​Fedakârlık sırası gelir piramidinin en tepesindekilerde.

Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana kitlesel bir soygun yöntemi olan yüksek enflasyon nedeniyle fakirlerden zenginlere doğru akan acımasız bir servet transferi vardır. Gelir piramidinin en tepesindeki bu kesimler tekelleşmiş gruplar halinde güç birliktelikleri oluşturarak (maliyet artı +aşırı kar) kavramıyla hareket ettiklerinden dolayı hiçbir zaman bedel ödemediler. Stokçuluk ve karaborsacılık gibi gayri ahlaki kazanç yöntemlerinin her türlüsünü kullanarak hörgüçlerini doldururken fukaralığı bu milletin makûs talihi haline getirdiler. Ülkedeki gelir dağılımını bozanlar kendileri olduğu halde perde gerisine çekilip siyasi iktidarları halk nezdinde şamar oğlanına çevirdiler. Enflasyonist ortamların sağladığı avantajlarla bazen gramajdan, bazen miktardan, bazen de kaliteden çalarak fiyatları sabit tutuyormuş gibi yapıp; milletin sofralarına dadandılar. Para piyasalarında oluşturdukları kolay kazanç mekanizmaları nedeniyle kriz dönemlerinde de, bolluk dönemlerinde de hiç kaybetmediler. Gelir grupları arasındaki uçurumu artırarak, toplumu ayakta tutan tüm ahlaki dinamiklerin yozlaşmasına zemin hazırladılar.

Gelir piramidinin en tepesinde olmalarına rağmen daha az vergi ödemek için çığırtkanlık yaparak ortalığı ayağa kaldırdılar.Piyasalarda tekelleşmiş yapılar oluşturarak rekabet ortamı yok ettiler. Özellikle 28 Şubat döneminde Anadolu sermayesine pusu kurdular. Dolaylı vergilerin yüksekliği işlerine geldiği için hiç ses çıkarmadılar. Deprem, yangın, sel felaketi, salgın hastalıklar gibi tabi afetlerin olduğu dönemlerde sorumluluk almaktan hep geri durdular. Enflasyonla mücadele eder gibi görünüp, enflasyonu körüklediler. Fiyat istikrarsızlığını yaygınlaştırıp döviz kurları ve yüksek faizler üzerinden büyük paralar kazandılar.

Kayıt dışı ekonominin yaygınlığı, fiyat istikrarının bir türlü sağlanamaması, vergi muafiyeti ve istisnaların doğru kullanılmaması, yüksek cari açık, spekülatif kur artışları, doğrudan vergilerin düşüklüğü, kamu borçlanma maliyetlerinin yüksekliği, piyasa rekabetinin yetersizliği gibi ekonomik arazlardan avantaj sağlayıp servetlerine servet kattılar. Nitelikli üretimin zahmetine katlanmamak için montaj sanayiciliği yaptılar. Ülke içinde kazandıkları paraları ülke dışına çıkardılar. Kısaca daha fazla para kazanmak için gelir piramidinin en altındaki fukaranın sofrasını küçülttüler.

Yukarıda saydığımız problemlerin asıl nedeni toplumdaki gelir adaletsizliğinden kaynaklanan sorunlardır. Bu sorunların gelecek nesillerin hayatlarını da mahvetmesini istemiyorsak; gelir piramidinin en üstündeki grupları, gelir piramidinin en altındaki gruplar lehine fedakârlık yapmaya zorlayacak vergisel mekanizmalar geliştirmeliyiz.Yoksa100 yıldır üstekilerin sürekli yiyip alttakilerin baka geldiği bu ekonomik düzen gelir dağılımını bozmaya devam edecek.