Geçmişten örnekler veren Soylu, "Bu ülkede başbakan astılar, iki bakan astılar. Her 10 yılda bir bu ülkede darbe yaptılar. Kutsallarımıza, değerlerimize el uzattılar. 'Sağcı-solcu, Alevi-Sünni' dediler, 'Türk-Kürt' dediler, 'Başı açık-başı örtülü' dediler, bu ülkenin yükselmemesi için ellerinden geleni yaptılar. Hiç durmadılar, bir gün ekonomiyle saldırdılar, bir gün terörle, bir gün anarşiyle, bir gecelik faizlerle... 'Siz bu ülkenin sahibi değilsiniz, efendiniz biziz, istediğimizi yaparız, istediğimizi getiririz. Sizin seçecekleriniz bizim umurumuzda değil, sizin seçeceğiniz milletvekilleri bizim umurumuzda değil, kurduğumuz sistemde sizleri istediğimiz gibi idare ederiz.' dediler." ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin 28 Şubat gibi bir dönemi atlattığını ifade eden Soylu, bu dönemde değerlere ve kutsallara el uzatıldığını vurguladı.
Soylu, "Çocuklarınız 15 yaşından önce Kur'an kursuna gidemez.' dediler. Hepimizin kafasını karıncalandırdılar. Bize kim Fatiha okuyacak, mezarımıza kim gelecek, bizi kim anacak? Bizi medeniyetimizden, geçmişimizden, inancımızdan, imanımızdan koparmak için ellerinden geleni yaptılar. '28 Şubat, bin yıl sürecek.' dediler. 'İnancınızı, geleneklerinizi beğenmiyoruz' diyerek bizi küçük gördüler. 'İktidar olursunuz ama muktedir olamazsınız.' diyenlere bu millet bir cevap verdi. İktidar da oluruz, muktedir de oluruz Allah'ın izniyle." diye konuştu.
Tüm engellemelere karşı Türkiye'nin ilerlediğini vurgulayan Soylu, Avrasya Tüneli'nin inşa edildiğini, savunma sanayinde atağa geçildiğini, 81 ile üniversite açıldığını anlattı.
"Zengin, büyük ve güçlü Türkiye'yi engelleyemeyecekler." diyen Soylu, Türkiye'nin terörün ve ekonomik saldırıların hedefi olduğuna işaret etti.
Soylu, şunları kaydetti:
"Gezi olaylarında bu ülkede faiz 3,5'tu. Bu ülke 100 milyar dolarlık yatırımın önünü açmıştı. Bizi engellemek için ültimatom verdiler. 'Siz kimsiniz ki bunları yapıyorsunuz, siz kime güveniyorsunuz?' Ne oldu, başı açık da başı kapalı da Meclise girdi mi, girdi. Zengin, büyük ve güçlü Türkiye'yi engelleyemeyecekler. Bana sert konuşuyorum diye kızıyorlar. Ne yapacağız, kaseti tekrar başa mı saracağız? Bu ülke 40 yıldır şehit veriyor. PKK'nın vekilleri, ben onlara milletin vekili demeyi doğru bulmuyorum, onlar Kandil'in vekilidir, onlar PKK'nın vekilidir. Bu milletin vekili olmayı hak etmiyorlar. 15-20 vilayette yürüyeceklermiş. Ne için, Apo'nun serbest bırakılması için. Yürüyebildiler mi? Onlar bu ülkeye fitne sokmak için acaba bir boşluk bulabilir miyiz diye bir arayış içerisindeler. Bana kızıyorlar, 'Ben sırtımı PKK'ya dayadım, PYD'ye dayadım.' diyen bir kadın vardı. Şimdi ona dört tane duvar verdik, istediğine daya dedik, kötü mü dedik."
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.
