MHP ve Cumhur İttifakı'nın tarihi bir zafere imza atacağını vurgulayan Kalaycı, "Sağlam ve şaşmaz bir iradeye, feraset ve basirete sahip necip Türk milleti seçimini yapacak, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan bir kez daha ve açık ara farkla seçilecektir." ifadesini kullandı.
- "Esasen Türkiye'de başörtüsü sorunu bitmiş, mağduriyetler dönemi kapanmıştır"
Kalaycı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun sosyal medya hesabından başörtüsüne yasal düzenleme çağrısı yaptığını anımsatarak, şunları kaydetti:
"Hazırladıkları teklif CHP Grup başkanvekillerinin imzasıyla TBMM Başkanlığına sunulmuştur. Sayın Cumhurbaşkanımızın 'Eğer samimiysen, dürüstsen gel anayasa değişikliğini yapalım ve bunu tamamen masadan kaldıralım' çağrısı karşısında, Sayın Kılıçdaroğlu önceki gece Newyork'ta sosyal medya hesabından 'Erdoğan kim, anayasa, aile kim? Onunla ne aile konuşulur, ne anayasa. Bu konu kapanmıştır' açıklamasını yapmıştır. Sayın Kılıçdaroğlu başörtüsü konusunda sözünün arkasında duramamış, 'u dönüşü' yapmış, meydandan kaçmıştır. Esasen Türkiye'de başörtüsü sorunu bitmiş, mağduriyetler dönemi kapanmıştır. Yeni bir kanuni düzenlemeye ihtiyaç da yoktur. Kılıçdaroğlu ve CHP yönetimi şayet mazilerindeki ayıplı sayfalardan nedamet duyuyorlarsa, buyursunlar, gündemdeki anayasa değişiklik teklifine destek versinler."
- "Bunlar hala aday kim olacak onu tartışıyor"
Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayını belirleyemediğini anlatan Kalaycı, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bunlar hala aday kim olacak onu tartışıyorlar. Sayın Kılıçdaroğlu, parti başkanlarının uzlaşması halinde cumhurbaşkanlığı adaylığına hazır olduğunu açıklarken bir yalvarmadığı kalmıştır. Zillet ittifakının cumhurbaşkanı adayını 6+1 formatlı masa değil, dış güçler belirleyecektir. Biden'dan onay almadan 'adayımız budur' diyemezler. Sayın Kılıçdaroğlu'nun 'FETÖ'cüleri göreve iade edeceğim' demesi özellikle ABD'ye verilmiş güvencedir, ne isterseniz yaparım mesajıdır. Sayın Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı adaylığı konusunda icazeti milletimiz yerine uluslararası aktörlerden almak için ABD'ye gitmiştir. Halbuki bizim adayımız belli, kararımız nettir. Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'dır. Çıkarsınlar adaylarını, görsünler Hanya'yı Konya'yı. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin ilk Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan, Türk milletinin takdiri ve tercihiyle yeniden Cumhurbaşkanı seçilecektir. Milliyetçi Hareket Partisi, oy oranı ve milletvekili sayısını artıracak, Cumhur İttifakı daha da güçlenecektir. Arzumuz, arayışımız ve mücadelemiz bu doğrultudadır."
Kalaycı, 4 Eylül'de Sivas, 11 Eylül'de Bursa, 18 Eylül'de Kayseri, 25 Eylül'de Erzurum'da düzenledikleri "2023'e Doğru, Aday Belli, Karar Net" temalı açık hava toplantılarının beşincisinin 16 Ekim'de Konya'da yapılacağını, Afyonkarahisar, Burdur, Isparta ve Karaman teşkilatlarının da katılacağını belirterek, Konyalıları 16 Ekim'de Kılıçarslan Kent Meydanı'ndaki mitinge davet etti.
Toplantıya, MHP Konya Milletvekili Esin Kara ve İl Başkanı Remzi Karaarslan ile partililer katıldı.
Genel Başkan Yardımcısı Kalaycı'nın konuşmasının tamamı şöyle:
“Genel Başkanımız Devlet Bahçeli, 16 Ekim Pazar günü Selçuklu’nun başkenti, Şehr-i Sultan Konya’ya geliyor. Türkmen beyimiz, gönüller şehri Konya’mıza geliyor. Konyalı tüm hemşehrilerimizi, Liderimiz Devlet Bahçeli’nin teşrifleriyle Pazar günü saat 16’da Kılıçarslan Şehir Meydanı'nda yapılacak açık hava toplantımıza davet ediyorum. Konya milli duruşun adı ve adresidir. Konya haksızlığa direnen asalettir. Konya mazlumların sığınağı, Türkiye’nin gür ve güçlü sesidir. Konyalı diktir, asla eğilmez. Konyalı Selçuklu kartalı gibi kudretin simgesidir. İnanıyorum ki, Pazar günü Kılıçarslan Şehir Meydanı'ndan yükselen ses yedi düvelden duyulacak, dosta güven, düşmana korku salacaktır.
2023 yılında Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü yıl dönümünü hep birlikte kutlayacağız. Cumhurbaşkanı ve Milletvekili Genel Seçimleri de 2023 yılında yapılacaktır. Sağlam ve şaşmaz bir iradeye, feraset ve basirete sahip necip Türk milleti seçimini yapacak, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan bir kez daha ve açık ara farkla seçilecektir. Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı da tarihi bir zafere imza atacaktır. 2023’de yalan, yıkım ve yozlaşma kaybedecektir. 2023’de tarih tekerrür edecek, müstevliler ve onların taşeronları mağlup edilecektir. Kazanan Türkiye, kazanan Türk milleti, kazanan Cumhur İttifakı, kazanan Milliyetçi Hareket Partisi olacaktır. Milliyetçi Hareket Partisi 2023 yılına çok sıkı bir şekilde hazırlanmaktadır. Kılı kırk yaran kuyumcu titizliğiyle, her ayrıntıyı düşünen, her imkanı seferber eden, her ihtimali dikkate alan basiretli bir kavrayışla çalışmalarımıza hız veriyoruz.
4 Eylül 2021 tarihinden 3 Ekim 2021 tarihine kadar “Güçlü Siyaset, Lider Türkiye, Hedef 2023, Siyasette Yeni Dönem: Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ve Stratejik Hedefler” temasıyla, biri Konya’mızda olmak üzere 9 bölge istişare toplantısı yaptık. 30 Ekim 2021 tarihinden 9 Aralık 2021 tarihine kadar “Adım Adım 2023; İl İl Anadolu” temalı çalışmalarımızı 81 ilimizin tamamında gerçekleştirdik. 8 Şubat 2022 tarihinden 29 Eylül 2022 tarihine kadar “Adım Adım 2023; İlçe İlçe Anlatma ve Aydınlatma” temalı çalışmalarımızı 966 ilçemizin tamamında başarıyla ifa ettik. 8 Ekim cumartesi günü başlattığımız “Adım Adım 2023; Köyüm Benim” temalı sohbet toplantıları çerçevesinde, bugüne kadar 8 il ve 52 ilçeye bağlı toplam 136 köyde vatandaşlarımızla bir araya geldik. Bu hafta sonu planlanan sohbet toplantılarında da hedefimiz; 8 il ve 46 ilçedeki toplam 123 köyde daha milletimizle buluşup kucaklaşmak ve dertleşmektir. “Adım Adım 2023; Köyüm Benim” temalı sohbet toplantıları hız kesmeden sürdürülecektir.
Milliyetçi Hareket Partisi vatanımızın her köşesinde insanımıza muhabbetle dokunmakta, huzurlu ve mutlu bir Türkiye’ye erişme azmini ilmek ilmek dokumaktadır. Bu arada, millî bilinci uyanık kılmak ve milli iradeyi meydanlara yansıtmak üzere “2023’e Doğru; Aday Belli, Karar Net” temalı açık hava toplantılarımızla 2023 seçimlerinin kampanya dönemini başlattık. 4 Eylül’de Sivas, 11 Eylül’de Bursa, 18 Eylül’de Kayseri ve 25 Eylül’de Erzurum açık hava toplantılarımızla meydanın boş olmadığını cümle aleme gösterdik. Çok şükür dostları sevindirdik, düşmanları çatır çatır çatlattık. “2023’e Doğru; Aday Belli, Karar Net” temalı açık hava toplantılarımızın beşincisi 16 Ekim Pazar günü Konya’mızda gerçekleştirilecektir. Toplantımıza Afyonkarahisar, Burdur, Isparta ve Karaman teşkilatlarımız da katılacaktır. MHP Konya il ve ilçe teşkilatlarımız açık hava toplantımız için seferber olmuştur. Hazırlık konusunda üstün çaba ve gayret gösteren her bir dava arkadaşıma şükranlarımı sunuyorum.
