“Yüzün Soğuması Kalp Krizine Yol Açabilir”
Doç. Dr. Sunar; yüz soğumasının kalp krizi riski oluşturabileceğinin altını çizerek; “Soğuğa en duyarlı organlar deri ve burun mukozasıdır. Yüzün soğuması burada bulunan trigemino_kardiyak refleksini uyararak kan basıncı artışı ve kalp hızının düşmesi sonucunda kalp-dolaşım sistemi yanıtını tetikleyerek kalp krizine yol açabilir. Damarlarda daralmalara neden olan sebepler arasında olan soğuk, aynı zamanda inme yani kısmi felç hastalığına da yakalatabilir” şeklinde konuştu.
“Sigara Yasağı, Kalp Krizini %17 Azalttı”
Kışın hava kirliliğin artmasının, kapalı alanlarda toplanmalarla birlikte sigara içiminin iç ortama taşınmasının ve kapalı alanlara dışardan kirli havanın girmesinin de kalp krizini ve inme olaylarını arttırdığını belirten Doç. Dr. Sunar; “Dünya Sağlık Örgütü, kalp krizine bağlı ölümlerin yaklaşık %15’inin kapalı alan hava kirliliğine maruz kalmaya bağlanabileceğini bildirmiştir. Kapalı alan hava kirliliğinin en büyük nedeni olan sigara içmenin ya da pasif içiciliğin, kalp damar hastalıklarına bağlı ölümleri %30 arttırdığı görülmüştür. Kapalı ortamlarda sigara içme yasağı gelmesinden sonra yapılan çalışmalarda, kalp krizinin %17 azaldığı görülmüştür” ifadelerine yer verdi.
Kalp Krizi Riskine Karşı Alınacak Önlemler
Doç. Dr. Sunar; “Özellikle kışın çok soğuk havalarda, sabah erken saatlerde ve akşam saatlerinde sokağa çıkılmamalı; çıkılacaksa yüzü ve burnu da içine alacak şekilde giyinilmelidir. Bu saatlerde egzersiz yapılmamalıdır. Hava kirliliği için önlem alınmasının ve kapalı alanlarda sigara içilmemesinin, kalp damar sistemine bağlı ölümleri önemli oranda azaltacağı mutlaktır” diyerek bu durumların ortaya çıkmaması için alınması gereken önlemlere dikkat çekti.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.