MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Çocuk istismarı, kadın cinayetleri, tecavüz suçlarında caydırıcı, kalıcı ve kapsayıcı sonuçlar alabilmek için gerekiyorsa idam cezası bile tartışmaya açılmalıdır." dedi.
Reklam alanı
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM Grup toplantısında açıklamalarda bulundu.
Bahçeli'nin açıklamalarından öne çıkan başlıklar:
"Şiddet vakalarında bir türlü azalma emaresi görülmemektedir"
Üzülerek ifade etmeliyim ki toplumsal bünyeyi ur gibi saran şiddet vakalarında bir türlü azalma, zayıflama ve gerileme emaresi görülmemektedir. Aile faciaları, vahşet haberleri, seri cinayetler, kan donduran diğer menfur hadiseler maalesef milli vicdanı derinden yaralamaktadır. Bazı diziler, gösterişe ve mübalağaya yaslanmış magazin programları, karamsarlık servis eden haberler hepimizi ve herkesi rahatsız etmektedir.
Sabahın en erken saatlerinden gecenin geç vakitlerine kadar kavgadan, kargaşadan, kutuplaşmadan, değerlerimize yönelik linç girişimlerinden başka ekranlarda hiçbir şey göze çarpmamaktadır. Gidişat iyi değildir. Boşuna denilmemiştir: Arsıza yüz vermeyin, tepenize çıkar. Edepsize çok susmayın, sabrınızı yorar. Cahile çok vefalı olmayın, bir pula satar. Yordam bilmeyenle yola çıkmayın, istikametiniz şaşar.
"Bir şura toplantısı başta olmak üzere her çareye müracaat edilmelidir"
Şiddete aşağı çekmek amacıyla konunun uzmanları ve muhatapları tarafından iştirak edilecek geniş katılımlı bir şura toplantısı başta olmak üzere her çareye müracaat edilmelidir. Netflix’te küfür ve en seviyesiz esprilerin yer aldığı, şarlatanlıktan öte bir meziyeti olmayan sözde komedyenlerin rol aldığı diziler artık haddini aşmıştır. Aile hayatı son sığınaktır, bu sığınağın yağmalanması için planlı bir propaganda devrededir. Küfür etmenin neresine güleceğiz? Kadını metalaştıran, erkeği yozlaştıran ucube dizi sahnelerinin neresini beğenip takdir edeceğiz.
"Bize anlatacak, bizimle paylaşacak hiçbir şeyi olamaz"
Bir yanda magazin programları ile gözümüzün içine sokulan bohem ve aşağılık hayatlar varken, diğer yanda bu hayatları yaşayanların özgürlükçü ve hümanist poz vermeleri çelişkilidir, alçak bir kumpastır.
Sebze ve meyve fiyatlarını eleştirip, lüks bir mekanda veya tatil beldesinde dar gelirli bir ailenin neredeyse mutfak masrafına eşdeğer bir parayı 1 saatte harcayıp gününü gün eden ve kursaklarını dolduranlar, geceliği bir memurun aylık maaşına eşdeğer bir otelde keyif sürüp, ‘ne olacak bu memleketin hali?’ diye gevşek gevşek konuşup, vur patlasın çal oynasın havasıyla har vurup harman savuranların veya ön kapıda mağdur, arka kapıda mağrur görünüşte düşünceli ve duyarlı, fesatta fırsatçı, faizci ve fazilet yoksunu tatlı su solcularının, meyhane devrimcilerinin, merdane gibi dönen devşirmelerin, ‘böyle ekonomi olur mu, bu fiyat artışları ne olacak?’ diye sorup arkaya dolandıktan sonra yatlarla dolaşan, sonradan cebi para görmüş üç kağıtçı demokratların, bize anlatacak, bizimle paylaşacak hiçbir şeyi olamaz.
"İdam cezası bile tartışmaya açılmalıdır"
Toplumsal şiddetin engellenmesi, mütemadiyen yaşanan cinayetlere bir son verilmesi hususunda görüş ve önerilerimizi maddeler halinde millete sunmuş ve şöyle demiştik:
Ailenin korunması, şiddetin önüne geçilmesi konusunda kapsamlı bir ruh sağlığı yasasına ihtiyaç duyulduğu tartışmasızdır. Şiddetin ruhsal ve psikolojik yönü mutlaka, mutlak suretle analiz edilmelidir. Bunun yanında yasal güvenceye kavuşturulmalıdır. Evlilik hazırlığı içinde olan insanlarımızın ruhsal dengesinin yerinde olup olmadığı tartışması bu çerçevede ele alınmalıdır.
"Şiddeti durdurmak maksadıyla hem güvenlik önlemleri hem de cezai müeyyideler derinliğine ve genişliğine artırılarak hiç kimsenin gözünün yaşına bakılmamalıdır. Mahkemeler, cinayet davalarında süratle karar vermeli, iyi hal indirimi, akli denge sorunu veya bir başka sebeple canilerin ceza indirimiyle taltif edilmelerine imkan tanınmamalıdır. Çocuk istismarı, kadın cinayetleri, tecavüz suçlarında caydırıcı, kalıcı ve kapsayıcı sonuçlar alabilmek için gerekiyorsa idam cezası bile tartışmaya açılmalıdır.
Bahçeli'nin açıklamalarından öne çıkan başlıklar:
"Şiddet vakalarında bir türlü azalma emaresi görülmemektedir"
Üzülerek ifade etmeliyim ki toplumsal bünyeyi ur gibi saran şiddet vakalarında bir türlü azalma, zayıflama ve gerileme emaresi görülmemektedir. Aile faciaları, vahşet haberleri, seri cinayetler, kan donduran diğer menfur hadiseler maalesef milli vicdanı derinden yaralamaktadır. Bazı diziler, gösterişe ve mübalağaya yaslanmış magazin programları, karamsarlık servis eden haberler hepimizi ve herkesi rahatsız etmektedir.
Sabahın en erken saatlerinden gecenin geç vakitlerine kadar kavgadan, kargaşadan, kutuplaşmadan, değerlerimize yönelik linç girişimlerinden başka ekranlarda hiçbir şey göze çarpmamaktadır. Gidişat iyi değildir. Boşuna denilmemiştir: Arsıza yüz vermeyin, tepenize çıkar. Edepsize çok susmayın, sabrınızı yorar. Cahile çok vefalı olmayın, bir pula satar. Yordam bilmeyenle yola çıkmayın, istikametiniz şaşar.
"Bir şura toplantısı başta olmak üzere her çareye müracaat edilmelidir"
Şiddete aşağı çekmek amacıyla konunun uzmanları ve muhatapları tarafından iştirak edilecek geniş katılımlı bir şura toplantısı başta olmak üzere her çareye müracaat edilmelidir. Netflix’te küfür ve en seviyesiz esprilerin yer aldığı, şarlatanlıktan öte bir meziyeti olmayan sözde komedyenlerin rol aldığı diziler artık haddini aşmıştır. Aile hayatı son sığınaktır, bu sığınağın yağmalanması için planlı bir propaganda devrededir. Küfür etmenin neresine güleceğiz? Kadını metalaştıran, erkeği yozlaştıran ucube dizi sahnelerinin neresini beğenip takdir edeceğiz.
"Bize anlatacak, bizimle paylaşacak hiçbir şeyi olamaz"
Bir yanda magazin programları ile gözümüzün içine sokulan bohem ve aşağılık hayatlar varken, diğer yanda bu hayatları yaşayanların özgürlükçü ve hümanist poz vermeleri çelişkilidir, alçak bir kumpastır.
Sebze ve meyve fiyatlarını eleştirip, lüks bir mekanda veya tatil beldesinde dar gelirli bir ailenin neredeyse mutfak masrafına eşdeğer bir parayı 1 saatte harcayıp gününü gün eden ve kursaklarını dolduranlar, geceliği bir memurun aylık maaşına eşdeğer bir otelde keyif sürüp, ‘ne olacak bu memleketin hali?’ diye gevşek gevşek konuşup, vur patlasın çal oynasın havasıyla har vurup harman savuranların veya ön kapıda mağdur, arka kapıda mağrur görünüşte düşünceli ve duyarlı, fesatta fırsatçı, faizci ve fazilet yoksunu tatlı su solcularının, meyhane devrimcilerinin, merdane gibi dönen devşirmelerin, ‘böyle ekonomi olur mu, bu fiyat artışları ne olacak?’ diye sorup arkaya dolandıktan sonra yatlarla dolaşan, sonradan cebi para görmüş üç kağıtçı demokratların, bize anlatacak, bizimle paylaşacak hiçbir şeyi olamaz.
