Sırt üstü yüzerken uyuduğunda öldüğünü sanmışlar
Yaşadığı ilçede 73 yaşından bu yana göl sularına girdiğini anlatan Arıkan, her gün mutlaka yaklaşık 1,5 saat yüzdüğünü söyledi. Beyşehir’de Karaburun plajının ilçeye uzak olması nedeniyle Jandarma Burnu mevkisindeki göl kıyısında yüzdüğünü belirten Arıkan, tatlı sularda su yüzeyinde yatıp sırt üstü dinlenerek yüzmeyi çok sevdiğini ifade etti. Sırt üstü yüzerken bazen uyuduğunu ve hareketsiz kalması nedeniyle görenlerin kendisinin öldüğünü sandığını dile getiren Arıkan, “Suyun üzerinde ceset var” denilerek polise ihbar edildiğini ifade etti.
8 yaşında kendi kendine yüzmeye başladığını aktaran Cezmi Arıkan, “Performans yönünden gençliğimle şimdiki halim arasında fark var. O zamanlar çok uzun mesafe gidiyordum. Şimdi öyle çok uzun mesafe gitmiyorum. En fazla 800 metre veya 1 kilometre. Yaşım itibariyle bu mesafeyi geçmiyorum. Kış mevsiminde de yüzmeyi ihmal etmiyorum. Konya’da da evim var, orada kapalı havuzlara girerek yüzüyorum. Ayrıca, Antalya’da bulunan evime ise sonbahar döneminde giderek Aralık ayına kadar burada Konyaaltı plajında yüzüyorum. Antalya’ya da sadece yüzmek için gidiyorum. Yılın 5 ayı Konya ve Beyşehir’de, 7 ayı ise Antalya’da sulara giriyorum. Yılın 365 günü hemen hemen göl ve deniz sularında yüzüyorum. Yüzmeyi çok seviyorum ve sağlık buluyorum” diye konuştu.
Yüzme esnasında insanların vücuduna kramp girmesi sonucu boğulma tehlikesi yaşayabileceğine de dikkati çeken Cezmi Arıkan, bu durumun önüne geçebilmek için kendisinin uzun yıllardır mayosunda taşıdığı kilitli iğneyi göstererek, “Benim başıma birkaç defa geldi, kramp girdiğinde kilitli iğneyi mayomdan çıkarıp vücudumun herhangi bir yerine batırıp nohut büyüklüğünde kan çıktığında, krampı açar. Bu durumu önler. O yüzden 65 yıldır bu iğneyi yüzme esnasında da yanımdan hiç ayırmam, tüm mayolarımda vardır bu iğne. Yüzme sever herkese bunu tavsiye ederim. Bana da çok kramp girerdi, çok kurtuldum bu iğne sayesinde” sözlerine yer verdi.
"Bu sene göl suları 70 santim azaldı"
Yüzme sporunu çok sevdiğini, ancak yüzmeyi bilmeyenlere bu sporu öğretmeyi de çok sevdiğini vurgulayan Arıkan, bu yüzden birçok genç ve kişiye yıllardır yüzmeyi öğrettiğini de belirtti. Beyşehir Gölü’nde su seviyesinin düşmesi sonucu kıyılarda su derinliğinin de düştüğünü anımsatan Arıkan, bu yıl ise kıyılarda su yüzeyinin yosun ve otlarla kaplandığını, bu manzaranın kendisini üzdüğünü dile getirdi.
Derin sularda yüzmenin yanı sıra, temiz yerlerde yüzebilmek için yüzdüğü alanlarda sürekli yosun ve ot temizliği yaptığını da anlatan Arıkan, “Böyle sular çekildiğinde çok hoş olmuyor. Suyun yükseldiği dönemleri çok seviyorum. Bu sene göl suları 70 santim azaldı. Suların yüzeyi otlarla kaplandı, Haziran ayından beri yüzeceğim alanlarda bu ot ve yosunları elimle temizliyorum. O yüzden kollarım çok yoruldu. Ama benim yüzeceğim yerin temiz olması lazım” diye konuştu.
Yüzmenin dışında, gölden çıktıktan sonra göl kenarındaki parkta kondisyon aletlerinde spor yaptığını da anlatan Arıkan, ayrıca bisiklete binmeyi de çok sevdiğini ifade etti.
Arıkan, 73 senedir yüzmesine rağmen bu yaşına kadar sadece askerde iken bir yüzme yarışına katıldığını da anlattı. İlginç anısına de yer veren Arıkan, “Askerde iken İstanbul’da bir yüzme yarışmasına katıldım. Orada subaylar ‘Sen Konyalı’sın, orada deniz ne arar’ dediler, ben de ‘Beyşehir Gölü’nde yüzerim’ dedim. 90 kişi katıldık yarışa, Tuzla’da, ben orada üçüncü geldim. Sadece katıldığım yarış bu oldu” dedi.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.