“KILIÇDAROĞLU “U DÖNÜŞÜ” YAPMIŞTIR”
CHP Genel Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu, başörtüsü konusunda yasal düzenleme çağrısından kısa sürede çark etmiş, yan çizmiş, samimi ve dürüst olmadığını açıkça ortaya koymuştur. Bilindiği üzere, Sayın Kılıçdaroğlu 3 Ekim 2022 gecesi sosyal medya hesabından başörtüsüne yasal düzenleme çağrısı yapmış, müteakiben hazırladıkları teklif CHP Grup başkanvekillerinin imzasıyla TBMM Başkanlığına sunulmuştur. Sayın Cumhurbaşkanımız "Eğer samimiysen, dürüstsen gel anayasa değişikliğini yapalım ve bunu tamamen masadan kaldıralım" çağrısı karşısında, Sayın Kılıçdaroğlu önceki gece Newyork’ta sosyal medya hesabından “Erdoğan kim, anayasa, aile kim... Onunla ne aile konuşulur ne anayasa. Bu konu kapanmıştır.” açıklamasını yapmıştır. Sayın Kılıçdaroğlu başörtüsü konusunda sözünün arkasında duramamış, “u dönüşü” yapmış, meydandan kaçmıştır. Esasen Türkiye’de başörtüsü sorunu bitmiş, mağduriyetler dönemi kapanmıştır. Yeni bir kanuni düzenlemeye ihtiyaç da yoktur. Kılıçdaroğlu ve CHP yönetimi şayet mazilerindeki ayıplı sayfalardan nedamet duyuyorlarsa, buyursunlar, gündemdeki anayasa değişiklik teklifine destek versinler.
Milliyetçi Hareket Partisi başörtüsü konusunun bütünüyle gündemden çıkarılması amacıyla hayırlı bir girişim olarak değerlendirdiği anayasa değişikliğine sonuna kadar vardır ve sözünün de 2008 yılında olduğu gibi arkasındadır. Hatırlanacağı üzere 2008 yılında MHP ve Ak Parti’nin birlikte yaptığı düzenleme, esas itibariyle başörtüsü meselesini tamamen çözerek anayasal güvenceye kavuşturmuştu. 411 milletvekilinin eli adalet için, inanç ve ifade hürriyeti için kalkmıştı. Ancak CHP Anayasa Mahkemesi’nin kapısında soluğu alarak bu kanunu iptal ettirmişti. Milletimiz, “411 el kaosa kalktı” manşetlerini unutmuş değildir. Milletimiz, başörtülü kadınlarımıza, kızlarımıza yapılan zulmü unutmuş değildir. Milletimiz, bizzat Kılıçdaroğlu’nun başörtüsüne 1 metrelik bez parçası dediğini unutmamıştır. Kılıçdaroğlu’nun başörtülü kardeşlerimize yönelik rehine iftirasını da unutacak değildir. Çok şükür ki Türk milleti bunların cemaziyelevvelini ve sicilini çok iyi biliyor ve tanıyor.
Altılı masanın Cumhurbaşkanı adayı henüz değildir. Bunlar hala aday kim olacak onu tartışıyorlar. Sayın Kılıçdaroğlu, parti başkanlarının uzlaşması halinde Cumhurbaşkanlığı adaylığına hazır olduğunu açıklarken bir yalvarmadığı kalmıştır. Zillet ittifakının Cumhurbaşkanı adayını 6+1 formatlı masa değil, dış güçler belirleyecektir. Biden’dan onay almadan adayımız budur diyemezler. Sayın Kılıçdaroğlu’nun “FETÖ’cüleri göreve iade edeceğim” demesi özellikle ABD’ye verilmiş güvencedir, ne isterseniz yaparım mesajıdır. Sayın Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı adaylığı konusunda icazeti milletimiz yerine uluslararası aktörlerden almak için ABD'ye gitmiştir. Halbuki bizim adayımız belli, kararımız nettir. Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’dır. Çıkarsınlar adaylarını, görsünler hanyayı Konya’yı. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ilk Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan Türk milletinin takdiri ve tercihiyle yeniden Cumhurbaşkanı seçilecektir. Milliyetçi Hareket Partisi, oy oranı ve milletvekili sayısını artıracak, Cumhur ittifakı daha da güçlenecektir. Arzumuz, arayışımız ve mücadelemiz bu doğrultudadır.
“ALTILI MASA İTHAL BİR MASADIR”
Altılı masa ithal bir masadır. Yapımcısı ve yönetmeni okyanus ötesidir. Zaten, iktidar için okyanus ötesinden medet umuyorlar. Bilinmelidir ki, Türkiye’de iktidar ruhsatını ABD değil, güç odakları değil, büyük Türk milleti vermektedir. Altılı masa yedi ayda yedinci toplantısını yapmıştır. Toplanıp toplanıp, dağılıyorlar. Ortada hol yok, yumurta yok. Gizli ajandaları, gizli gündemleri HDP’yle koalisyon kurmak, PKK’ya bakanlık vermektir. HDP’yle masa altında el ele tutuşup, masa üstünde sözde restleşen ikiyüzlülerin inandırıcılığı ve itibarı da sıfırdır. Milletimiz kimin ne olduğunu, neyi hedeflediğini, gayet iyi biliyor. Hiç kimse masal anlatmasın, CHP demek HDP demektir, CHP demek İyi Parti demektir, HDP demek PKK demektir. Terörle mücadeleye hayır diyen bunlardır. Terörist Demirtaş ve Sorosçu Kavala serbest bırakılsın diyen bunlardır. PKK'ya hizmet ettikleri için görevden alınan Belediye Başkanlarına sahip çıkan bunlardır. Teröriste gazeteci diyen de bunlardır.
Milli meselelere şaşı bakan bunlardır. Mavi vatandaki varlığımıza karşı gelen, Suriye’de, Irak’ta, Libya’da ne işimiz var diyen, İHA’ya, SİHA’ya karşı çıkan bunlardır. İnancımıza ve aile yapımıza uygun olmadığı için feshedilen İstanbul sözleşmesini geri getireceklerini söyleyen de bunlardır. Türkiye’yi düşündükleri yoktur. Hiçbir projeleri yoktur. En küçük hazırlıkları yoktur. Zillet ittifakını oluşturan partilerin tek ortak söylemi Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’dir. Başka hikâyelerini bilen ve duyan yoktur. Kaldı ki anlatacakları hiçbir şeyleri yoktur. Zillet ittifakının vaadi Türkiye’yi siyasi istikrarsızlık dönemlerine geri döndürmektir. Hükümet krizlerinin, demokrasi dışı müdahalelerin, yürütmede çift başlılık açmazlarının tekrar doğmasını hedeflemenin dışında telaffuz ettikleri ikinci bir husus yoktur. Bakınız, çok partili seçimlerin yapıldığı 21 Temmuz 1946’dan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin yönetim hayatımıza resmen girdiği 9 Temmuz 2018’e kadar geçen 72 yıllık zaman diliminde tam 51 hükümet görev yapmıştır. Bu 72 yıl boyunca; 17 koalisyon hükûmeti, 6 azınlık hükûmeti, 3 darbe hükûmeti, 2 geçici hükûmet görev yapmıştır. Koalisyon ve azınlık hükûmetlerinin ortalama görev süresi 1 yıl 10 gün olmuştur. Türk milleti 25 gün görev yapan hükûmetleri dahi görmüştür. Kısa ömürlü hükümetler, Cumhurbaşkanı seçiminde yaşanan gerilimler, koalisyon partileri arasındaki kutuplaşmalar, hükümet kurma aşamasındaki anlaşmazlıklar milletimizi sürekli hayal kırıklığına uğratmıştır. Kayıp seneler geleceğimizden çalmıştır.
Biz Cumhur İttifakı olarak milletimizden aldığımız güçle bu olumsuz tabloya neşter vurduk. Yönetim sistemimizde kalıcı ve köklü bir reform yaptık. Siyasi istikrarı kurumsallaştırdık, devlet ve millet dayanışmasını üst bir seviyede güncelledik, daha da kuvvetlendirdik. Parlamenter sistemde yaşanan tüm sıkıntılar Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile ortadan kaldırılmıştır. Devlet yönetiminde çift başlılık, yönetim sisteminde tıkanıklıklar, hükûmet krizleri ve siyasi istikrarsızlıklar dönemi sona ermiştir. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin sahibi şüphesiz aziz milletimizdir. Bizim sözümüz Türk milletinin sözüdür. Türkiye geriye gitmeyecek, eskiye dönmeyecektir.
“ÜLKEMİZİN GELECEĞİNİ TESLİMİYETÇİLER, İŞBİRLİKÇİLER BELİRLEYEMEZ”
Dünya diken üstünde, bıçak sırtındadır. Soğuk Savaş bitmiştir, ama sıcak savaşlar dönemi açılmıştır. Nükleer silah tehdidi her gün endişeleri körüklemektedir. Önümüzdeki yıllar kurşun gibi ağır olacaktır. Türkiye’nin güvenliği, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğü her şeyin üstündedir. Ülkemizin geleceğini teslimiyetçiler, işbirlikçiler belirleyemez. 24 Haziran 2018 tarihinde yapılan Cumhurbaşkanı ve Milletvekili Genel Seçimlerinin üzerinden geçen yaklaşık 4,5 yıllık zaman dilimi, kimin millet ve vatan sevdalısı, kimin işbirlikçi ve Türkiye karşıtı olduğunu iyice tescillemiştir. Cumhur İttifakı ile Türk Cihan Hâkimiyeti mefkûresinin tohumu yeniden atılmıştır. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi Türk ve Türkiye yüzyılının stratejik gücüdür. Geleceğin muhteşem ve müreffeh günlerine inanıyorum ki Cumhur İttifakı’yla ulaşılacaktır. Bu vatan sokakta bulunmamıştır. Bu devlet icazetle kurulmamıştır. Türkiye Cumhuriyeti devleti ve Türk milli kimliği şehit kanlarıyla kazanılmıştır. Her yöremizi, her insanımızı bağrımıza basıyoruz. Herkese elimizi uzatıyoruz. Ancak bölünme gayreti içerisinde olanları da affetmemiz mümkün değildir.
Biz, manda ve himayeyi reddeden inanmışlığın tarafıyız. Biz, tam bağımsızlığımızı ve milli bekamızı son damla kanına kadar müdafaa edecek iman ve irade gücünün tarafıyız. Biz, Misakı Milliyi and bilen sarsılmaz sadakatin tarafıyız. Biz, ya istiklal ya ölüm seslenişinin tarafıyız. Biz, ölürsem şehit kalırsam gaziyim diyen fedakârlığın tarafıyız. Biz Cumhur İttifakı’yız, lider ülke Türkiye’nin mimarıyız. Türk vatanı has bahçemiz, Türk milleti baş tacımız, elbette Türkiye kara sevdamızdır. Çağrımız, önce ülkem ve milletim diyen herkesedir. Çağrımız bu vatan benim, bu bayrak benim, bu ülke benim diyen her kardeşimizedir. Gelin bir olalım, iri olalım, el ele verelim, hep birlikte Türkiye’nin ve Türk milletinin gücünü gösterelim. İnanıyorum ki, Konya Pazar günü Saat 16’da Kılıçarslan meydanında tarihi bir mitinge ev sahipliği yapacaktır. Siz kıymetli basın kuruluşlarımızı ve sizlerin aracılığı ile tüm hemşehrilerimizi, Genel Başkanımız Devlet Bahçeli ile buluşmaya davet ediyor ve bekliyoruz.”
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.