İçişleri Bakanlığının tüm afetlerde Türk halkının yanında olduğuna, vatandaşların yarasını sardığına işaret eden Bilgin, Bakan Soylu'yu söz konusu çalışmalardan dolayı tebrik etti.
Bilgin, Türkiye'nin imzalanan ilk toplu sözleşmesinden bugüne bir kıyaslama yapıldığında en başarılı toplu sözleşmenin gerçekleştirildiğini ve bunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çalışanların yanında durmasının, verdiği desteğin çok önemli olduğunu vurgulayarak, hem işçiler hem de memurların yapılan toplu sözleşmelerle çok geniş kazanımlar elde ettiğini söyledi.
"Bütün Akdeniz'i Türklere kapatmak istiyorlar"
Bakan Bilgin, "G7" olarak tanımlanan dünyanın en zengin 7 ülkesinin Kovid-19 salgınıyla mücadelede yaşadığı sıkıntılara, insanların tedavi olacak yer bulamadıklarına işaret ederek, Türkiye'nin bütün sağlık sistemiyle örnek olacak bir başarı sergilediğini, bununla ne kadar gurur duyulsa az olduğunu belirtti.
Türkiye'nin coğrafyasında verdiği mücadeleye de dikkati çeken Bilgin, Türklerin yaklaşık 600 yıldır var olduğu Akdeniz'den, Mersin Limanı'ndan, Antalya'dan sökülüp atılmak istenildiğini dile getirdi.
Bilgin, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bize sadece sahillerde girebileceğimiz, denizlerde yüzebilecek bir alan bırakıp onun dışında bütün Akdeniz'i Türklere kapatmak istiyorlar. Sadece orası mı? akrabalık, tarihsel, kültürel ilişkilerimizin olduğu Libya'dan, Cezayir'den, Tunus'tan, Suriye'den, her taraftan Türkiye'yi yok etmek, kuşatmak istiyorlar. Kim üstelik, Akdeniz ile hiç alakası olmayan Fransa, ABD, bütün uluslararası güç merkezleri Türkleri bu coğrafyada adeta çember altına almak istiyorlar ve Türkiye Cumhuriyeti bunlara karşı mücadele ediyor. Bu mücadelede Türkiye asla geri adım atmıyor, kendi hukukunu, haklarını, sadece kendi haklarını değil bu coğrafyanın insanlarının haklarını savunarak dimdik ayakta duruyor.
Türkiye, tıpkı geçtiğimiz yüzyılın başında Gazi Mustafa Kemal Paşa'nın verdiği bağımsızlık mücadelesinden sonra kurduğu Cumhuriyetin bağımsızlığını bugün de sürdürme kararlılığını coğrafyanın her yerinde gösteriyor."
Bilgin, Azerbaycan'ın işgal altındaki topraklarının nasıl kurtarıldığına bütün dünyanın şahit olduğunu söyledi.
"Dünyada bu kadar geniş sağlık hizmeti veren başka bir ülke zor gösterilir"
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Bilgin, toplu sözleşmelerin de bu zor şartlar içinde yapıldığını belirterek, Türkiye'nin, sosyal devlet ilkesine sahip çıkan, onu pratiğe geçiren demokratik bir ülke olduğunun altını çizdi.
"Dünyada bu kadar geniş sağlık hizmeti veren ve bunu kamusal bir hizmet olarak kabul eden başka bir ülke zor gösterilir." diyen Bilgin, ABD'de ve birçok ülkede insanların parası yoksa sağlık hizmeti alamadığını, Avrupa'nın sosyal demokrasi sistemlerinin büyük bir çöküş yaşadığını ifade etti.
"Yıl sonunda Türkiye yüzde 10 civarında büyüyecek"
Türkiye'nin ekonomisiyle de hızla büyüdüğüne dikkati çeken Bilgin, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Türkiye, ilk çeyrekte yüzde 7,2, ikinci çeyrekte yüzde 21,7 büyüdü. Efendim 'baz etkisiymiş', birtakım adamlar birtakım hikayeler yazmaya çalışıyorlar. Bu olayı küçültmek için uğraşıyorlar. Sözüm ona bunlar içinde iktisatçılar da var. Evet baz etkisi vardır ama baz etkisini nasıl hesap edecekler. Ben onlara şimdiden buradan söylüyorum, bu yıl sonunda Türkiye yüzde 10 civarında büyüyecek. İddialı bir şey söylüyorum. Türkiye'nin bu büyüme gücü nereden geliyor, üretiminden geliyor. Türkiye, çelik, cevher üretiyor, otomotiv sanayinde çok önemli üretimler gerçekleştiriyor. Her sektörde inanılmaz üretim öyküleri yazıyor."
"Türkiye büyümüyor, büyüyor da bizim cebimize yansıyor mu?" şeklindeki eleştirilere işaret eden Bilgin, "Yansıyor. Türkiye'nin işçilerinin cebine, sağlık sistemine, tüketim tarzına, eğitimine yansıyor. Türkiye, çok şükür birçok sorunla baş ederek, bu sorunları aşarak yoluna devam ediyor" dedi.
"Kamuda çalışan hiçbir işçi artık asgari ücretle çalışmıyor"
Bakan Bilgin, Türkiye'nin üretim gücünün en önemli göstergesinin ihracat olduğunu ve 200 milyar doları aşan bir ihracatın gerçekleştirildiğini söyledi.
Türkiye'nin gücüne, işçisinin emeğine güvenip inandıklarını vurgulayan Bilgin, sosyal devletin de ürettiği refahı çalışanlarıyla paylaşarak daha fazla güçleneceğini dile getirdi.
Bilgin, "Biz bugün gururla, alnımız ak çıkıp sizlerle bu sözleşmeyle en düşük ücret alan işçilere 400 lira seyyanen zam yaptıysak bu gücümüzden alarak bunu yaptık. Kamuda çalışan hiçbir işçi artık asgari ücretle çalışmıyor. Bu bizim yaptığımız sözleşmenin neticesi, 4 bin 100 liranın üzerine çıkardık. Asgari ücreti fiilen oraya çıkardık. Dolayısıyla diğer artırımları, yüzdeleri, vesaire hesap ettiğimiz zaman yaklaşık yüzde 35'in üzerinde bir artış oranına ulaştık" diye konuştu.
"Türkiye'nin yolunu kesemeyecekler"
Türkiye'nin birlik ve beraberlik içinde kapılarını güzel bir geleceğe açacağını ifade eden Bilgin, Türkiye'nin düşmanlarının boş durmadığını söyledi.
Bakan Bilgin, terör örgütlerinin, kendi iradeleri olmayan yabancı istihbarat servislerinin uzantısı cinayet örgütleri olduğunu belirterek şunları kaydetti:
"Bu coğrafyada hiçbir istihbarat örgütüne dayanmadan hiçbir terör örgütü bir hafta bile yaşayamaz. Dolayısıyla Türkiye'ye yönelen 'PKK/PYD' dediğimiz yapı, Amerikan istihbarat örgütünün, Suriye'deki Amerikan garnizonundan para alan kiralık elemanlara dönüşmüşlerdir. Bunu herkes biliyor artık.
Dolayısıyla ortada PKK bilmem ne, bunlar sahte isimler. Bunlar, bunları kamufle etmek, birtakım insanları aldatmak için kullanılan isimler. Türkiye'nin düşmanları, terör örgütleri, terör örgütlerinin arkasında olan diğer Türkiye düşmanları, uluslararası çevreler şunu bilsinler; Türkiye'nin yolunu kesemeyecekler. Türkiye çalışanlarıyla, işçileriyle, sosyal devletiyle birlikte ekonomisini geliştirerek geleceğe yürüyüşünü devam ettirecektir."
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Bilgin, toplu iş sözleşmesinin hayırlı olması temennisinde bulundu.
Törende, AFAD Başkanı Yunus Sezer, Türk Ağır Sanayii ve Hizmet Sektörü Kamu İşverenleri Sendikası (TÜHİS) Genel Sekreteri Adnan Çiçek, Türkiye Yol-İş Sendikası Genel Başkanı Ramazan Ağır da birer konuşma yaptı.
Konuşmaların ardından toplu iş sözleşmesi imzalandı.
Kaynak: