Geleceğimizin teminatı gençlerimize yönelik faaliyetlerimizi artırarak değerlerimizin gerçek anlamda farkında olmalarını sağlamalıyız. İnsanlık; hız, haz’ın kıskacında tarihinin en büyük varoluşsal sorunlarından birini yaşamaktadır. İnsanın geçmiş ve gelecek zaman duygusunu iptal eden, algı kapılarını kapatan, insanı hıza, haza ve ayartıya hapseden çağ körleşmesi, bütün özgürleşme biçimlerinin ayartıcı gönüllü köleleşme taleplerine dönüştüğü ontolojik bir yok oluş süreci yaşanmaktadır.
Emperyalistler, zalimler, yeniden toparlanıp gelecekler mi diye bize bakmaktadırlar. Biliyorlar ki biz geldiğimizde onlar gidecekler. Biz geleceğimizin ipuçlarını vermeye başladık. Bu hakikati güçlendirmek için gençlere yönelik çalışmalarımızı artırmalıyız.
Biliyoruz ki gençleri ihmal edenler, geleceklerini imha ederler. Bir gencin derdi varsa, dersini de almış demektir. İnsanların yükünü omuzlarında taşıyan kişinin adı öncü kuşaklardır.
Hakikat, hak edene lütfedilir. Çilesini çekmeyene hakikat lütfedilmez. Yüz yıldır çile çekiyoruz. Elbet bu hakikat bize, gençliğimize lütfedilecek diye inanıyorum.
Gençlerimize tembellik ve kötü arkadaşlardan uzak durmaları gerektiğini çok özlü olarak anlatmalıyız. İradeli ve çalışkan olmanın önemini de mutlaka öğretmaliyiz.
Çalışmak için planlı programlı olmanın önemi kavratılmalı, z
amanında yapılması lâzım gelen bir işi (bir dersi, bir vazifeyi) kesinlikle ertelemeden yapma alışkanlığı kazandırılmalıdır. Zira, her günün derdi gibi, işi de kendine yeter. Çalışmaya oturulduğu zaman tıpkı ateş hattında düşmanı gözetleyen bir asker gibi uyanık olunmalı, ruh ve beden bütünlüğü sağlanmalıdır.
Bir işe başlamazdan evvel o işi, dersi, vazifeyi, kitabı en kısa bir zamanda, en kolay ve en temiz bir surette nasıl yapmak, nasıl öğrenip etüt etmek mümkün olduğunu iyice düşünüp hesaplamalı, bir iş üzerinde yorulunca dinlenmek için işini değiştirip başka bir derse, farklı konulara yönelmeli, dinlenme bahanesi ile asla boş oturulmamalıdır. Boş oturanın içi, işlemeyen demir gibi, pas tutar. Gençlerimizin başarılı olmaları için çalışmalarında sebat etmeleri sağlanmalıdır.
Çünkü damlaya damla ya göl olur ve aynı noktaya düşen damlacıklar, zamanla mermeri bile deler.
Bir milletin ilerlemesinde maddi ve manevi güzelliklere sahip olmasındaki en etkili gücün eğitim-öğretinden geçtiği aşikârdır
. Geleceğimizin teminatı gençlerimizin okullarımızda Öğretmenlerimiz tarafından en iyi şekilde sahip çıkılarak, bilgili, güzel ahlâk sahibi olarak yetiştirilmeleri en büyük arzumuzdur. Ancak; ebeveynlere, Sivil Toplum Kuruluşlarına da büyük görevler düşmektedir. Atasözümüzde güzelce ifade edildiği gibi;
“Ağaç yaş iken eğilir.” Bu gerçekten hareketle, çocuklarımıza, hem kendimiz, hem de okullarımızda dinimiz İslâm ile ilgili bilgileri öğretmemiz, güzel ahlâk sahibi olmaları için çalışmamız çok faydalı olacaktır. Dini ilimler ile birlikte çağın gerektirdiği şekilde müspet bilimleri de en iyi şekilde öğretmek zorundayız. Değerlerimizin merkeze alındığı çok özlü güzel bilgiler öğrettiğimiz zaman, gençlerimizin yaşamları süresince, istikametlerinin doğru ve düzgün olmasına yarayıp, yön vereceğini de unutmamamız gerekmektedir. En güzel yatırım insana yapılan yatırımdır.
