Gelecek sezon planlamaları için 2014 – 2015 sezonunda Torku Konyaspor’un performansını değerlendirmek gerekir. Bu değerlendirmeler ne kadar isabetli yapılır ve gereğine uygun hareket edilirse önümüzdeki sezon için daha yerinde planlamalar ve hazırlıklar gerçekleşecektir. Unutulmamalı ki gömleğin ilk düğmesi yanlış olursa diğerleri de yanlış olur. Torku Konyaspor için ilk düğme de geçmiş sezonun değerlendirilmesi olacaktır. Muhakkak ki bu teknik heyet ve yöneticiler tarafından yapılmaktadır.
2014 – 2015 sezonunu ben üç döneme ayırıyorum. Farklı şekillerde değerlendirmeler yapmak da pek tabi ki mümkündür.
Birinci dönem oldukça kısa… Sezonun ilk maçı olan Eskişehirspor ile deplasmanda yapılan maçın ilk yarısı… Bir maç bile değil… Dönen olarak ifade etmek bile yersiz ama oynanan üst düzey futbolu vurgulamak istedim. Torku Konyaspor sezona yüksek perdeden giriş yaparken bu maçın ilk yarısında oynadığı kaliteli futbolu sezonun diğer maçlarının hiçbir bölümünde yakalayamadı.
İkinci dönem Eskişehir maçının ikinci yarısı ile başlayıp ikinci yarıda Kayseri’de oynanan Erciyes maçını da içine alan dönem. Bu dönemde istikrarsız bir futbolun sergilendiği, beklentilerin uzağında kalındığı ve kazanılan bazı maçlarda dahi oynanan futbolun tatmin etmediği bir dönem oldu. Bazı maçlarda istatiksel üstünlük oluşsa da sonuçlar aleyhimize idi. Sezonun en kötü futbolu 21. haftada oynanan Erciyes maçında sergilendi. 20 buçuk hafta süren bu dönemde beklentiler gerçekleşseydi Torku Konyaspor sezonu çok iyi bir sırada bitirebilir hatta ekonomik anlamda iyi bir konuma gelmiş olurdu.
Üçüncü dönem ise 22. haftada Konya’da oynanan Fenerbahçe maçı ile başlayıp sezon sonuna kadar devam eden 13 haftalık dönem. Bu dönemi mevcut futbolcuların yapısına uygun oyun tarzının tercih edilmesinin getirdiği kazançlar olarak ifade edebiliriz. Hatırı sayılır puanların toplandığı, üst üste yedi hafta yenilmeyerek rekorun kırıldığı, en fazla puan toplanan sezon olmanın eşiğinden dönülerek egale edildiği dönem. İlk 21 haftada 23 puan toplanırken son 13 haftada 21 haftaya denk yine 23 puan toplandı.
Torku Konyaspor’un sezon içinde en belirgin özelliği gol atmadaki başarısızlığı idi. Bunda Marica’nın sakatlanmasının etkisi vardı muhakkak. Kontratağa çıkma girişimlerinin olmayışı veya başarılamaması, duran topların verimli kullanılamaması, rakip stoperleri yıpratacak güçlü fiziğe sahip forvetlerin olmayışı, kanatlardan getirilen topların etkili olarak rakip ceza sahasına ortalamayışı ve ortalansa bile hava toplarında etkili olacak forvetlerin olmayışı ve gelişen güzel atakların genellikle son paslardaki başarısızlıktan dolayı heba olması gibi nedenler bu gol kısırlığına sebep olan nedenler olarak sayılabilir.
Bunun yanında son 13 hafta içinde doğru uygulanan veya önceki nazaran hataların düzeltilmesi ile başarıyı getiren uygulamalarda vardı. Alan daraltılarak savunmadaki direncin artması ve ceza sahasının çok iyi korunması rakip forvetleri etkisiz hale getiriyordu. Savunmadaki direncin artmasında orta sahada ortaya konan dirençli mücadele ve savunmacılara yapılan yardımın etkisini de belirtmek gerek. Önceki haftalarda duran toplardan yenen basitçe gollere son 13 haftada çözüm bulunması da başarı da bir etkendi.
Son 13 haftada oluşan çıkışta performansı yükselen futbolcuları da belirtmek gerekirse Ali Turan’ı en başta saymak gerekir. Mehmet Güven, kaleci Kaya ve Rangelov performansı yükselen diğer futbolcularımız olarak dikkat çekti.
Dönem transfer dönemi… Torku Konyaspor’un bana göre öncelikli ihtiyacı kaliteli golcü. Bu konuda iyileşen Marica’yı yeterli görmek doğru mudur tartışılır. Rangelov ile anlaşıldı. Rangelov ile Marica’nın yanına bir golcünün daha alınması gerektiğini, bu golcünün rakip stoperleri yıpratan, kanat oyuncularımıza rahat oynayabilecekleri geniş alan imkanı sağlayacak bir santrafora ihtiyaç olduğunu düşünüyorum.
En ihtiyaç duyulan diğer mevki sol bek… Ömer Ali’yi kanat olarak düşünüldüğünde sağ bek ihtiyacı da var. Bek oyuncularından muhakkak birinin topla birlikte hızla ileri çıkabilen ve defansa hızla dönebilen özelliklerde olmasına ihtiyaç var. Tabi ki gönlümüz ikisinin de bu özelliklere sahip olmasını ister. Beklerde kaçınılmaz diğer beklenti ise iyi orta yapıyor olmaları.
Mario gidecekse kaleci Kaya’nın yanına yine iyi bir kaleci alınması planlanmalı. Kaya son 10 hafta çok iyi çıkış yaptı. Formsuz olduğu dönemleri düşününce sadece Kaya’ya güvenmek korkutuyor. Yanında iyi bir kaleci daha olsun iyi olan kaleye geçsin…
Mehmet Güven’in gitmesi iyi olmadı. Gelecek sezonda atak organizasyonlarının kontrolünü yapacak ve takımın önemli bir parçası kaybedilmiş oldu. Yeri muhakkak doldurulacaktır ve kaliteli, mücadeleci ve topla ilişkileri iyi olan, ileri geri çalışacak bir futbolcu olmalıdır.
Yapılacak transferleri değerlendirecek bilgiye sahip değilim. Yalnız Meha’nın usta bir duran top kullanıcısı olması Torku Konyaspor’un bu konudaki sorununu çözecek olmasından dolayı yerinde buluyorum. Fakat bunun yanında mutlaka oyuna katkı veren bir futbolcu olması da gerekiyor. Sadece duran top kullanmak amacı ile bir futbolcu sahaya sürülmez. Bekleyip göreceğiz kaliteli oyunlar sergilemeleri beklentileri içindeyiz.
Yöneticiler daha altı futbolcunun transfer edileceğini ifade ediliyor. Futbolcuların transferlerinde ekonomik olmalarının da gözetmeye ihtiyaç var. En azından bu sezon uygulanacak olan yabancı oyuncu kuralı bu beklentilerde olmamamızı sağlıyor. Yabancı oyuncu kuralından dolayı kaliteli Türk futbolcuların transferleri son günlere kalabilme ihtimalinin olacağını düşünüyorum. Transferlerin son günleri için iki opsiyonun kullanılmasının düşünülmesinin isabetli olacağını düşünüyorum…
Kaliteli kadroya sahip bir Torku Konyaspor kadrosunun oluşması dileği, selam ve dua ile…
Mehmet YILDIRIM
mhmt_yldrm_42@hotmail.com
