Buna göre o tarihlerde örgütün kamu kurumlarına sızdığına dikkat çeken ve buna dair "Köstebek" isimli kitabı yayına hazırlayan Hablemitoğlu, FETÖ'nün hedefi haline geldi.
Bu tespitin üzerine yoğunlaşan savcılık örgüt mensubu bir polisin, "Hablemitoğlu'nun çağrı kayıt detaylarının GSM şirketlerinden istendiğine" dair yazışmasını delil sayarak zaman aşımına az bir süre kala dosyayı yeniden raftan indirdi.
Soruşturmayı genişleten savcılık, o dönem Ukrayna'da bulunan şüpheli eski asker Nuri Gökhan Bozkır hakkında kırmızı bülten çıkardı.
MİT tarafından 27 Ocak'ta Türkiye'ye getirilen Bozkır, 8 Şubat'ta "suç örgütü üyeliği" ve "tasarlayarak öldürme" suçlarından tutuklandı.
Şüphelinin beyanları doğrultusunda harekete geçen savcılık, 8 Haziran'da emekli Albay Levent Göktaş, emekli Binbaşı Fikret Emek, suikastın tetikçisi olduğu iddia edilen emekli yüzbaşı Ahmet Tarkan Mumcuoğlu'nun aralarında bulunduğu 9 kişi hakkında gözaltı kararı verdi.
Şüpheliler Emek, Mumcuoğlu, Kamil Metin ve Memiş Aytekin tutuklanırken, 4 şüpheli adli kontrolle serbest bırakıldı, adresinde bulunamayan Göktaş'ın ise firar ettiği belirlendi.
Soruşturma kapsamında tutuklanan bir diğer şüpheli ise daha önce "FETÖ üyeliği" ve "casusluk" suçlarından 23 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırılan eski istihbaratçı Enver Altaylı oldu.
İfadesinde suçlamaları kabul etmeyen Altaylı'nın, FETÖ'nün tepe yöneticisi ve Hablemitoğlu suikastının "azmettiricisi" Mustafa Özcan ile irtibatı belirlendi.
Tespitlere göre Hablemitoğlu'nu öldüren "suç örgütü" ile FETÖ arasındaki bağlantıyı ise firari Göktaş sağladı.
Bu kapsamda Mustafa Özcan ile örgüt elebaşı Fetullah Gülen, "azmettirici" sıfatıyla suikast soruşturmasının şüphelileri arasında gösterildi.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.