Çay Mahallesi'ndeki bazı apartmanların çevrelerine kurulan nakliye asansörleriyle dairelerini boşaltan depremzedeler, eşyalarını kamyonlara yüklemelerinin ardından bölgeden ayrıldı. Bazı vatandaşların işlemler sırasında gözyaşlarını tutmakta zorlandığı görüldü.
Depremde kızının evi zarar gören Ayşe Özistanbullu, her şeye rağmen eşyalarını taşımaya çalıştıklarını söyledi.
Hayallerini evde bırakıp çıkmanın çok kötü bir duygu olduğunu dile getiren Özistanbullu, "Allah hepimize çocuklarımıza ömür versin. Çocuklarımın eşyalarını indireceğiz, indirebilirsek. Bilmiyoruz nereye gideceğiz." dedi.
Özistanbullu, üzerine dolap düşen kızının ayağının kırıldığını anlatarak, "Aşağıya ininceye kadar ayakları şişti. Yağmurun altında kaldık, arabamız yoktu. Durağa geldik, Allah rızası için biri aldı, götürdü bizi. Torunumun arkadaşı bizi fabrikaya götürdü. Fabrikada kaldık." diye konuştu.
"İnsanlar kurtarabildiğini kurtarmaya çalışıyorlar"
Depremzede Mehmet Akyol, büyük bir afet yaşadıklarını vurgulayarak, bölgedeki apartmanlarda yaklaşık 100 ailenin yaşadığını aktardı.
Ölen olmamasına şükrettiklerini ifade eden Akyol, şunları söyledi: "Sapasağlam indik ama mal da canın yongası yani. Sıfırdan ev kurmak mümkün değil. İnsanlar eşyasını nereye götürecek onu da bilmiyorlar. Can havliyle eşyalarını alıyorlar. Kurtarabildiğini kurtarmaya çalışıyorlar."
Akyol, yaşanan tüm olumsuzluklara karşın hala gereken dersin alınmadığına dikkati çekerek, şunları kaydetti:"Hala fırsatçılarımız var. Bugün kazandığı parayı yarın yemeye garantisi olmayan insanlar, normalde 2-3 bin liraya taşıdığı eşyaları şimdi 10 bin liraya taşıyor. İnsanlar zor durumda. Yetkililer bu durumu soruşturabiliyorlarsa güzel olur. Herkes şikayetçi ama mecbur. Denize düşen yılana sarılır hesabı."
"Bunun da üstesinden geleceğiz"
Yedi katlı binadan eşyalarını tahliye eden Filiz Ateş de yakınlarının çoğunu kaybetmenin acısını yaşadığını dile getirdi.
"Bu depremde tüm hayallerimiz ve hayatlarımız yerle bir oldu." diyen Ateş, konuşmasını şöyle sürdürdü:"Canımız çok yandı. Depremde arkamıza bakmadan kaçtığımız evimize bugün yine geldik. Her yer yıkık durumda. Çok hayallerimiz vardı. İnşallah, devletimiz büyük, yaralarımızı saracağından şüphemiz yok. Bunun da üstesinden geleceğiz. Umarım bundan sonra yüzlerimiz daha güzel güler."
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.