Basınla bir araya gelmelerinin nedenin bir süredir farklı tartışmaların öznesi haline getirilmeye çalışılan konularla ilgili olduğunu bildiren Soylu, güvenlik güçlerinin terör, uyuşturucu, kaçak göç, asayiş ve trafik kazalarıyla mücadeledeki başarısının bazı çevreler tarafından hedef haline getirildiğini söyledi.
Soylu, bu çerçevede bekçilerin maaşları ve yetkileri, 3600 ek gösterge ve promosyon konularının gündeme taşındığına işaret ederek, polisin uygulaması ve polisin çalışma standartlarındaki farklılıkların tartışıldığını kaydetti.
FETÖ'nün 15 Temmuz 2016 öncesi ve sonrasında güvenlik güçlerini manipüle etmek ve istediği sonuca ulaşmak için çalıştığını anlatan Soylu, yurt dışına kaçanlar, FETÖ ve diğer terör örgütü mensuplarının da buna destek verdiğini söyledi.
Soylu, son olarak polis intiharlarıyla ilgili tartışmaların, TBMM ve siyaset çatısı altında dillendirildiğini aktararak, "Buradaki hedef çok nettir, Türkiye'nin huzur ve güvenini, asayişini temin etmeye çalışan Türk Polis Teşkilatı'nın konsantrasyonunu bozmak, yıpratmak, fitne oluşturmak ve onu kendi işinin odağından ayırmak." diye konuştu.
Bakan Soylu, göreve geldiği 2016'da polis intiharlarının Türkiye'deki intihar sayısından daha yüksek olduğunu gördüklerinde Türk Polis Teşkilatı Teftiş Kurulu Başkanlığı, Polis Akademisi ve Mülkiye Teftiş Kurulu öncülüğünde 3 ayrı çalışma başlattıklarını söyledi.
Polis intiharları konusunda dünya ve Türkiye'deki çalışmalar ile yapılması gerekenlerin araştırıldığını anlatan Soylu, bu çerçevede 11 ay önce oluşturulan Hacettepe ve Gazi üniversitelerindeki öğretim üyelerinin de içinde bulunduğu Bilim Kurulu'nun çalışmalarını sürdürdüğünü kaydetti.
Türkiye'de son 5 yıldaki polis intiharları oranları
Soylu, ülkelere göre 2009-2018'deki polis intiharlarının Fransa'da 100 binde 34,92, Portekiz'de 19,54, Avustralya'da 16,90, İngiltere'de 16,44, Japonya'da 16,10, ABD'de 16 ve Türkiye'de 15,17 olduğunu bildirdi.
Türkiye'de son 5 yıldaki polis intiharları verilerini paylaşan Soylu, "İntihar 100 bindelik oranı 2016'da 23, 2017'de 20, 2018'de 13, 2019'da 11, 2020'de 11. Sonra 2021'de 100 binde 26'ya çıkmış. Bütün hocalarımız, akademisyenler, bizim Bilim Kurulumuz, salgın sonrası tetiklendiği konusunda bir değerlendirme sahibi. Bunun üzerine aldığımız tedbirler, yaptığımız çalışmalar sonucu şu anda 100 binde 13'te seyretmektedir." dedi.
Soylu, 2021-2022'deki intihar nedenlerinin başında evlilik çatışmaları ve ailevi sebepler, kripto para, sanal bahis, iddia ve benzeri ekonomik nedenler ile duygusal sebeplerin geldiğini anlatarak, araştırma sonuçları çerçevesinde yol haritası ortaya koyduklarını belirtti.
Bu kapsamda Emniyet Teşkilatı Rehberlik ve Psikolojik Danışma Uygulamaları Yönetmeliği'nin değiştirildiğini anımsatan Soylu, düzenli bireysel görüşmelerin zorunlu hale getirildiğini ifade etti.
Soylu, 2018-2022 yılları arasında polislere yönelik 9 bin 833 eğitim düzenlendiğini ve psikolog sayısının 105'ten 296'ya yükseldiğini açıkladı.
"Polisimizin yanı başındayız"
Polis Teşkilatını Güçlendirme Vakfı ile personele maddi destek sağladıklarını ve polis tesisi sayısını artırdıklarını ifade eden Soylu, şöyle devam etti:
"Polisimizin yanı başındayız. Biz bunu sadece iş olarak görmüyoruz, bu kutsal bir meslektir. Aynı zamanda polisi bir aile olarak görüyoruz. Bu dedikoduları yapanlar, FETÖ mahfilli olanlar, terör örgütü mahfilli olanlar, bu meseleyi özellikle siyaset alanına taşıyıp, HDPKK'lı milletvekilleri hakaret edince, her türlü fiziki müdahaleyi yapınca sesleri çıkmıyor, Mecliste el kaldırmaktan ürküyorlar, korkuyorlar, çekiniyorlar ortakları alınacak diye. Ama istismara gelince istismarı en üst düzeyde yapabilme kabiliyetini ortaya koyuyorlar."
HDP'li Ömer Öcalan'ın Polis Teşkilatı'na ilişkin açıklaması
Soylu, HDP Şanlıurfa Milletvekili Ömer Öcalan'ın "Halka hizmet etmeyen bu teşkilatın da (Polis Teşkilatı) yapılandırılmasında rol oynayacağız." açıklamasını hatırlatarak, "özellikle ana muhalefetin şımarttığı bu tiplerin, aba altından sopa göstermeyi ihmal etmediklerini" söyledi.
Polis gibi silah taşıma yetkisi bulunan Türk Silahlı Kuvvetleri ile Jandarma Teşkilatındaki intihar verilerine ilişkin soru üzerine Soylu, Emniyet ve Jandarma'daki intihar oranlarının hemen hemen aynı olduğunu ancak TSK'ya ilişkin bilgisinin bulunmadığını ifade etti.
-HDP'li milletvekillerinin yer aldığı sokak yürüyüşleri
Son günlerdeki sokak eylemlerine yönelik HDP'li milletvekillerin açıklamalarına ilişkin soru üzerine Soylu, HDP'nin PKK'ya esir olmuş topluluk olduğunu ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Apo'nun Suriye'den gönderilmesine itiraz ve Apo'nun şu anda tecrit içerisinde bulunduğunu ifade için Türkiye'nin birkaç ilinde milletvekilleri nezdinde aslında daha fazla kalabalık toplamak istemişler. Ama millet bu konuyu, bunların samimiyetini, bunların toplumu karıştırmak isteme anlayışını çok net gördükleri için artık inanmıyorlar. Orada Apo için, bir bebek katili için milletvekilleri çıkacaklar, sonra diyecekler ki 'Demokratik siyasete darbe vuruluyor, izin verilmiyor.' Demokratik siyaset bebek katili Apo ise anlayışlarının bu olduğu apaçık ortada. Onun için bu konuda bir milim dahi yürümelerine izin vermeyiz, kararımız nettir ve açıktır."
HDP Şanlıurfa Milletvekili Öcalan'ın Polis Teşkilatı'na ilişkin açıklamalarına değinen Soylu, "Kendi aralarında toplanıp, ana muhalefet partisi milletvekillerinin fısfıs konuştuklarını, oradan aldığı cesaret ve şımarıklıkla orada söylemeye çalışıyor. Bu şımarıklığı bunlara veren de CHP'nin bizatihi kendisidir. Orada polisimize milletvekilinin tokat atma girişimini sağlayan CHP'nin tamamen kendisidir." ifadesini kullandı.
İBB'ye ait cenaze aracında uyuşturucu yakalanması
Soylu, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin (İBB) şehirler arası cenaze nakil aracında emniyet ekiplerince 144 kilo 550 gram esrar ele geçirilmesine ilişkin soru üzerine, uyuşturucuyla mücadelenin sürdüğünü söyledi.
Meksika'dan İstanbul'daki Ambarlı Limanı'na sevk edilen konteynerde bugün 1,5 ton marihuana ele geçirildiğini ve 5 şüphelinin gözaltına alındığını hatırlatan Soylu, suç ve suçla mücadelede kullanılan ASENA programıyla suç riskinin ölçüldüğünü aktardı.
Soylu, ASENA programı çerçevesinde takip sonucu İstanbul Büyükşehir Belediyesine ait aracın yakalandığını ve soruşturmanın sürdüğünü belirterek, "Bizim görevimiz uyuşturucuya bir vesileyle geçit vermemektir." dedi.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.