Ülkemizde 1-7 Mart tarihleri Deprem afetine karşı duyarlılığın arttırılması ve afet bilincinin yaygınlaştırılması amacıyla Deprem Haftası olarak anılmaktadır. Deprem Haftası boyunca deprem farkındalığını arttırmak için birçok kurum tarafından etkinlikler düzenlenerek, kamuoyunda deprem gerçeği gündeme getirilmektedir. Ülkemiz topraklarının %98 oranında deprem kuşağında yer alması, ne kadar ciddi bir durumla karşı karşıya olduğumuzun açık bir göstergesidir.
Ülkemiz, tarih boyunca ağır yıkımlara ve can kayıplarına neden olan depremlerle sarsılmıştır. Ülkemizde olduğu gibi İlimiz genelinde de birçok diri fay mevcuttur. Konya İlini Etkileyen Akşehir Fay Zonu, Tuz Gölü Fay Zonu, Ecemiş Fay Zonu, Konya Fay zonu, Tatköy Fayı, Yazır Fayı, Altınekin Fay Zonu, Karaömerler Fayı, Divanlar Fayı gibi bölgesel ölçekli faylar mevcuttur. İlimizin Deprem riski açısından % 16’sı çok tehlikeli, % 17’si tehlikeli ve % 67’si tehlikesiz zon içinde yer alır.Akşehir, Doğanhisar, Ilgın ve Tuzlukçu, Hüyük ve Yunak ilçeleri çok tehlikeli deprem bölgesinde yer almaktadır. Konya bölgesinde, bölgedeki fayların hareketlerine bağlı olarak büyüklükleri 0.0-5.7 arasında değişen 150 adet deprem oluşmuştur. Konya ili genelinde bulunan faylarla aslında bu deprem afetinden çokta uzak olmadığımızın en büyük göstergesidir.
08.11.2022 tarihinde İlimiz Meram İlçesi Kızılören Mahallesinde meydana gelen deprem İlimizde yoğun olarak hissedilmiştir ve özellikle Kızılören Mahallesinde yapılarda hasara yol açmıştır. Bu depremler bize olası afetlere karşı bilimin ve tekniğin öngördüğü şekilde önlemler almamız gerektiğini bir kez daha hatırlatmıştır.
Ülkemizde olduğu gibi ilimiz genelinde de maalesef planlı bir şekilde yapılaşma mevcut değildir. Mevcut yapılarımızın durumu olası bir deprem de neler olabileceğinin açık bir göstergesidir. İlimizde yapı stokunun durumunu tahmin edebiliyor olsak da, kesin olarak ortaya koyabilmek için Yapı Stoku Envanterinin çıkartılması büyük önem arzetmektedir. Mevcut Yapı stoklarının belirlenmesi ilimiz genelinde tehlikenin ortaya konulması açısından ve deprem öncesi alacağımız önlemleri belirlemek açısından oldukça önemlidir.
Ülkemiz ve ilimiz de, geçmişte birçok yıkıcı depremler yaşandığı gibi, gelecekte de yaşanacağı bir gerçektir. Bu nedenle Fay yasası başta olmak üzere Afet öncesi hazırlık ve risk azaltma projelerine daha fazla önem vererek, kriz yönetiminden risk yönetimine geçiş çalışmaları yapmak ve bu doğrultuda afetle mücadelenin tekrar gözden geçirilmesi gerekmektedir.
Depremle mücadele kapsamda halkın temel afet bilincini arttıracak eğitimler planlanmalıdır. Olası bir afete karşı bilinçlenmek afetelerle mücadelenin en büyük unsuru olduğu unutulmamalıdır.
Yapı denetim mekanizması güçlendirilmeli, uygun zeminde doğru projelendirme uygulanmalıdır. Yapı denetim firmalarında proje müellifleri ile birlikte Jeoloji mühendislerinin de istihdamı sağlanmalı ve yerinde denetim sağlanmalıdır.
Yerel yönetimler, İmara açılacak yerlere mutlaka İmar Planına Esas Jeolojik-Jeoteknik Etüt yaptırmalı Etüt sonucunda yerleşime uygunluk değerlendirilmesi yapılmalı ve planlamanın bu doğrultuda yapılması büyük önem arz etmektedir. Konya Büyükşehir Belediyesi bünyesinde Afet daire başkanlığı kurulmalı ve Depremlere hazırlığın koordinasyonu buradan sağlanmalıdır.
Parsel bazında Zemin Etüt raporları yaptırılmalı, Etüt sonucunda çıkan verilere göre projelendirme yapılması hem deprem afetine, hem de diğer afetlere karşı en büyük silahımız olacaktır.
1-7 Mart Deprem Haftası" münasebetiyle, tüm halkımıza, bilimin ve tekniğin ışığında geçen sağlıklı bir yaşam diliyoruz.
Kaynak: