Uzun süre kulaklık kullanımının etkilerini araştıran çalışmaların sonucuna göre, insanlarda ve diğer birçok memelide normal bir süreç olan kulak kiri oluşumu, kulaklık kullanımından etkileniyor.
Kulak kanalının açıklığının yakınında her zaman ince bir kulak kiri tabakası olması gerekiyor. Bu kir, dış kulak kanalını nemlendirerek enfeksiyonu önlemek için koruyucu bir mekanizma olarak çalışıyor. Böcekler, bakteriler ve su için bir bariyer sağlıyor.
Kulak kiri, kulak kanalının dış kısmında üretilen doğal olarak oluşan bir madde. Yani kulağın kendi kendini temizlemesini kesintisiz bir biçimde yerine getiriyor.
Kulak içi cihazların normal kullanımı genellikle bir soruna neden olmuyor. Ancak uzun süreli kulaklık kullanımı, hava akışını etkileyerek, nemli kulak kirinin kurumasını durduruyor.
Kulaklarda ter ve nemi hapsederek onları bakteriyel ve mantar enfeksiyonlarına daha yatkın hale getiriyor. Hücrelerin tıkanmasına neden olarak bakterilerin oluşmasına davetiye çıkartıyor.
Hareketi engellenen kulak kirlerinin birikmesi; ağrı, baş dönmesi, kulak çınlaması, kaşıntı gibi diğer semptomlarla birlikte işitme sorunlarına neden olabiliyor.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.