Kışın sert geçtiği, kar ve yağmurun bol olduğu zamanlarda hanı görmek mümkün olmazken, kurak geçen kışlardan sonra hanın üst örtü kısımları kısmen görülebildi. Son yıllarda yağışların azalmasıyla görünür olmaya başlayan Altınapa Hanı, barajdaki su seviyesinin düşmesiyle 2017 yılında tamamen görünür hale geldi.
Kesme taşlardan yapılan ve Horasan harcıyla inşa edilen Altınapa Hanı, 8 asırdır bütün olumsuzluklara rağmen ayakta duruyor. Çevredeki Küçükmuhsine ve Ulumuhsine Mahallesinde yaşayanlar, eskiden büyüklerinin at arabalarıyla buradan geçtiklerini, karda, yağmurda, tipide mahalleye gelemeyip handa kaldıklarını, sabah geldiklerini anlattıklarını ifade ediyor.
“Seneden seneye böyle kulaklık zamanlarında meydana çıkıyor”
1960’lı yıllarında hanın sağlam bir vaziyette olduğunu aktaran Küçükmuhsine Mahallesi Muhtarı Ali Eroğlu (64), “Küçükmuhsine Mahallemize giden yol bu hanın civarından geçiyordu. İnsanlar, buradan ana asfalt olan Beyşehir yoluna gidiyorlardı ama sonra Altınapa Barajı su tutmaya başlayınca han suyun içinde kalıyor. Seneden seneye böyle kulaklık zamanlarda da meydana çıkıyor. Bu han tarihi bir hanımız. Yolumuzu üst taraftan verdiler şimdi biz ulaşımı oradan sağlıyoruz. Bizim çocukluk yıllarımızda burası işler vaziyetteydi. Fakat şimdi suyun altında kaldığı için deforme olmuş, bazı yerleri yıkılmış. Çok güzel kemerler var, odacıklar var, her şey meydanda yani çok güzel bir tarihi eserimiz” dedi.
“Dedelerimiz at arabalarıyla buradan pancar çektiklerini geçtiklerini öyle hatırlıyoruz”
Yapının Selçuklu döneminde yapıldığını ve kevgirlerinde en ufak bir bozulma olmadığını anlatan Ulumuhsine Mahallesi Muhtarı İhsan Çakır (54), “Tabii dolmuş haliyle, ana taşlar olduğu gibi orijinal olarak duruyor. Kireç taşından yapmışlar, betondan sağlam, herhangi bir bozukluk yok. Bir iki köşesini falan hazineciler oynamış o şekilde bozukluklar var. Burası kervan yolu. Yani eski İpek yolu. Atlıhan, Derelilerinhan, Altınapa, Hacımezar, Kızılören, Viranşehir’den de Beyşehir, yani gerçek İstanbul yolu. Daha önceleri dedelerimiz, babalarımız at arabalarıyla buradan pancar çektiklerini, yolun hanın dibinden geçtiklerini öyle hatırlıyoruz. At arabalarıyla buradan geçtiklerini karda, yağmurda, tipide mahalleye gelemeyip burada handa kaldıkları geceleyip sabah geldiklerini anlatırdı büyüklerimiz. Yani hanımız tadilat görse iyi olur fakat tadilat görse bile sürekli su basıyor evet bu sene kuraklık olunca böyle boşta görünüyor. Ama yağmur da lazım. Bereketimiz iyi olursa belki bu imkanı bulamayacağız baharın” dedi.
Kaynak: