Antalya'nın Aksu ilçesinde 2016 yılında "Çiçek ve çocuk" temasıyla gerçekleşen "EXPO 2016 Antalya"nın da sembol çiçeği olan şakayık, Toros Dağları'nın 1100 ve 1500 metre yükseklikteki sedir ormanlarında doğal yayılış gösteriyor.
Yılda 10 günlüğüne çiçek açarak sedir ormanlarını adeta pembeye bezeyen şakayıklar, Doğa Koruma ve Milli Parklar ekiplerince korunuyor.
Çiçeğin doğal yayılışının olduğu alanları fotokapanlarla ve sürekli devriye atarak takip eden ekipler, endemik çiçeği koparana ilgili yasa kapsamında 244 bin lira ceza uyguluyor.
Özellikle Likya Yolu'nu yürüyen turistlerin ilgi gösterdiği çiçeğin yayılış alanının, son yıllarda alınan tedbirlerle arttığı belirtiliyor.
"Antalya'da 700 endemik bitki türü bulunuyor"
Endemik bitkiler üzerine uzun yıllardır araştırma yapan Akdeniz Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Eğitimi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. İsmail Gökhan Deniz, Türkiye'nin bitki türleri açısından zengin olduğunu söyledi.
Türkiye'de bulunan 10 bin bitki türünden 3 bin 500'ünün endemik olduğuna dikkati çeken Deniz, "Antalya, endemik bitki çeşitliliği açısından çok zengin bir biyolojik çeşitliliğe sahip. Antalya'da 700 endemik bitki türü bulunuyor. Bunların en önemlileri arasında da şakayık yer alıyor." dedi.
Antalya'da hızlı iklimsel ve topoğrafik yapı değişimlerine ayak uydurmak için bitki türlerinin de sürekli bir gelişim ve değişim içerisinde olduğuna dikkati çeken Deniz, şunları söyledi:
"Şakayık da hızlı iklimsel ve topoğrafik değişime ayak uydurmuş bir çiçek. İlkbahar döneminde bulunduğu yüksekliğe bağlı olarak nisan ya da mayıs ayında çiçek açıyor. Sedir ağaçlarının altındaki orman ve orman altı açıklık bölgelerini seviyor. Likya Yolu'ndaki Sarıçınar Tepesi bölgesinde çok bulunuyor. Burası çok önemli bir ekolojik alan. Yerel halk 'Ayı, Yörük, yaban gülü' gibi adlar takıyor."
Şakayıkı koparanlara önemli para cezası verildiğini hatırlatan Deniz, şöyle konuştu:
"Bir bitki türü endemikse ve dünyada sadece orada bulunabiliyorsa bunun bir nedeni var. Çünkü tohumunu verdiğinde başka bir ortamda yetişemiyor, çiçeklenemiyor. Biz eğer o bitki türleri kendi yayılış gösterdiği bin ila iki bin metrenin arasından alarak balkonda veya iç mekanda saksıda yapabileceğimizi düşünüyorsak, bu çok büyük bir yanılgı içinde oluruz. İnsanlar balkonlarında, bahçelerinde yetiştirmek için iyi niyetle de olsa koparmasınlar. Köklü çıkartsalar bile bu çiçekler bir süre sonra ölüyor. Bu çiçeklerin evleri sedir ağaçların altındaki doğal ortamları."
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.