Her birimiz bugüne kadarki, maddi ve manevi yardımlarımızı, fedakarlıklarımızı artırarak, geleceğimizin teminatı gençlerimize sahip çıkmalıyız. Türkiye’mizde, son yıllarda, maddi ve manevi alanlarda çok güzel hizmetler yapılmıştır. Özgürlüklerin önü açılmış, kardeşliğin temini için adımlar atılmış, insanlarımızın her birine değer verilmiş, Meslek Lisesi Mezunlarına uygulanan
; Katsayı adaletsizliği giderilmiş, Meslek Liselerinin Orta Kısımları açılmış, Hafızlık ile ilgili engeller kaldırılmış, Kesintisiz eğitim, kesintili hale dönüştürülmüş
, Anayasa gereği zorunlu olan Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi dersinden başka,
Kur’an-ı Kerim, Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.s.)’in Hayatı ve Temel Dini Bilgiler seçmeli ders olarak, Orta Okul ve Liselere konulmuş, yıllardır kanayan bir yaraya, neşter vurulup, kaldırılarak, bütün kamu kurum ve kuruluşlarında serbest bırakılmıştır. Ders Kitaplarının içerikleri elden geçirilerek değerlerimizle uyumlu hale getirilmeye çalışılmış ve çok büyük oranda başarı sağlanmıştır. Gençlerimize, milli, manevi ve ahlaki değerlerimize bağlı kalacakları, bununla beraber teknolojiden faydalanabilme imkânları da çok güzel bir şekilde Fatih projesi kapsamında en güzel şekilde sağlanmıştır. Evlâtlarımızın çok iyi eğitim almaları için uğraşmalı, dürüst, ahlâklı olarak yetiştirmeye gerçek anlamda özen göstermeliyiz.
Her türlü kötülükle mücadele etmeliyiz. Alkol, Uyuşturucu, Sigara, Fuhuş v. b. olumsuzluklardan evlatlarımızı uzak tutarak sorumlu kişiler olarak aydınlık yarınlara en güzel şekilde hazırlamalıyız. Bütün yasaklar kalkmışken kıymetini bilelim ve Şikâyetçi olmayalım, çözüme odaklanalım. Bu günlerin kıymetini bilelim.
Gençlerimize öz güvenlerini vermeli, tarihimizin derinliklerinde kalan, birçok buluşa imza atan ecdadımız gibi, yarınlarda da çok değerli icatlara sahip olacak, güzel ahlâk sahibi
Asım’ın Neslini yetiştirmek için çalışmalıyız. Her şeyi devletten beklememeli, sivil toplum örgütleri de etkin görev almalıdırlar. Arzu ettiğimiz şekilde nesilleri yetiştirmeye çalışırken, gençlerimizi zararlı alışkanlıklardan, kötü tavır ve davranışlardan, eğitim ve öğretim yoluyla uzaklaştırmalıyız. Gençlerimizi sevgi, saygı, hoşgörü, birlik, beraberlik ve kardeşlik duyguları ile dopdolu bir şekilde yarınlara hazırlamalıyız.
Karanlığı, aydınlığın yok ettiği gibi, bizler de kötü, çirkin ve zararlı olan davranışlardan evlâtlarımızı kurtarmalıyız. Aydınlık yarınlara huzur, güven ve mutlulukla varmalıyız. Bu konuda da her birimize çok büyük görevler düşmektedir
.
Nesillerimize;gerçek anlamda sahip çıkarak, hem müspet bilim alanında, hem de değerlerimizi öğreterek geleceğimizin teminatı Asımın nesli gençliği yetiştirmek için çalışanlardan olmamız duası ile sıhhat ve âfiyetler dilerim
omerlutfiersoz@gmail.com