Maçın 65. dakikasından itibaren beklentilerimin tersine oyundan düşmeye başlayan Gaziantep FK olurken Konyaspor rakip kaleye daha sık gitmeye başladı. Kaleye yakından, uzaktan atılan şutlar dışarı gitti. Maçın en net pozisyonunda Kravets’in oldukça ölçülü pasına Ömer Ali’nin şutu direkte patladı.

Rakibinin pozisyon üretemediği maçta fırsatları değerlendiremeyen bir Konyaspor vardı. Üstüne Şhengelia ile başlayan Ahmet Çalık ile devam eden dengesiz paslarla kaybedilen tehlikeli atak korner ile önlenirken kullanılan kornerden yenen basitçe bir gol, kazanılabilecek maçın rakibe hediye edilmesiydi.

Beşiktaş karşısında alınan galibiyetine tutunarak işleri idare eden bir Konyaspor vardı ve artık bu kredi son buldu. Denizli, Malatya maçları da yakalanan fırsatların harcanması ile galip gelinemeyen maçlardı. Benzer fırsat harcamaları bu maçta da oldu. Arka arkaya benzer gelişmeler için ise şansızlık telaffuz etmek fazla iyimserlik olur. Gaziantep FK maçı ise kaybedildi. 

Maçların hikayesine bakıldığında Konyaspor’un kazanabileceği maçlar. Kazanılan 2 puan ve kayıp 7 puan var. Kaybetmeyen takım motivasyonu da sona erdi. Konyaspor’un bir an evvel gol atmayı öğrenme, gol atamamaya çözüm bulma zorunluluğu hasıl olmuştur.

Oyuncuların performanslarındaki değişimler de şaşırtıcı. Geçen haftanın en iyisi diyeceğimiz Musa’nın bu kadar pas hatası yapması ve kötü oynaması, ilk haftalardaki Shengelia’nın bu kadar geriye gitmesi. Guilherme’nin maçlardaki verimsizliği ve ortalarının hep rakibe çarpması anlaşılır durumlar değil.

Beklenmedik şekilde kazanılan puanlar takımın oyununu yukarıya çeker. Beklenmedik puan kayıpları ve alınabilecek iken alınamayan puanlar ise takımın oyununu aşağı çeker. Bu genel bir kaide gibidir ve genellikle böyle olmuştur. İstenmedik bir sezon daha yaşamak istenmiyorsa Konyaspor bir an evvel puanları toplamaya başlamalıdır.