'KUVVETLİ BİR 'EL NİNO' DÖNEMİNE GİRDİK'
İklim değişikliğinde insan etkisi olmasının yanı sıra doğal olaylara da dikkati çeken Prof. Dr. Erlat, "Mesela mart ayından itibaren 'El Nino' yılı başladı. 'El Nino' yılı, ekvatoral pasifikte, okyanusta depolanan enerjinin atmosfere geri verildiği yıldır. Bu yıl belki çok fazla görmeyeceğiz ama 2024 yılı; tüm dünya için çok yeni, önemli ve çarpıcı sıcaklık rekorların kırıldığı bir yıl olacak. Çünkü normal insan etkisinin yanı sıra 'El Nino' etkisi eklenecek. Son 3 yıl çok fazla rekor kırılmadı. Son 140 yılda dünyadaki en sıcak yıl; 2016 yılıydı. Son 3 yıldır 'La Nina' evresindeydi; okyanus, atmosferden enerji depoluyordu. Ama mart ayından itibaren kuvvetli bir 'El Nino' dönemine girdik. Bunun etkilerini önümüzdeki yıl çok daha belirgin olarak göreceğiz. Önümüzdeki yıl, tüm meteorolojik kökenli afetlerin sayısında önemli bir değişim olacağını öngörebiliriz" dedi
'SERA GAZI EMİSYONLARINI YARIYA DÜŞÜRMELİYİZ'
Küresel ısınmanın son 140 yıllık bir değerlendirmesini yapan Prof. Dr. Erlat, "Paris İklim Anlaşması'nda da belli eşik değerleri konuşuldu. Bunlardan bir tanesi 1,5 santigrat. Hedef; atmosfere verdiğimiz sera gazı emisyonlarını 2030 yılına kadar yarıya düşürmek. Düşürmeliyiz ki; 1,5 santigrat ısınmayı o noktada durdurabilelim. 2050 yılında ise bunu tamamen net sıfır noktasına çekmeliyiz ki alıştığımız iklim koşulları sürebilsin. Son 10 bin yılda inşa ettiğimiz tüm yaşamımızı, medeniyetimizi, uygarlığımızı, adapte olduğumuz ve uyum sağladığımız iklim koşulları değişmesin. 2030, çok yakın bir tarih. Sanayi devrimi öncesinde atmosferde 280 PPM karbondioksit varken; şu anda rakam 420 PPM ve hızla bu değer artıyor" diye konuştu.
Kaynak: DHA
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.