Geçen yıl patent başvurularında yüzde 1, faydalı model başvurularında yüzde 23, marka başvurularında yüzde 31, tasarım başvurularında yüzde 17 artış olduğunu belirten Çavuşoğlu, özellikle salgının ilk aylarındaki eve kapanma döneminde biraz duraklama olsa da hazirandan itibaren artışın devam ettiğini kaydetti.
Çavuşoğlu, bu durumun ekonomik krize girmeden yola devam etmenin yolunun patente, markaya, inovasyona yatırım yapmaktan geçtiğini gösterdiğini, iş insanlarının bu durumu çok iyi kavradığını ifade etti.
"Üniversiteler adına alınan patent sayısı 2020 sonunda 5 bini geçti"
Ali Çavuşoğlu, Türkiye'de patent farkındalığı arttıkça patent sayısının da yükseldiğine işaret ederek, şunları kaydetti:
"2016'da patent sayısı 6 bin 153 iken, bu rakam 2020'de 7 bin 803'e çıkmıştır. Son 5 yılda yerli patentler yüzde 27 artmıştır. Özellikle üniversitelerimizin patent sayısı çok hızlı artmaktadır. 2009'da üniversiteler adına alınan patent sayısı sadece 28 iken, 2020 sonunda bu rakam toplamda 5 bini geçmiştir. 11 yılda üniversite patentlerinin sayısı 200 kat artmıştır.
Bu yılın ilk 2 ayında ise salgının son hızla devam etmesine karşın patent başvuruları yüzde 50 civarında ve faydalı model başvuruları yüzde 111 civarında artmıştır. Bu artışlar ülkemiz açısından sevindirici olup bu sayıların artarak devam etmesi en büyük isteğimizdir."
Salgın sürecinden en çok patent başvurusu sağlık ürünleriyle yapıldı
Türkiye'de son yıllarda en çok patent başvurusunun makine, telekom, sağlık ve insanların ihtiyaçları için kullandığı beyaz eşya, küçük ev aletleri gibi gündelik ürünlerde yapıldığını bildiren Çavuşoğlu, salgın sürecinde ise özellikle sağlık ve salgınla mücadele ürünleriyle ilgili çok miktarda patent ve faydalı model başvurusu yapıldığını anlattı.
Uluslararası patent başvuruları yüzde 46 arttı
Çavuşoğlu, uluslararası patent başvurularında ilk sırayı Çin patentlerinin aldığına işaret ederek, 2019'da bir önceki yıla göre uluslararası patent başvurusunun yüzde 5 artmasına karşın Türkiye'de bu rakamın yüzde 46 arttığını bildirdi.
Türkiye'nin uluslararası patent başvurusunda 2019 yılı başvuru sayısının 2 bin 58 olduğunu, bu rakamla Türkiye'nin 13'üncü sıraya yükseldiğini belirten Çavuşoğlu, "Çin telekom devi Huawei, 4 bin 441 başvuruyla en fazla uluslararası patent başvurusu yapan şirket oldu." dedi.
"Sağlık araç-gereçlerindeki patent sayısı ilaç patentlerinden daha fazla"
Patent Hareketi Derneği Başkanı Çavuşoğlu, Türkiye'nin sağlık sektöründeki patent sayısının her geçen yıl artmaya devam ettiğini, uluslararası patent başvurularının yüzde 6,9'unun medikal teknolojiler ve sağlık alanında yapıldığını belirterek, "Türkiye'de daha önce kişisel kullanım için ürünler, makine ve cihazlar en çok başvuru yapılan alan iken, geçen yıl sağlığın en çok başvuru yapılan alanlardan biri olduğunu söyleyebiliriz." dedi.
Yurt dışı ile kıyaslandığında Türkiye'de sağlık sektörü patentlerine yatırımın yeni artmaya başladığının görüldüğünü ifade eden Çavuşoğlu, "Ancak ülkemizde yerli ilaç patentlerinin diğer patentlerin sıralamasına göre daha düşük olduğunu görmekteyiz. Sağlık araç-gereçlerindeki patent sayısı ilaç patentlerinden daha fazla." diye konuştu.
Türkiye'nin savunma sanayisinde yaptığı atılımlar dikkate alındığında, özel sektör ve kamu sanayi firmalarının son yıllardaki patent sayılarının çok hızlı bir şekilde arttığını büyük bir mutlulukla izlediklerini aktaran Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ülkemizde savunma sanayi konusunda kümelenmelerin de olduğunu dikkate aldığımızda ve yerli üretim savunma sanayilerinin ülkemizde ve yurt dışında çok verimli bir şekilde kullanıldığını, bu ürünlerin yurt içinde ve dışında patent belgesiyle korunmakta olduğunu, dolayısıyla patentle korunan bu ürünlerin ülkemizin katma değerli ürünler ihracatını ve dolayısıyla kilogram başına ihracat miktarını artıracağını görmek patent sektöründeki çalışanları da ayrıca sevindirmektedir."
"Henüz patent belgesi alan bir aşı bulunmamaktadır"
Yerli aşı için patent alma sürecine ilişkin bir soru üzerine Çavuşoğlu, "Patent başvurusundan tescil belgesi alınmasına kadar olan süre en az 3 yıl olduğu için yerli aşılarla ilgili henüz patent belgesi alan bir aşı bulunmamaktadır. Yapılan başvuruların patent belgesi alması, yasal süreçlerin uzun olmasından dolayı en erken 3 yıl sonra olabilecektir." dedi.
"Benzer patentlerin çıkması durumunda çabalar boşa gidebilir"
Çavuşoğlu, patent almak isteyenlere şu tavsiyelerde bulundu:
"Patent başvurusu yapmak isteyenler, öncelikle patentlerinin ticarileşme potansiyeli olmasına dikkat etmelidir. Yapacakları patent başvurusuyla ilgili sektörlerindeki yerli ve yabancı patentleri çok iyi araştırıp kendi buluşlarının daha önce patentlenmediğine kanaat getirdikten sonra başvuru yapmalıdır. Aksi takdirde benzer patentlerin çıkması durumunda çabalar boşa gidebilir ve patent dosyası kabul edilmeyebilir. Ayrıca, patent başvurusu ve patent araştırmaları konusunda mutlaka patent vekillerinden danışmanlık almalarında büyük fayda var."
"Patentle kazanan ve patentle büyüyen ülkeler arasında girmeliyiz"
Ali Çavuşoğlu, Patent Hareketi Derneği olarak hedeflerinin, Türkiye'nin 2029 yılına kadar 1 milyon patent hedefine ulaşması konusunda kamuoyu oluşturarak farkındalık çalışmalarıyla ülke genelinde bunu patent seferberliğine dönüştürmek olduğunu vurgulayarak, "Patentle kazanan ve patentle büyüyen ülkeler arasında girmeliyiz." dedi.
26 Nisan Dünya Fikri Mülkiyet Günü ve Patent Haftası'nın tüm dünyada fikri mülkiyet bilincini artırmak ve farkındalık oluşturmak için çeşitli etkinliklerle kutlandığını hatırlatan Çavuşoğlu, Türkiye'nin de üyesi olduğu Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü'nün (WIPO) bu yıl için "Fikri Mülkiyet ve KOBİ: Fikirlerinizi Pazara Taşıyın" temasını belirlediğini, bu kapsamda çeşitli etkinlikler düzenleyeceklerini bildirdi.
Dünya Fikri Mülkiyet Günü'nün; bu yıl KOBİ'lerin ekonomideki kritik rolüne ve daha güçlü, rekabetçi ve dirençli işletmeler kurmak için fikri haklarını nasıl kullanabileceklerine ışık tuttuğunu aktaran Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
"KOBİ'ler; dünyadaki işletmelerin yaklaşık yüzde 90'ını oluşturuyor, küresel iş gücünün yaklaşık yüzde 50'sini istihdam ediyor ve birçok gelişmekte olan ekonomide milli gelirin yüzde 40'ını oluşturuyor. KOBİ'lerimiz, fikri mülkiyet hakkına sahip olduklarının veya bunun bir değeri olduğunun farkında değil. Fikri mülkiyet hakları ile bir fikri iş fırsatına dönüştürebilir, değer üretebilir, istihdam yaratabilir ve tüketicilere sunulan ürün seçeneklerini zenginleştirebilirsiniz. Patent hakları ile işiniz gelişebilir ve topluluğunuz gelişebilir."
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.