Bel fıtığı, omurgadaki disklerin yerinden çıkıp sinirler üzerinde baskı oluşturmasıyla meydana gelir. Bu baskı genellikle ani başlayan kalça ve bacak ağrılarıyla kendini belli eder. Halk arasında bu durum bazen “siyatik” olarak da adlandırılır. Doç. Dr. Emir Kaan İzci, bu yazıda günümüzde bel fıtığı tedavisinde yaygınlaşan “tam kapalı bel fıtığı ameliyatı” hakkında detaylı bilgiler sunuyor.
Tam Kapalı Bel Fıtığı Ameliyatı Nedir?
Tam kapalı bel fıtığı ameliyatı, diğer adıyla Full Endoskopik Diskektomi (KEBFA), minimal invaziv bir cerrahi yöntemdir. Bu teknikle, bel ve bacak ağrılarına sebep olan fıtıklaşmış disklerin ve dar kanalların tedavisinde çok küçük bir kesiden endoskopi (kamera) yardımıyla girişim yapılır. İşlem sırasında adale, kemik ve bağ dokusuna zarar verilmez; böylece hasta ameliyat sonrası daha az ağrı hisseder ve iyileşme süreci oldukça kısalır.
Tarihçesi ve Gelişimi
Bel fıtığı cerrahisinin kökeni 1929 yılına kadar uzanır. Ancak o dönemlerde cerrahilerde yaşanan komplikasyonlar ve doku hasarları, daha az zarar veren yöntemlerin geliştirilmesi gerektiğini ortaya koymuştur. 1970'lerde mikroskopik teknikler devreye girmiş ve daha başarılı sonuçlar elde edilmiştir. 1990'larda ise günümüzde de yaygın olarak kullanılan tam kapalı bel fıtığı ameliyatı tanımlanmış ve hızla benimsenmiştir.
Dr. İzci, bu teknikle özellikle Güney Kore, Amerika, Almanya ve Çin'de başarılı sonuçlar alındığını, 2016’da ise bu yöntemle ilgili uluslararası bir dernek olan ISESS’in kurulduğunu belirtiyor.
Hangi Hastalar İçin Uygundur?
Tam kapalı bel fıtığı ameliyatı, bel fıtığı nedeniyle cerrahi müdahale gereken hastaların %90'ında güvenle uygulanabilir. Özellikle sinirlere baskı yapan ve patlamış fıtıklar, daha önce ameliyat olup tekrar eden fıtıklar veya aşırı kilolu hastalarda bu yöntem oldukça başarılıdır. Ancak ileri yaşta olup ciddi kireçlenme veya dar kanal sorunu olan hastalar için bu yöntem uygun olmayabilir.
Diğer Cerrahi Yöntemlerle Karşılaştırma
Doç. Dr. Emir Kaan İzci, tam kapalı bel fıtığı ameliyatının diğer cerrahi yöntemlere göre en büyük avantajının dokulara zarar vermemesi olduğunu vurguluyor. Bu teknikte kamera sisteminin var olan anatomik boşluklardan ilerlemesiyle fıtık çıkarıldığı için kas ve bağ dokusuna hasar verilmez. Böylece hastalar çok daha hızlı iyileşir ve günlük yaşantılarına daha kısa sürede dönerler. Ayrıca enfeksiyon riski de neredeyse yok denecek kadar azdır.
Ameliyat Süreci ve Sonrası
Tam kapalı bel fıtığı ameliyatı genellikle 45 dakika sürer ve lokal ya da genel anestezi altında yapılabilir. Dr. İzci, bu ameliyatı genel anestezi ile gerçekleştirmekte olup, böylece hastaların operasyon sırasında hiçbir ağrı hissetmemesini sağlar. Ameliyat sonrası hastalar genellikle 2 saat içinde ayağa kaldırılır ve ertesi gün taburcu edilirler.
Ameliyat sonrası dönemde hastaların, dikkat etmeleri gereken bazı önemli noktalar vardır. Uzun süre oturmaktan kaçınmak, ani eğilme hareketlerinden uzak durmak ve düzenli egzersiz yapmak bu sürecin bir parçasıdır.
Tam Kapalı Bel Fıtığı Ameliyatının Başarı Oranı
Doç. Dr. İzci’nin deneyimlerine göre, tam kapalı bel fıtığı ameliyatında başarı oranı %95'tir. Hastaların büyük bir çoğunluğu ameliyat sonrasında hızlı bir şekilde iyileşir ve ameliyat öncesi yaşadıkları ağrılar ortadan kalkar.
Bel fıtığı tedavisinde en güncel ve etkili yöntemlerden biri olan tam kapalı bel fıtığı ameliyatı, hastalara daha hızlı bir iyileşme süreci sunarken, aynı zamanda minimum doku hasarıyla başarılı sonuçlar elde edilmesine olanak tanır. Doç. Dr. Emir Kaan İzci, bu yöntemin doğru hastalarda uygulandığında çok etkili olduğunu ve hastaların normal yaşamlarına kısa sürede döndüğünü belirtiyor.
Doç. Dr. Emir Kaan İzci hakkında daha fazla bilgi almak için buraya tıklayarak web sitesini ziyaret edebilirsiniz.
Kaynak: Haber Merkezi