"İdam cezası bile tartışmaya açılmalıdır"
Toplumsal şiddetin engellenmesi, mütemadiyen yaşanan cinayetlere bir son verilmesi hususunda görüş ve önerilerimizi maddeler halinde millete sunmuş ve şöyle demiştik:
Ailenin korunması, şiddetin önüne geçilmesi konusunda kapsamlı bir ruh sağlığı yasasına ihtiyaç duyulduğu tartışmasızdır. Şiddetin ruhsal ve psikolojik yönü mutlaka, mutlak suretle analiz edilmelidir. Bunun yanında yasal güvenceye kavuşturulmalıdır. Evlilik hazırlığı içinde olan insanlarımızın ruhsal dengesinin yerinde olup olmadığı tartışması bu çerçevede ele alınmalıdır.
"Şiddeti durdurmak maksadıyla hem güvenlik önlemleri hem de cezai müeyyideler derinliğine ve genişliğine artırılarak hiç kimsenin gözünün yaşına bakılmamalıdır. Mahkemeler, cinayet davalarında süratle karar vermeli, iyi hal indirimi, akli denge sorunu veya bir başka sebeple canilerin ceza indirimiyle taltif edilmelerine imkan tanınmamalıdır. Çocuk istismarı, kadın cinayetleri, tecavüz suçlarında caydırıcı, kalıcı ve kapsayıcı sonuçlar alabilmek için gerekiyorsa idam cezası bile tartışmaya açılmalıdır.
Kaynak:
Reklam alanı
Son dakika gelişmelerden anında haberdar olmak için WhatsApp haber kanalımıza katılın.
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.
Yasal Uyarı: Yayınlanan haberler, köşe yazıları, fotoğraflar, yazı dizileri ve her türlü eserin tüm hakları
Mirajans Medya İletişim Reklam Haber ve Prodüksiyon A.Ş.'ye aittir. Kaynak gösterilerek bile olsa eserin bütünü veya
bir kısmı özel izin alınmadan kullanılamaz.
⚡ BU HABERE EMOJİYLE TEPKİ VER!
👏
1
❤️
1
😊
7
😡
4
👎
5
😂
0
😢
0
😲
0
Toplam 18 tepki
Bahçeliyi duyanda idam cezasını sırf bebek katilinin asılmasını önlemek için kendi imzasıyla kaldırıldığı nı bilmediğimizi zanneder
Cumhurbaşkanı Erdoğan\'dan idam açıklaması Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, idam cezasına İlişkin, \"Bütün mesele, parlamentoya geldiği zaman parlamentodan geçtiği anda benim için onaylamamak diye bir şey yoktur, onaylarım.\" dedi. 01.08.2018 AA da bu açıklamasını çok iyi hatırlıyorum bir kaç kez telaffuz etti. Ülkemizi zaten AB\'ye almayacaklar bari artık şu iğrenç olaylar ve vatan hainliği için idam cezası gelsin
Yorum Yap
Konya'da hafif ticari araç ile otomobil çarpıştı: 8 yaralı
Hamas: Kudüs'te yeni yerleşim birimi kurması İsrail'in uzun siciline işlenen yeni bir suç
Kız arkadaşı tarafından çalılıkların arasında ölü bulundu
Konya'da park halindeki otomobilde yangın çıktı
Konya’da 3 katlı binada yangın
Konya'da "Birlikte Gülen Çiftler Daha Uzun Yaşar" semineri düzenlendi
Bakan Tunç, hakim ve savcı yardımcılığı sınavına girecek adaylara başarılar diledi
Soykırımcı İsrail'den, Batı Şeria'da taş atan Filistinlileri öldürme emri
8 öğrenciye cinsel istismarda bulunan öğretmene 65 yıl hapis cezası
Öğretmen affetti yönetim affetmedi! Öğretmenlerine zorbalık yapan ve dalga geçen 5 öğrenci okuldan atıldı
ASELSAN'dan NATO üyesi ülkeye ihracat: 410 milyon dolarlık imza
Uyuşturucu soruşturması: Evinde arama yapılan Fenerbahçe Başkanı Sadettin Saran ifadeye çağırıldı