Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasının satır başları şöyle;
TBMM Genel Kurulumuz dün itibarıyla yeniden çalışmalarına başladı. Sizlerle en son bütçe görüşmelerinin hemen ardından bir araya gelmiştik.
Bilindiği gibi salgın sebebiyle ara verdiğimiz il kongrelerimize 13 Ocak'ta yeniden başladık. Canlı bağlantı ile katılacağımız Erzincan ve Erzurum ile iki haftada 27 kongremizi tamamlamış oluyoruz.
Hep söylediğimiz gibi AK Parti'yi kuran da, iktidar yapan da milletimizdir. Biz de milletimize vefa borcumuzu hizmet ederek, eser ortaya koyarak, yatırım yaparak ödemeye çalışıyoruz. Türkiye'nin son 18 yılda nereden nereye geldiğini akıl ve vicdan sahibi herkes görüyor biliyor. Ancak özellikle eski Türkiye'de yaşamamış gençlerimize bu kazanımların önemini anlatmakta zorlanıyoruz. Türkiye'nin demokrasi ve ekonomide çağ atladığını yaşayarak idrak etmeyenlere bunları anlatmamız şarttır. Esasen sadece Meclis grup toplantımızı yapamadığımız son bir ayda salgın şartlarına rağmen ülkemize kazandırdıklarımıza rağmen örnek teşkil edecek zenginliktedir. Dün Elazığ'da öncekilerle birlikte sayısı 8 bini bulan deprem konutlarının anahtar teslim törenine katıldık. Konutların önemli bölümünü sahiplerine teslim ettik. Yaz aylarına kadar Elazığ'da 20 bin Malatya'da 6 bin konutun tamanını hak sahiplerine vermiş olacağız.
Cuma günü Türkiye Genç İş Adamları Konfederasyonunun başkanı ve yönetim kurulu üyeleri ile bir araya gelerek değerlendirmelerde bulunduk. Şu kritik dönemde hükümetimize ve ekonomimize verdikleri samimi destek için TÜGİK'e teşekkür ediyorum. Geçtiğimiz yılı program dönemi hedefinin de üzerine çıkararak kapatan iş dünyamıza şükranlarımı sunuyorum.
Her günümüzü ülkemiz ve milletimiz için dolu dolu geçirdik. Ülkesine ve milletine karşı sorumluluk hisseden herkesten tek beklentimiz kendi üzerine düşen görevleri hakkıyla ifa etmesidir.
Bu şekilde görevlerimizi hakkıyla yerine getirdiğimizde ne ülkemizin önünde ne Cumhur İttifakı'nın önünde durabilecek bir güç tanımıyoruz. Unutmayınız milletimiz her birimizi teker teker takip ediyor ve karnemizi dolduruyor. Seçim günü bu karne oy oranı olarak önümüze konacaktır.
Türkiye'nin önünde hepimiz için yapılacak çok iş var. Yürütmede bizim yapmamız gereken işler var. Yasamada sizin yapmanız gereken işler var. Tüm bunların toplamı sayesinde ülkemizi istikrar iklimi içerisinde ileri yürütebiliriz.
"Yakında reform paketlerini Meclis'in takdirine sunacağız"
Yakında hazırlıklarını tamamlamak üzere olduğumuz yeni reform paketlerini Meclisimizin takdirine sunmaya başlayacağız. Bu reform tekliflerinin ülkemizi 2023'e ve daha sonrasına taşıyacak çok köklü içerikler içerdiği görülecektir. Geniş bir alanda geleceğe hazırlayacak bu reform sürecine hep birlikte sahip çıkacağız.
Dikkat ederseniz bizden başka gelecek vizyonu tasarlayan da yok. Tek vaatleri Tayyip Erdoğan'ı indirmek olan muhalefete bu millet iktidarı vermez. Küresel siyasi ve ekonomik değişim sürecinde Türkiye'yi nereye getireceğini söyleyemeyen, projesi olmayan, yoldaşları şaibeli hiçbir yapı milletimizden iktidar vizesi alamaz. Hamdolsun bizler tüm şeffaflığımızla milletimizin huzurundayız. İnşallah 2023 seçimlerinde bir kez daha sandıktan zaferle çıkarak Türkiye'nin inşası sürecinde yeni bir safhaya geçeceğiz.
"Kendi partilerinde oynadıkları tek adamcığız rolünü tebessümle seyrediyoruz"
CHP'nin yalanları, iftiralarını anlatırken Mevlana Hazretlerinin, testinin içinde ne varsa dışına da o sızar sözüne atıfta bulunmuştum. Aradan geçen bir aylık sürede yaşanan her hadise CHP içerisindeki curufun ne derece olduğunu göstermiştir. CHP yöneticileri kendi içlerinde yaşanan skandalları örtmek için hem bize hem de milletimize olan hakaretlerinin dozunu artırmıştır. Milletimizin önüne çıkıp özür dileyecek içlerindeki tacizci, tecavüzcü ve hırsızlardan hesap soracaklarına pişkinlik yapıyorlar. Cumhuriyetin ilk partisini bölücü örgütün maşalığına düşürenlerin siyaset oyunlarını millet günü geldiğinde başlarına geçirecektir. Kendi partilerinde oynadıkları tek adamcığız rolünü tebessümle seyrediyoruz. Bir de halkçılık diyerek kendilerini halkın içinde bizi de güya sarayda göstermeye çalışmıyorlar mı artık orada söz bitiyor. Hayatımızın her döneminde olduğu gibi bugün de milletimizle birlikteyiz.
Düşünebiliyor musunuz? Hastanelerde rehin alınan ölülerimiz vardı. Kimin dönemi bay Kemal'in dönemi. Bunları bu ülkede yaşadık fakat Z kuşağı bunları bilmiyor. Bunları anlatmamız lazım. Bu bay Kemal işte SSK gibi önemli bir kurumun başında olduğu dönemlerde malesef ölülerimiz bile rehin alınıyordu. Şu anda Okmeydanı Cemil Taşçıoğlu Şehir Hastanesi benim oturduğum semte yakın bir yerdeydi. O zamanlar Okmeydanı Şehir Hastanesiydi. Yakınlarımın çok ciddi yaşadıkları oldu. Oradan ölülerini alamıyorlardı. Bay Kemal o zaman SSK'nın başındaydı. Şimdi biz Cemil Taşçıoğlu Hastanesi ile bunlara ders veriyoruz fakat bunlarda ders alabilecek kabiliyet yok.
"CHP'ye göre Cumhurbaşkanı da valiler de militan"
Bu zat, ticareti, ekonomiyi, ihracatı, kurumların nasıl işlediğini bilmez. Çünkü bunların işi bilgiyle değil sadece ellerine tutuşturulan kağıtlar ve kulaklarına üflenen suflelerdir. Bunlar yatırımı, büyümeyi, istihdamı, uluslararası krizleri yönetmeyi, kendi partilerindeki al takke ver külah ilişkileri gibi sanıyorlar. Bu işler öyle değil. bu ara bir militan lafı tuturdular. Bunlara göre Cumhurbaşkanı, bakanlar militan. Hakimler, savcılar, valiler, kaymakamlar, tüm askerler, diplomatlar, polisler ve öğretmenler başta olmak üzere memurların hepsi militan. Aslında bunlara göre milletin kendilerine oy vermeyenlerin yüzde 75'i tamamı militan.
Peki kendileri ne, terör örgütü mensuplarına arkadaş demek bunların meşrebinde militanlık değil kibarlık. Terör örgütündeki partiyi belediyelerine ortak etmek militanlık değil işbirliği. Dışarıda ülkemize düşmanlık edenlerin değirmenine su taşımak militanlık değil nezaket. Her türlü ahlaksızlığın üstünü örtmek militanlık değil haysiyet gösterisi. Kendilerinden olmayan herkese iftira atmak militanlık değil şeref imaresi.
Çok partili siyasi hayata geçişle birlikte milletimizi kalkınmayla tanıştıran Menderes'i hatırlıyoruz. Türkiye'yi yeni bir lige çıkaran Özal'ı hatırlıyoruz. Merhum Erbakan hocamız ve rahmetli Türkeş gibi başka isimler de ekleyebiliriz. Gerisi nerede? Gerisi tarihin tozlu raflarında. Bize ve milletimize ağızlarına geleni söyleyerek edepsizlik edenlerin gidecekleri yer de orasıdır.
"Sabrın varsa, Haziran 2023'e kadar kapıda bekleyeceksin"
Milletimiz elbette ilk seçimde bunlara da bir güzellik yapacaktır. Biz sabırla kendi yolumuzda yürümeye devam edeceğiz. Acelemiz yok, hane bunlar erken seçim diyorlar ya. Sanıyorlar ki oradan birşeyler toparlarız. Buradan size ekmek yok. Sabrın varsa, Haziran 2023'e kadar kapıda bekleyeceksin. Bizim daha yapacak çok işimiz var. Açılışlar devam ediyor. Bunları yapacağız. Bunlarla beraber yola devam edeceğiz.
Muhalefetin başındaki zata cevap vermeyi biz israf olarak görüyoruz. Bizim Naci bey bu işe üst düzeyde israf olarak bakıyor. Bu işe ayırdığımız mesaiye de siyasetin cilvesi olarak bakıyoruz.
Ben bugün bu kürsüden şunu hatırlatıyorum; İçişleri bakanımızın da ifade ettiği gibi bu ülkenin yargısı var ve kendilerine militan diye hakaret eden bu zata bütün bu hakarete muhatap olanların dava açma zamanı gelmiştir geçiyor bile. Herkes davasını açmalıdır. Bu memleket sahipsiz değil. Gereği yapılmalıdır.
"10 milyon doz aşıyı ülkemize getirttik"
Bizim asıl gündemimiz milletimizin meseleleridir. Aşı çalışmalarının başlamasıyla yeni bir safhaya geçtik. Şu an itibarıyla 10 milyon doz aşıyı ülkemize getirttik. Dünyanın birçok geliştiğini söyleyen ülkeler aşı bulamıyor. Böyle bir konumda. Biz hamdolusn yaptığımız anlaşma ile bu 50 milyon dozun 10 milyon dozunu tedarik etmiş vaziyetteyiz. En kısa sürede hedef kitlenin tamamına aşılar ulaşacaktır.
Esnaflarımızı bugüne kadar yalnız bırakmadık. Bu konu ile ilgili ekranları başında bizi izleyen kardeşlerime de sesleniyorum. Bundan sonra da yalnız bırakmayacağız. Salgından etkilenen esnafımıza 3 ay süreyle aylık bin lira esnaf desteği, kira desteği yapmaya devam ediyoruz.
Lokanta, restoran ve kafe gibi ticari işletmelere destek müjdesi
Şimdi de yeni bir müjdeyi sizlerle paylaşmak istiyorum, lokanta restoran ve kafe gibi sektörlerde alınan tedbirler nedeniyle faaliyetleri kısıtlanan ve 2019 cirosu 3 milyon lira ve altı olan gerçek usulde vergilendirilen ticari işletmelere destek ödemesi yapacağız. Cirosu yüzde 50 ve daha fazla azalan işletmelere 2 bin liradan az 40 bin liradan fazla olmamak üzere cironun yüzde 3'ü kadar destek ödemesi yapacağız.
Kaynak: