Konya Pancar Ekicileri Kooperatifi Başkan Adayı Recep Konuk, seçim çalışmalarına dün de devam etti.
Bilindiği gibi mevcut yönetim Konya Pancar Ekicileri Kooperatifi’ndeki 4 yıllık dönemlerini tamamlayamadan, geçtiğimiz hafta baskın seçim mahiyetinde, 27 Temmuz’da yapılmak üzere Seçimli Genel Kurul kararı almıştı.
Karar sonrası hızlı bir şekilde organize olarak, Konya Şeker ve iştiraklerinde oluşan zaafları gidermek için, daha adil, daha kapsayıcı bir yönetim için, Torku’nun yeniden gıda sektörünün dev markalarından biri konumuna dönebilmesi için adaylığını açıklayan Recep Konuk, dün de Taraşçı, İncesu, Kesecik, Gökhüyük, Kuran, Kumluca, Ortakaraören, Yalıhüyük ve Akkise Mahallelerinde kavurucu sıcağa rağmen çiftçilerle bir araya geldi.
Kooperatif ortaklarıyla yaptığı sohbetlerde başkan adayı olma kararını vermesinde en önemli etkenin, Konya Şeker’de yaşanan yönetim sıkıntıları ve zafiyetleri olduğunun altını çizen Konuk, eğer gerekli tedbirler alınmazsa, birkaç yıl sonra Konya Ovasında tarım yapılamaz hale geleceğine de işaret ederek, “keşke kurumu düzgün yönetselerdi, keşke kurumların ve Torku markamızın marka değerini çökertmeselerdi, biz kendilerine destek olurduk. Ama gelinen noktada bu kararı almak zorunda kaldık” sözleriyle yaşanan süreci ifade etti.
“OVA’NIN KUZEYİ İÇİN HAVZA DIŞI SU LAZIM”
Vatandaşlardan gelen su ile ilgili sorulara da yanıt veren Recep Konuk, su olmazsa tarımın olmayacağına işaret etti. Manavgat Suyunun Konya Ovasına akıtılması ile Karasu’nun Konya Ovasına aktarılması projelerinin hayata geçirtilmesini mutlak surette sağlamak zorunda olduklarını söyleyen Konuk şöyle konuştu: “Suya ihtiyaç var. Su gelmesi lazım. Geçtiğimiz günlerde bir arkadaşımla yaptığımız seyahatte Artvin-Erzurum arasında 51 tünel saydık. Git gel 102 tünel. Bizim bir Mavi Tünel projemiz var. 15 yıldır bitiremedik. Konya’da boşa giden sular var. Sularımız Akdeniz’e boşa akıyor biz burada 400 metreden su çıkarıyoruz. Bununla ilgili kim çalışma yapacak? Elbette DSİ. Ama meseleye kim sahip çıkacak? Projelerin takipçisi kim olacak? Onun cevabı da belli; Konya Şeker. Peki, sizin bununla ilgili bir mücadeleniz oldu mu? Bir eleştiriniz oldu mu? Konya Şeker’i benden sonra yönetenlerden su ile ilgili bir cümle duydunuz mu? Yok! Onlardan yok ama anti yerli tarım lobisinden var. Suyu idareli kullanın diyorlar. Konya Ovasında su isteyen bitki ekmeyin diyorlar. Bizim işimiz pancar arkadaş. Pancar sulanmadan olmaz. Biz pancar ekeceğiz. Suyu da ilgili kurumlar hemen dibimizde boşa akan nehirlerden getirecek. Bir projemiz, 3 tane de tamamlanmış etüt raporumuz var. Mavi Tünel Konya’nın projesi. Şebeke suyu için kullanılacak kısmı geldi. Sulama kısmı henüz gelmedi. Biz bu suyu istiyoruz.
Gelelim 3 tamamlanmış etüt çalışmasına. Su ile ilgili bana sen ne yaptın diyenler var. Duysunlar. Konya Ovasına Havza dışından su temin edilmesi için o üç etüt raporu milletvekilliğim döneminde benim ısrarlı takibim sonucu hazırlandı. Birincisi Manavgat Çayından Ovaya su getirilmesine dair etüt çalışması. Bu suyun ana kaynağı Isparta Köprü Çay. Yıllık 609 Milyon metreküp su getirme imkânımız var bu proje yapılırsa. İkinci proje Karasu’nun suyunu hiç enerji harcamadan cazibe ile Konya Ovasına indirmek. Üçüncüsü de Ankara’da şebeke suyu olarak kullanılmak üzere getirilen ancak artık kullanılmayan suyun Ovanın kuzeyine getirilmesi. Üçü de fizıbıl olan, yani yapılabilir olan bu çalışmaların projelendirilmesi çalışmasını da başlattırmıştım. Birileri bu çalışmaları takip edecek, yatırımı isteyecek ki suyu getirmek için kazma vurulsun. Benden sonra ne yazık ki Konya’ya havza dışından su getirebileceğimiz bu iki proje sahipsiz kaldı. Merak etmeyin bu üç projenin sahibi geri gelecek ve bu üç sulama yatırımı da başlayacak.”
“SUSUZLUK GİBİ İTHALATTA ŞEKER PANCARI TARIMI İÇİN TEHDİT OLUŞTURUYOR”
Susuzluk ve kuraklığın şeker pancarı için bir tehdit oluşturduğunu, Konya çiftçisinin pancar ekmeye devam edebilmesi için sulama projelerinin tamamlanmasına ihtiyaç olduğunu ifade eden Recep Konuk “susuzluk, kuraklık şeker pancarı ziraatı açısından iklimden kaynaklanan zorluklarımız var ama bir de buna yönetsel hatalar yüzünden önümüze çıkan zorluklarımız eklendi. Eğer siz meseleye el koymazsanız suyu bulsak bile kooperatifimizi yönetenlerin beceriksizliği, vizyonsuzluğu, mücadele azimleri ya da cesaretlerindeki noksanlık nedeniyle pancar ekemeyeceğiz. En azından bugünkü kadar ekemeyeceğiz. Şundan bahsediyorum; şeker ithalatı ve NBŞ’lerin kayıt dışı kullanımı. İthal şeker ile kimin mücadele etmesi gerekiyor? Pancarı kamış şekerine karşı kim savunacak? Elbette ki PANKOBİRLİK Başkanı. Savunabildi mi? Ya da savundu mu? Bu ülkeye 400 Bin ton şeker ithal edildi, tek kelime edemedi PANKOBİRLİK Başkanı. Neden? Ağzına bir parmak bal çaldılar da ondan. İthal şekerle mücadele etmesi gereken, şeker pancarı üreticilerinin şirketi kamış şekeri ithal eder mi? Etti. 20 Bin ton kamış şekerini Mersin Limanından kamyonlara yüklediler Çumra Şeker’e getirdiler, pancar şekeri çuvalına doldurup pancar şekeri diye sattılar. Bu ithalat işi böyledir 400 Bin ton ile başlar, sonra bir bakmışsın her sene milyon ton, milyon ton gelmeye başlamış. Bu gidişatı değiştirmezsek, tütünde olan gibi olur, piyasayı ithal şeker işgal eder, pancar ekimi numunelik olarak birkaç bölgede kalır” dedi. (Yunus Köroğlu)
