Meclise teşekkür eden Başkan Öztürk “Oda Yönetimi ve Meclisi olarak; Odamızın köklü tarihine ve büyüklüğüne yakışır şekilde birlik ve beraberlik içerisinde şehrimize ve ülkemize hizmet etme azim ve kararlılığımız devam etmektedir. Sizlerin değerli destekleriyle kabul edilen 2021 Bütçemiz ve Faaliyet Programımız ışığında; Konya Ticaret Odası, üyelerine verdiği hizmetin kalitesini artırma çalışma hedefinde ilerlemeye devam etmiştir. Türkiye’de ve dünyada sayılı odalar arasına girme yolunda bu yılda da başarılı çalışmalar gerçekleştirdik. Meclis üyelerimizin desteğiyle, şehrimizin ve ülkemizin hedeflerine yakışır şekilde Odamızın gerçekleştirdiği projelerde ilerleme kaydettik. Şehrimiz ve ülkemiz için yeni bir yıla adım attığımız bu gün de yeni hedeflerimizde inançla ve kararlılıkla çalışmaya devam edeceğimizi vurgulamak istiyorum. Konya için ihracat artışını, ticaret ve sanayide dönüşümü ve beşeri sermayemize yapılacak yatırımları öncelikli konular olarak görüyoruz. Odamız çatısı altında kurduğumuz KTO Eğitim ve Sağlık Vakfı, KTO Karatay Üniversitesi, Uluslararası Fuar Merkezi’nde yaptığımız çalışmalarla Konya ekonomisine katkımızı daha da artırdık. KTO Teknoloji ve Eğitim Kampusu bünyesinde Mesleki Eğitim Merkezi, Dış Ticaret Merkezi ve Yetkinlik ve Dijital Dönüşüm Merkezi (Model Fabrika) ile Konya ekonomisinin üretim ve ticaret kapasitesini dünya ile rekabette öne geçirecek şekilde geliştirmeyi hedefliyoruz. Bugüne kadar olduğu gibi 2021 yılı içerisinde de Konya Ticaret Odası olarak üyelerimizin refahı için, şehrimizin her alanda gelişmesi noktasında gereken çalışmaları sizlerle birlikte yürüdüğümüz bu kutlu yolda birlik ve beraberlik şuuru ile yapacağımıza inancımız tamdır” şeklinde konuştu.
Toplantıda gündemdeki ekonomik ve sosyal konuları değerlendiren Başkan Öztürk, salgının küresel ölçekte hızla yayılması ve ülkeleri hazırlıksız yakalamasının, küresel sağlık sisteminin ve küresel ekonominin büyük bir hasar görmesine sebep olduğunu ifade ederek, “Ülkemiz de bu krize ne yazık ki kötü bir zamanda yakalandı. 2018 yılının ikinci yarısında yaşanan ve yansımaları itibariyle 2019 yılının büyük bir kısmını etkileyen kur atağı krizi sonrasında atılan adımlar tam meyvelerini verecekken hiç beklenmedik bir durum ile karşı karşıya kaldık. Özellikle virüsün yayılımını sınırlandırıp kontrol altına almak adına uygulanan tedbirler ekonomimizde sıkıntı yaşanmasına sebep olmuştur ve etkilerini 2021’de de hissetmeye devam edeceğiz. Türkiye ekonomisi 2021 yılına maalesef zorlu koşullar içerisinde adım atmaktadır. Bu zorlu koşulları; Covid-19 salgını başta olmak üzere bir dizi olumsuz konjonktürel etki ile ortaya çıkan yüksek işsizlik oranları, yüksek enflasyon ve faizin başı çektiği yapısal problemler oluşturmaktadır. İlerleyen süreçte; sürdürülebilir bir enflasyon, istikrarlı bir faiz ve kur düzeyi ile birlikte ekonomimize olan güven tesis edilerek, yatırımcılarımızın yeniden yatırım fırsatlarını değerlendirmeye alacaklarına inanıyorum. Sağlıklı bir büyüme için; üretim, verimlilik, dijitalleşme ile işgücünün niteliğinin ne kadar önemli olduğunu da unutmamamız gerekir. 2018 – 2020 dönemindeki kur atağı ve küresel salgın krizi yerli ve milli üretimin önemini ortaya koymuştur. Her zorluğun yeni bir başlangıca kapı aralayacağına olan inancımızla bu iki yıllık kriz sürecini gelecek dönemler için avantaja çevirmeliyiz. Bu açıdan 2021 yılını başlangıç düsturuyla iyi değerlendirmeliyiz. 2021 yılında başlamasını istediğimiz ve umut ettiğimiz “Yeniden Yüksek Büyüme”nin en önemli unsurları; teknolojik dönüşümü sağlayarak dışa bağımlılığı azaltmak ve verimliliğimizi artırmak olmalıdır. Dışa bağımlılığın azaltılması, teknoloji çağına uyum sağlayabilecek yeni nesillerin yetiştirilmesi, sanayide dijital dönüşüm ve verimliliğin artması ile mümkün olacaktır. Ülke ekonomisinin, mevcut olumsuz konjonktürü geride bırakıp, tekrar yüksek büyüme patikasına girebilmesi için katma değer üreten bir ekonomi yapısına dönüşmesi gerekir. Amacımız, artık 2020’yi geride bırakıp 2021 yılı ile birlikte, her alanda yapısal reformların uygulamaya koyarak, daha güçlü bir Türkiye hedefine ulaşmak olmalıdır” dedi.
Kaynak: