Selçuk Üniversitesi (SÜ) Fen Fakültesi Zooloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gökhan Zengin, “Türkiye Florasından Toplanan Beş ‘Salsola’ Türü Üzerine Kapsamlı Biyolojik ve Kimyasal Araştırmalar” adlı projesine ilişkin, Tuz Gölü’nde 5 tuzcul bitkinin araştırılacağını belirterek “Projemizin ana kurgusu; ülke ekonomisi ve milli ilaç geliştirilmesine yönelik katkı sağlamaktır.” dedi.
Reklam alanı
Bitki kimyası ve biyolojik aktivite alanında Türkiye’nin önde gelen bilim insanları arasında yer alan Doç. Dr. Zengin, yaptığı açıklamada, TÜBİTAK BİDEB 2247-A Ulusal Lider Araştırmacılar Programı kapsamında bilimsel değerlendirmeye alınan 113 projeden 31’inin desteklenmeye hak kazandığını söyledi. Laboratuvar ekibiyle hazırladıkları projenin de bu çerçevede desteklenmeye değer görüldüğünü ifade eden Doç. Dr. Zengin, “Laboratuvarımızda genel itibarıyla bitkilerin biyokimyasal özellikleri ve bitkilerin tıbbi amaçlı kullanımlarına yönelik çalışmalar yürütmekteyiz. Bu bağlamda yüksek lisans öğrencilerim ve doktora öğrencilerimle başta ülkemiz bitki potansiyellerinin eczane raflarına aktarılmasını hedeflemekteyiz. Fizyoloji/Biyokimya Laboratuvarı Uluslararası İş Birliği Ağı ile yurt dışından laboratuvarımıza getirilen örneklerin de biyopotansiyelleri, biyolojik aktiviteleri ve kimyasal kompozisyonlarının ortaya çıkarılarak başta küresel sağlık problemleri olmak üzere birçok sağlık sorununa şifa kaynağı olup olmayacağını araştırmaktayız. Bu noktada Temmuz 2021’de laboratuvarımız tarafından sunulan projemiz, TÜBİTAK BİDEB 2247-A Ulusal Lider Araştırmacılar Programı kapsamında Selçuk Üniversitesinde desteklenen tek proje olarak kayıtlara geçti.” diye konuştu.
“BİTKİLERİN KİMYASAL İÇERİKLERİ İTALYA’DA BELİRLENECEK”
Zengin, proje kapsamında Tuz Gölü yakınlarında toplanan “Salsola” cinsine ait 5 bitki türünün biyopotansiyellerini ve ilaç hammaddesi olarak kullanımını belirlemeye çalışacaklarını aktardı. Dünyada bu tarz bitkilerin eczane raflarında kullanımıyla ilgili çok sayıda çalışmanın olduğunu anlatan Zengin, “Biyopotansiyelleri, biyolojik potansiyelleri az bilinen bitki örnekleri arasında yer alan tuzcul bitkiler, diğer adıyla halofitik bitkiler; tuz yoğunluğunun fazla olduğu bölgelerde, deniz kıyılarında veya Tuz Gölü gibi ortamlarda karşımıza çıkmaktadır. TÜBİTAK projemizde, Tuz Gölü Havzası oldukça tuzlu bir bölge ve dolayısıyla burada yetişen bitkilerin eczane raflarına aktarılması, başta ülke ekonomisi ve Milli İlaç Projesi’ne destek sağlama konusunda hedef olarak tuzcul bitkilere yöneldik. Laboratuvarımızda bu noktada bazı analizleri kendimiz gerçekleştireceğiz, birtakım analizler hususunda da yurt dışı iş birliklerimizden faydalanacağız. Özellikle İtalya'daki iş birlikçilerimizle bu bitkilerin tam anlamıyla kimyasal içeriklerinin de ne olduğunu belirleyeceğiz. Proje kapsamında bitkiler içerisinde başta şeker hastalığı, alzaymır ve obezite gibi küresel sağlık problemleri olarak nitelendirilen hastalıklara çözüm arayışı ya da en azından bu noktada eczane rafına aktarılabilecek yeni bir hammadde kaynağı olup olmayacağını değerlendireceğiz. Projemizin ana kurgusu, ülke ekonomisi ve milli ilaç geliştirilmesine yönelik katkı sağlamaktır.” ifadelerini kullandı.
“BİTKİLERİN KİMYASAL İÇERİKLERİ İTALYA’DA BELİRLENECEK”Zengin, proje kapsamında Tuz Gölü yakınlarında toplanan “Salsola” cinsine ait 5 bitki türünün biyopotansiyellerini ve ilaç hammaddesi olarak kullanımını belirlemeye çalışacaklarını aktardı. Dünyada bu tarz bitkilerin eczane raflarında kullanımıyla ilgili çok sayıda çalışmanın olduğunu anlatan Zengin, “Biyopotansiyelleri, biyolojik potansiyelleri az bilinen bitki örnekleri arasında yer alan tuzcul bitkiler, diğer adıyla halofitik bitkiler; tuz yoğunluğunun fazla olduğu bölgelerde, deniz kıyılarında veya Tuz Gölü gibi ortamlarda karşımıza çıkmaktadır. TÜBİTAK projemizde, Tuz Gölü Havzası oldukça tuzlu bir bölge ve dolayısıyla burada yetişen bitkilerin eczane raflarına aktarılması, başta ülke ekonomisi ve Milli İlaç Projesi’ne destek sağlama konusunda hedef olarak tuzcul bitkilere yöneldik. Laboratuvarımızda bu noktada bazı analizleri kendimiz gerçekleştireceğiz, birtakım analizler hususunda da yurt dışı iş birliklerimizden faydalanacağız. Özellikle İtalya'daki iş birlikçilerimizle bu bitkilerin tam anlamıyla kimyasal içeriklerinin de ne olduğunu belirleyeceğiz. Proje kapsamında bitkiler içerisinde başta şeker hastalığı, alzaymır ve obezite gibi küresel sağlık problemleri olarak nitelendirilen hastalıklara çözüm arayışı ya da en azından bu noktada eczane rafına aktarılabilecek yeni bir hammadde kaynağı olup olmayacağını değerlendireceğiz. Projemizin ana kurgusu, ülke ekonomisi ve milli ilaç geliştirilmesine yönelik katkı sağlamaktır.” ifadelerini kullandı.
Kaynak:
Reklam alanı
Son dakika gelişmelerden anında haberdar olmak için WhatsApp haber kanalımıza katılın.
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.
Yasal Uyarı: Yayınlanan haberler, köşe yazıları, fotoğraflar, yazı dizileri ve her türlü eserin tüm hakları
Mirajans Medya İletişim Reklam Haber ve Prodüksiyon A.Ş.'ye aittir. Kaynak gösterilerek bile olsa eserin bütünü veya
bir kısmı özel izin alınmadan kullanılamaz.
⚡ BU HABERE EMOJİYLE TEPKİ VER!
👏
7
❤️
0
😊
0
😡
0
👎
1
😂
0
😢
0
😲
0
Toplam 8 tepki
Tebrikler. İsrail yıllardır bu işi gerçekleştiriyor.
Yorum Yap
Konya'da bir iş yerinde yangın çıktı! 1 kişi hayatını kaybetti
"Covid-19 salgını sürecinde BioNTech aşısı gelmediği" iddialarına yalanlama
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği ile Tarım ve Orman bakanlıklarının bütçesi kabul edildi
Markete patlayıcı madde atan 2 şüpheli tutuklandı
Bakan Göktaş: 68 ulusal ve uluslararası proje yürütüyoruz
Güllü'nün oğlu Tuğberk Yağız Gülter savcılıkta ifade verdi: Cinayetse alakası olan herkesten şikayetçiyim
İsrail basınına göre, orduda toplu istifa olasılığı gündemde
Hamas: Netanyahu'nun Aksa'da Burak Duvarı'na baskın düzenlemesi kabul edilemez
TUSAŞ Airbus'a 500'üncü gövde teslimatını gerçekleştirdi
AB, 2035 yılı için öngördüğü içten yanmalı motor yasağını hafifletiyor
Bakan Kurum: Kira ve konut fiyatlarını dengeleyeceğiz
Filistinli kurumlar: İsrail hapishanelerindeki Filistinli esir sayısı 9 bin 300'e ulaştı